Donald Trump önce Güney Afrika'da düzenlenecek G20 zirvesine katılmayacağını açıkladı…

Hatta daha sonra “Acaba Yardımcısı JD Vance'ı mı gönderecek?” gibi soru işaretleri gündeme gelmişti

Nihayetinde Trump, bu yıl Güney Afrika'da düzenlenecek G20 zirvesine hiçbir ABD yetkilisinin katılmayacağını duyurdu…

“G20'nin Güney Afrika'da yapılacak olması tam bir rezalet” diyen Trump bu tavrını ise şöyle gerekçelendiriyor:

“Hollandalı, Fransız ve Alman göçmenlerin soyundan gelen Afrikalılar öldürülüyor ve katlediliyor, toprakları ve çiftlikleri yasadışı olarak el konuluyor.”

Ancak Güney Afrika hükümeti bu iddiaları şiddetle reddetti…

Başkan Ramaphosa, Afrikalılara yönelik iddia edilen ayrımcılık ve zulüm hakkındaki bilgileri "tamamen asılsız" olarak nitelendirdi ve özellikle beyaz Güney Afrikalıların, apartheid rejiminin sona ermesinden otuz yıl sonra bile, genellikle siyahi sakinlerden çok daha yüksek bir yaşam standardına sahip olduğunun altını çizdi…

Peki ABD’nin karnesi nasıl?

İncelediğim raporlar Amerikalıların yüzde 64’ünün, ABD'de siyahlara karşı ırkçılığın yaygın olduğuna inandığını gösteriyor.

Bu rapora göre çeşitli durumlarda yaşadıkları toplumda beyazlara göre daha kötü muamele görüp görmedikleri sorulan siyahi yetişkin insanların %57'si, trafik kazaları gibi polisle olan münasebetlerinde daha kötü muamele gördüklerini söylüyor.

Bu oran, sağlık hizmetleri alırken %38,

Şehir merkezindeki mağazalarda veya alışveriş merkezlerinde alışveriş yaparken %36,

İşteyken %34,

Restoranlarda, kafelerde veya eğlence mekânlarında %32’iken mahalle dükkânlarında ise %30’u buluyor…

The Guardian’ın haberine bir bakalım;

Şöyle yazıyor satırlarda…

“Tarih boyunca, ABD’de siyahi ve diğer beyaz olmayan kadınlarda beyaz kadınlara göre daha yüksek doğurganlık oranları görülmesine rağmen son yıllarda, siyahiler ile beyazlar arasındaki doğum hızı farkı -benim gibi araştırmacıları şaşkına çeviren bir şekilde- bu hızla azaldı…”

Bunun başlıca nedeni, siyahi insanların çocuk sahibi olmaktan vazgeçmesi…

Bu ne anlama geliyor?

Bu konudaki tartışmalı açıklamalardan biri, siyahilerin Amerika'da artan ırkçılık korkusu nedeniyle bilinçli veya bilinçsiz olarak çocuk sahibi olmamaya karar verdikleri yönünde…

Bir de ABD’nin geçmişini inceleyelim…

Bu listeyi yaparken şehit Malcolm X’i yad etmeden başlamak istemem…

Daha dün; 2020-2023 George Floyd protestoları…

Amerika Birleşik Devletleri'nde, George Floyd'un 25 Mayıs 2020'de Minneapolis polis memurları tarafından tutuklanırken öldürülmesiyle başlamıştı…

ABD’de siyahi bir adam olan DeAndre Harris’e yönelik Ağustos 2017’deki saldırı yine uluslararası basına bomba gibi düşmüştü…

Ya da 2016 Milwaukee isyanları, 23 yaşındaki Sylville Smith'in polis tarafından ölümcül şekilde vurulmasıyla başlamıştı…

25 yaşındaki Afro-Amerikan Freddie Carlos Gray’ın öldürülmesi sonucu ise 2015 Baltimore ayaklanmaları çıkmıştı.

2015, Ferguson isyanı…

2015, Charleston kilise saldırısı…

2014 Michael Brown'ın vurulması…

2009, Oscar Grant'in BART polisi tarafından vurulmasının ardından çıkan isyanlar…

Ve daha nicesi…

Sadece aklıma geldi…

Güney Afrika ırkçılık yapıyordur, ya da yapmıyordur…

Yapıyorsa eleştirilir, kanıtlanır yaptırımlara tabi tutulur o ayrı bir bahis konusu…

Ancak ABD’nin siyahi zulmü cürmünden bu kadar kolay sıyrılıp bir başka ülkeyi ırkçılıkla itham etmesi de şaşırtmıyor değil hani…