Terörsüz Türkiye sürecinde, çok daha dikkatli olmamız gereken günlerden geçiyoruz
- GİRİŞ08.07.2025 08:29
- GÜNCELLEME08.07.2025 08:31
“Uzun yola çıkmaya hüküm giymiş” bir milletin ferdi olarak, “Terörsüz Türkiye” sürecinde önemli bir eşiği aşmak üzere olduğumuz şu günlerde “Aman dikkat” diyorum.
Dikkat edelim diye ısrar ettiğim hususa geleceğim elbette.
Ama önce küçük hatırlatmalar…
TERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE ADIM ADIM İLERLERKEN, ÖNCE KISA KRONOLOJİ
1 Ekim 2024’te Meclis Genel Kurulu’nda “İç cephe” vurgusuyla birlikte “yaklaşan tehdid”e dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan’a…
Genel Kurul Salonu’ndaki DEM’lilerin yanına giderek el sıkışan MHP lideri Devlet Bahçeli kulak verdi.
Bahçeli’nin uzattığı eli tutup, bırakmayan DEM’liler (Tuncer Bakırhan, Pervin Buldan, rahmetli Sırrı Süreyya Önder gibi), açılan yoldan yürüdü.
İmralı’daki PKK ele başı Öcalan, Bahçeli’nin “Örgütünü tek taraflı lağvetsin” sözünün gereği olan açıklamayı yaptı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sürecin adını koydu, “Bu PKK’nın silah bırakma meselesidir” dedi.
Sırrı Süreyya Önder, “Süreç başka, barış başka. Biz barışa gönül indirdik” diyerek Erdoğan ile uyumlu olduklarını gösterdi.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, “Terörsüz Türkiye’yi kim istemez. Çözümün adresi Meclis’tir” diyerek katkı verdi.
PKK, Kuzey Irak’ta kongresini toplayıp, “silahlara veda” dedi.
***
Şimdi başa dönelim.
Suriye’nin “bütüncül” kalması için yoğun çaba sarf eden Türkiye,
İsrail’in İran’a saldırdığı günlerde de İran’ın yanında yer alarak olası “parçalanma” senaryosuna karşı çıktı.
Irak’ta Bağdat ile Erbil arasında dengeli bir siyaset takip etti.
Bölünmeye karşı çıkmak için 40 yılı aşkın süre terörle amansız mücadeleye tutuştu.
Şimdi oluşan sosyolojinin, “aidiyet”ini pekiştirip, aradan silahı çıkartmanın derdinde.
SEMBOLİK SİLAH BIRAKMA BU HAFTA
İşte böyle bir ortamda, Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) gözetiminde Kuzey Irak sahasında PKK, silah bırakacak.
Bu silah bırakma eylemi belki sembolik ama sonuçları açısından son derece önemli.
İşti bu yüzdendir ki DEM Parti biraz da kendileri açısından “başarı” olarak yorumlanabilecek bir çabanın içinde. Türkiye’den ve uluslararası çevrelerden gazetecileri bu silah bırakma eylemini izlemek için davet ettiler.
SİLAH BIRAKMA ETKİNLİĞİNE MEDYAYI GÖTÜRMEK NE DERECE SAĞLIKLI?
2013 Çözüm Süreci’nde Habur’da yaşananları hatırlıyoruz. Ki her seferinde söylediğim gibi “Habur’a rağmen süreci destekleyen biriyim.”
Ama sonuçları itibariyle, Habur Türkiye’nin önemli bir sosyolojisinde “travmatik” etkiler bıraktı. Haklılar da..!
Şimdi silah bırakma eyleminin sunum şeklini her ne kadar kestiremiyor olsak da, DEM’in olay mahalline kalabalık bir gazeteci grubunu götürme isteği “Aman dikkat” dememize nedendir.
Yine, her şey olup bitmiş… Silahlar teslim edilmiş, PKK tasfiye olmuş gibi düşünüp hemen şimdiden Meclis’te kurulacak olan komisyona farklı misyonlar biçme derdindekileri de görünce “Aman dikkat” diyoruz.
BİR ÇUVAL İNCİRİ HEBA ETMEK İSTEMİYORUZ
Ağır bedeller ödedik. Binlerce şehidimiz var. En son bir şehidimizin naaşını bulmak için Kuzey Irak’ta bir mağaraya giren 12 Mehmetçik şehit oldu.
Şimdi “Terörsüz Türkiye” için çabalarken ve her muhatabın mümkün olduğunca dikkatli olduğu şu günlerde daha da dikkat etmeliyiz ki sonuç “hüsran” olmasın!
SU UYUR DÜŞMAN UYUMAZ, AMAN DİKKAT!
Bitirelim.
Emek büyük. Siyasi liderlik büyük. Askeri caydırıcılı muazzam. İstihbarat olağan üstü gayretli.
Terör örgütü ele başı, kararlı. Ona müzahir isimler ve gruplar zaman zaman ağır aksak da olsa uyumlu!
Ama “Su uyur, düşman uyumaz!”
Uluslararası yabancı servisler, örgütün içindeki farklılıklar…
Ve elbet silahla güç devşirmiş “baronlar” bir yolunu bulup bu süreci tıkamak isteyecek.
Fırsat vermeyelim.
Dikkat edelim.
Az konuşup, çok çalışalım.
Bilmem anlatabiliyor muyum?
Hasan Öztürk / Haber7
Yorumlar8