Asıl istiklal mücadelesi milletin değerlerine yabancılaşmayı marifet sayanlarla olmalı
- GİRİŞ14.07.2025 09:12
- GÜNCELLEME14.07.2025 09:36
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın önce Cumartesi sonra Pazar günü yaptığı konuşmaların içeriğine dair eleştirileri anlayabilen beri gelsin.
***
Erdoğan’ın, PKK’lı 30 teröristin silah bırakma eylemini “dün de kalan” ve bir “başlangıç” kabul eden ilk konuşması hala kendilerini “yerleşik düzenin sahibi” görenler tarafından eleştiri yağmuruna tutuldu.
***
Bugün artık yepyeni bir tarih sayfasının başladığı gündür” dediği konuşmasından söz ediyorum.
“Oturup konuşacağız. Rube ru. Yüz yüze. Gönül gönüle. Meselemiz neyse konuşacağız” dediği konuşmadan.
“Türkler, Kürtler ve Araplar ittifak ettiğinde medeniyet kurdular, itilafa düştüklerinde Moğol istilasına, Haçlı istilasına uğradılar” dediği konuşmadan…
“Kudüs İttifakı”ndan; “ümmet” dediği konuşmadan söz ediyorum.
Terör duvarlarının yıkıldığında “kardeşlerin buluşacağı yeni zeminden” söz ettiği konuşmadan bahsediyorum.
“Bugün bayrakları asma günüdür” dediği ve İstiklal Marşımızın son dörtlüğünü okuyarak…
"Dalgalan sen de şafaklar gibi ey şanlı hilâl;
Olsun artık dökülen kanlarımın hepsi helâl.
Ebediyen sana yok, ırkıma yok izmihlâl:
Hakkıdır, hür yaşamış bayrağımın hürriyet;
Hakkıdır, Hakk’a tapan milletimin istiklâl!”
“İstiklal mücadelesi”nde yeni bir aşamaya gelindiğini anlattığı konuşmadan söz ediyorum.
AYDIN SINIFININ AÇMAZI YA DA CHP ELİTLERİNİN DÜŞTÜĞÜ CEHALET ÇUKURU
Erdoğan bize PKK’nın silah bırakma sürecinin…
Yani “Terörsüz Türkiye” sürecinin “Terörsüz Bölge” sürecine evrileceğinden söz etti.
Yeni bir mefkure vaat etti.
Böylece Birinci Dünya Savaşı ile bölük börçük olmuş coğrafyamızın en azından zihin dünyamızda bir bölümünün birleşebileceğini anlattı.
Ama ne fayda!
“Erdoğan Arapların hamisi olacak” safsatasından tutun da “Sana ümmetçilik yaptırmayız” deme cehaletine kadar her şeyi gördük.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in “bilinçli cehaleti” bize klasik tartışmayı bir kez daha hatırlattı.
Atilla İlhan’dan nakledilen bir söz var.
Diyor ki, “Türk aydını Batı’nın manevi ajanıdır!”
Buna, Kemal Tahir’in, “Kendi kendini müstemlekeleştiren aydın sınıfı” tespitini de ekleyelim.
“Cumhuriyet eliti, milletin dini ve manevi değerlerine ne kadar uzak olursa o kadar makbul olunacağı” düşüncesini beynine kazımış.
Her fırsatta bunu ikrar etmekten geri durmuyor.
Özgür Bey de yukarıdaki tanımlarda geçen “Cumhuriyet elitleri”nin cehaletinin örnekliğini sergiliyor.
***
Özel’in cehaletini yüzüne vurmak istemeyiz.
Ama Sayın Cumhurbaşkanı’nın Pazar günkü konuşmasında “Biz kuklalarla muhatap almıyoruz, kuklacıları muhatap alıyoruz” cümlesi meseleyi özetlemesi açısından önemli.
Erdoğan bu bağlamda aynen şunları söylüyor,
“Türkiye'nin kendi meselelerini kendisinin çözmesi, sorunlarına yerli milli çözümler üretmesi engellenmeye çalışılıyor. Artan toplumsal tepkiye rağmen sokak çağrıları üzerinden körüklenen gerilimin temel gayesi işte budur. CHP'nin ve başındaki karikatür tipin tüm çırpınışlarına rağmen kendilerini ciddiye almayışımızın sebebi de yine budur. Biz kiminle, hangi güç odaklarıyla mücadele ettiğimizin gayet farkındayız. Bizim muhatabımız kuklalar değil, onları istedikleri gibi parmaklarında oynatan kuklacılardır. Biz böyle söyleyince beyler hemen rahatsız oluyor."
***
Türkiye’nin enerjisini kendi içine çekmek isteyenlerin maalesef “aparatı” olanlar, “aydın”, “cumhuriyet eliti” olarak nitelendirilen kesimden başkası değil.
Bu kesimin cehaleti paçadan akıyor.
Tıpkı, Sayın Özel’in, Erdoğan’ı eleştireyim derken kurduğu cümlelerdeki cehalet gibi.
Ne diyelim.
Belki de İstiklal mücadelesinin asıl yapılması gereken alan, “cehaleti” medeniyet diye yutturmaya kalkışan Atilla İlhan’ın işaret ettiği “aydın sınıfı”nın zihin dünyasıdır.
Kim bilir?
Muhatabına Not: Yarın 15 Temmuz. Yani kapkara başlayan bir gecenin apaydınlık bir sabaha evrildiği günün yıl dönümü. 2016 yılının 15 Temmuz’u akşamı FETÖ’cü alçaklar kullanılarak, Türkiye’de darbe yapılmak istendi; iç işgal girişiminde bulunuldu. Ömer Halis Demir gibi, Mustafa Canbaz gibi, Erol Olçok gibi yiğitlerin şehadete koşan kahramanlıkları ile… Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın liderli, darbeyi ve iç işgali önledi. İşte o günün arefesindeyiz. Şehitlerimizi rahmetle anıyoruz. Nasipse, bu akşam saat 19.30’da 15 Temmuz Şehitler Köprüsü’nün Anadolu yakasındaki “Hafıza Müzesi”nin önünden Turgay Güler ve Nedim Şener ile Ülke TV’de özel bir yayın yapacağız. Sizleri de bekleriz. |
Yorumlar17