Türkiye, Dünyanın Ezberini Bozmaya Devam Ediyor.

  • GİRİŞ21.09.2023 09:04
  • GÜNCELLEME23.09.2023 08:55

Dünyada neredeyse aklı başında bir lider kalmadı. Birçoğu perde arkasından uzaktan kumandayla idare ediliyor. Bu yüzden zaman okyanusunda dünya, nereden gelip nereye gittiği belli olmayan pusulasız bir gemi gibi hem sahipsiz hem de rotasız yol almaya devam ediyor.

Hal böyle olunca kendi çıkarları için terör örgütü ihdas edip coğrafyaları kana bulayanlar pervasızca barış, güvenlik ve evrensel hukuktan bahsedebiliyor.

Yüzyıllardır kıtaları sömürüp mazlum kanı emenler yüzleri kızarmadan haktan, adaletten ve gelir dağılımındaki dengesizliklerden dem vurabiliyor.

Söz konusu kendi menfaatleri ve toprak bütünlükleri olunca aslan kesilenler, gözünü kırpmadan başkalarının topraklarını işgal edebiliyor.

Dünya düzeni adına geçen yüzyıl başında oluşturulan paradigmalar tümden iflas ettiği gibi bunun için ihdas edilen kurumlar da işlevlerini tamamen yitirmiş durumda. Bunun neticesinde yeryüzü bir terör bataklığına dönüşmekle kalmadı aynı zamanda enerjiden gıdaya, iç karışıklıklardan düzensiz göçlere, insani krizlerden sosyal gerilimlere, vekalet savaşlarından fiili harbe kadar büyük bir kaosun eşiğine geldi. 2. Dünya Savaşı sonrası dünyanın denge ve düzenini sağlamak için inşa edilen kurum ve kuruluşların insanlığın menfaatini korumak yerine kendi aralarında çıkar çatışmalarına tutuşmaları ise yeryüzünü insanlık adına sadece bir dram sahnesi haline dönüştürmekle kalmadı aynı zamanda yeni bir dünya savaşının fitilini de neredeyse tutuşturacak kıvama getirdi.  

Birleşmiş Milletlerin güven ve dayanışma temasıyla toplanan 78. Genel Kurul görüşmeleri tam da dünyanın güven ve dayanışma adına nefes almakta iyice zorlandığı işte böyle bir atmosferde başladı. Salondaki pek çok lider, gözü kara bir yiğidin çıkıp “Kral Çıplak” uyarısında bulunmasını bekliyor gibiydi. Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan sahnedeki yerini alır almaz dünyayı böyle bir kaosa sürükleyenlerin iki yüzlülük ve samimiyetsizliklerini bütün açıklığıyla haykırmaya başladı. Mesajların tam adresini bulduğu ise sözlerinin sık sık alkışlarla kesilmesinden belliydi.

Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, terörle dünyayı dizayn etmeye çalışan ve teröristlerle iş tutanların gözlerinin içine baka baka dile getirdi ezber bozan manifestolarını. Dünyayı terörize eden sizsiniz, dedi sözünü budaktan esirgemeden. Dünyanın güvenliğini tehdit eden ve yeryüzünü insanlar için güvensiz hale getiren de sizden başkası değil, dedi açık seçik. Kendi ihdas ettikleri terör örgütlerini bahane ederek başka ülkeleri işgal edenlerin ve bu coğrafyaları yaşanmaz hale getirenlerin ipliğini, Birleşmiş Milletler Genel Kurul Salonunun tezgahında bütün dünyanın gözü önünde adeta pazara çıkardı.

Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın sözleri mazlum coğrafyaların yüreğine su serperken dünyayı sömürü ve istila yeri olarak görenlere de tarihi bir uyarı niteliği arz ediyordu.

Recep Tayyip Erdoğan, oldukça kapsamlı tuttuğu konuşmasında yeryüzünde güven ve huzuru ortadan kaldıran bütün gelişmelere örnekleriyle değinmekle kalmadı aynı zamanda adalet terazisi şaşmış böyle bir dünyada hiç kimsenin huzur ve güven içinde yaşayamayacağını sömürgecilerin anlayabileceği açıklıkta dile getirdi. Onun epey süreden beri Birleşmiş Milletler toplantılarında ısrarla dillendirdiği reform talepleri bugün muhatapları tarafından da kabul görüp yineleniyor. Bu durum sadece Erdoğan’ın haklılığını ve uzak görüşlülüğünü ispat etmekle kalmıyor aynı zamanda dünyanın güvenliğini, huzur ve refahını sağlamakla görevli kurumların hızla yeniden yapılandırılma zaruretini de ortaya koyuyor. Erdoğan’ın bu konudaki önerisi gayet açık; coğrafyasıyla ve demografisiyle, dünyadaki tüm kökenleri, inançları, kültürleri temsil yeteneğine sahip bir küresel yönetim mimarisi inşa etmek. Bunu da bütün dünyanın idrakine kazıdığı iki manifestoyla özetliyor ki bunlardan birisi “dünya beşten büyüktür”, diğeri de “daha adil bir dünya mümkündür."

Erdoğan bu sağlam duruşuyla ezber bozan çıkışını hiç şüphe yok ki yeni dünya düzeninde ABD, AB ve Rusya’ya rağmen ısrarla barıştan yana tutum takınmasıyla gerçekleştiriyor. Dünya siyasetinde güçlünün değil haklının yanında yer alması ise yeni dünya düzeninde onu sömürülerek ötekileştirilen insanlığın yegâne umudu haline getiriyor. Elbette bunda halkının uzun yıllardan beri kendisine verdiği kesintisiz destekle tam bağımsızlık yolunda attığı güçlü adımların da rolü büyük.

Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın Birleşmiş Milletlerin 78. Genel Kurulunda yaptığı kapsamlı konuşma sadece uzun yıllar etkisini sürdürmekle kalmayacak aynı zamanda yeni uyanışlara da vesile olacak gibi görünüyor.

Görelim Mevla’m neyler / Neylerse güzel eyler.

Kalın sağlıcakla efendim.

Mürsel GÜNDOĞDU

murselgundogdu@gmail.com

Yorumlar7

  • Misafir1 7 ay önce Şikayet Et
    Dünya 5 ten büyükse o zaman aklıma deli sorular geliyor. Mesela f16 ları afrikadan alalım mı? :-)
    Cevapla Toplam 3 beğeni
  • Misafir1 7 ay önce Şikayet Et
    Dünya 5 ten büyükse o zaman aklıma deli sorular geliyor. Mesela f16 ları afrikadan alalım mı? :-)
    Cevapla Toplam 1 beğeni
  • ali 7 ay önce Şikayet Et
    ne oldu merkez faizi yüzde 30 yaptı sayın ekonomist hani fazi düşeçekti
    Cevapla Toplam 3 beğeni
  • öğrenci velisi 7 ay önce Şikayet Et
    İnşeALLAH kpss 2022 puanıyla ataması yapılmayan öğretmen evlatlarımızla ilgili sizin değiminizle ezber bozan bir haklı iş yapar
    Cevapla Toplam 1 beğeni
  • Vatandaş 7 ay önce Şikayet Et
    Onun için durmak yok yola devam REİSLE
    Cevapla Toplam 4 beğeni
Daha fazla yorum görüntüle
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat