ABD/İsrail, İran konusunda blöf mü yapıyor, yoksa niyeti bozdular mı?
- GİRİŞ13.06.2025 08:41
- GÜNCELLEME13.06.2025 10:20
2024 yılı Ekim başından beri, sükunetin hakim olduğu İsrail/İran geriliminde sular yeniden birden bire yeniden ısındı.
Ekim başı derken orada, İran’ın Tel Aviv’i hipersonik füzelerle hedef alması ve bu füzelerin bir kısmının hedefini bularak İsrail’in canını acıtmasını kast ediyoruz.
Öncesinde de İsrail’in, İran ve vekillerinin canını fena halde acıttığı bir dönem yaşanmıştı.
Devrim Muhafızlarının komutanlarına yapılan saldırılar, suikastlar, Şam’daki İran Büyükelçiliğinin (Bir İran toprağı olarak) doğrudan hedef alınması, Hizbullah’ın komuta kademesini felç eden operasyonlara şahitlik ettik.
Bunlar İran’ın bölgesel yayılmacılığına karşı tabi ki büyük darbe vurdu ancak, Ekim başında Tel Aviv’e düşen hipersonik füzeler durumu değiştirdi.
İsrail, yolda hız sınırlarına dikkat etmeden giden bir arabanın önüne aniden çıkan bir cisim karşısında, sert bir şekilde frene basması gibi, orada durdu.
Neden durdu?
Çünkü, gelen füzelerin hepsi olmasa bile bir kısmının İsrail’i kendi topraklarında vurabileceğini gördü.
TRUMP, ZORLAYICI DİPLOMASİ YÖNTEMİNE Mİ YÖNELDİ?
İsrail/ABD-İran ekseninde 7,5 ay geçtikten sonra, şimdi yeniden savaş tamtamları çalmaya başladı.
Trump işbaşına geldikten sonra, İran’la nükleer gerilimi çözmek için diplomasiye öncelik verdi.
Ancak gelinen noktada, bu görüşmelerin bir yerde tıkandığı anlaşılıyor.
Bunu hem yapılan açıklamalardan hem de ABD’nin aldığı bazı tahliye kararlarından net bir şekilde anlayabiliyoruz.
Trump, piyasaların ateşini yükselten bu gelişmeler sonrası konuştu, “Ortadoğu’daki ABD personeli tahliye ediliyor, orası tehlikeli bir yer haline gelebilir” dedi.
“Ne olacağına bakacağız. Tahliye talimatı verildi, ne olacağını göreceğiz.” Dedi.
“İran nükleer silaha sahip olamaz. Buna izin vermeyeceğiz.” Dedi.
İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan’da meydan okudu, “Nükleer tesislerimizi bombalarla imha etseler de biz yeniden inşa edeceğiz.” Diye bir cevap verdi.
Öbür tarafta İsrail’in İran’daki hedefleri vurmak için hazır olduğu yönünde hem İsrail basını, hem de ABD basınında haberler çıktı.
Gelinen nokta, Trump ve ABD yönetiminin İran’ın direncini kırmak için askeri seçeneği devreye soktuğuna işaret ediyor.
İran’a, “Bu iş ciddi, nükleer silahlar konusunda dediğimiz yapmazsanız, müdahale olacak, bakın bunu şu an size gösteriyoruz” mesajı iletiliyor, lisan-ı hal ile.
İran cephesininse, bu durumun ne kadarının blöf, ne kadarının ciddiyet barındırdığını ölçmek adına, bir pozisyon belirlemeye çalıştığı yine Tahran’dan yansıyan haberlerden anlaşılabiliyor.
İRAN CEPHESİ, ABD, PAZARLIK İÇİN BUNU YAPIYOR HAVASINDA
Fars diplomasisinin ipi sonuna kadar gererek, bütün opsiyonları devrede tutup, koparabileceği kadarını koparmak istediği de düşünülebilir.
Nitekim İran cephesinden şü türden haberler yansıdı:
-Askeri tehditler her zaman ABD pazarlık taktiklerinin bir parçası olmuştur.
-İran’a karşı herhangi bir askeri hamle, ister ABD’den gelsin ister İsrail’den, ciddi sonuçlar doğurur.”
Diğer yandan, basın kuruluşlarına konuşan İranlı yetkililer, Ortadoğu’daki askeri konuşlanmalarda bir değişiklik olmadığını ve bir hareketlilik yaşanmadığını, ABD’nin ortamı askeri olarak ısındırarak ve tehdit üreterek İran’a görüşmelerde baskı yapmak istediği şeklinde bir hava yayıyorlar.
Yani, ABD’nin bir şey yapacağı yok, bu bir blöf şeklinde bir hava bu, kendi iç kamuoylarına dönük yansıttıkları.
Şöyle toparlayalım yazıyı:
İsrail’in ABD’nin fiili desteğini almadan İran’a bir saldırı yapma ihtimali güçlü değil.
Bir müdahale olması halinde, ABD’nin Ortadoğu ve civardaki varlığını, hem İsrail’i koruma, hem de İran’dan gelecek füzeleri karşılama anlamında kullanması söz konusu olabilir.
Tabi bu durum da, bölgedeki ABD üslerinin İran’ın balistik füzelerinin tehdit kapsamına girmesi anlamına geliyor.
Tahliye kararlarının sebebi bu.
Döndük dolaştık, yine Ortadoğu’da büyük savaş senaryolarının ortasında bulduk kendimizi.
Mehmet Acet / Haber7
Yorumlar23