Lanet mi olsun ülkemize?
- GİRİŞ30.07.2025 08:55
- GÜNCELLEME30.07.2025 15:34
Dilan Çıtak adında bir kadın, “zenginlerimizin tatil beldesi” Bodrum’da, trafik kontrolü sırasında otomobilini polisin üzerine sürmüş. Polis, kadını durdurmak için havaya ateş açmak zorunda kalmış.
Türk polisi, ince duyguların insanı tabi. ABD’li meslektaşları olsa, bu hareketi yapanı elli kurşunla kevgire çevirirlerdi.
Bizimkilerin kadını durdurduktan sonra da kaba bir davranışları yok, yasal işlem yapıyorlar; bir de “hanımefendi sen ne yapıyorsun deli misin” falan demişlerdir en fazla.
Ancak kadın pek sinirlenmiş, daha doğrusu sinirleri bozulmuş, bir video çekip internete koymuş, bas bas bağırıyor “ünlüyüm diye bunları yapıyorlar” diye polisi suçluyor.
Hepimiz, “Neymiş bu Çıtak’ın ünü yahu” diye şaşkınlıkla birbirimize bakakaldık. Sonradan ortaya çıktı ki İbrahim Tatlıses’in kızıymış. Eyvallah, bilmemek bizim eksiğimiz diyelim. Ancak tabi, ünlü birinin kızı olmak veya ünlü olmak kimseye polisin üstüne otomobil sürme hakkı vermiyor.
Daha acayip olanı ise videoda Çıtak’ın “lanet olsun ülkenize yeaaağğğ…” diye höykürdüğü bölüm…
“Ülkenize” derken “bizi ve Türkiye’yi” kast ediyor tabi…
Urfalı bir babanın Türkiye’de doğup büyümüş kızı için hayli tuhaf laflar. Bir insan doğup büyüdüğü, ekmeğini yediği suyunu içtiği bir yere neden “benim değil sizin ülkeniz” der ki?
Ya kendini yabancı hissediyor ya da daha kötüsü, bizi işgalciler olarak görüyor.
Dilan Çıtak’ın aklından ne geçiyor bilemeyiz ama, kendisi gibi şımarık zenginlerin her ikisini birden hissettiklerini anlamak zor değil. Öyle ya, hem bu ülkedeki her şeyde sınırsız hakları olduğunu düşünecekler hem de burada iken adeta sürgündeymişçesine ilenip duracaklar! Bunun başka bir izahı yok ki.
Zenginlerimiz, Türkiye’deki her güzelliğin “kendilerinden dolayı ve kendileri için” var olduğunu düşünüyorlar. Tüm o güzellikleri emeği ile var eden halkı ise rahatsız edici bir kirlilik, hatta bir tür parazit, bir işgal gücü olarak görüyorlar.
Halktan daha üstün(!) oldukları için de çok özel ayrıcalıklara sahip olmaları gerektiğini düşünüyorlar. Kanunları çiğnediklerinde akıllarına ilk gelen “parası neyse veririz” oluyor. Paranın çalışmadığı durumlarda ise “lanet olsun bu ülkeye” sloganı devreye giriyor?
Neden lanet olsun? Genellikle neredeyse hiç emek vermeden elde ettikleri servetleri ile her şeyi satın alamadıkları için!
Zır cahil oldukları için, Batı’da kanunların esnetilebildiğini falan düşünüyorlar! Yasa çiğnemeyi ve sorumsuzluğu “insan hakkı” sanıyorlar.
Oysa hayali kurdukları rejim Batı’da değil dünyanın en geri kalmış ülkelerinde işliyor. İsveç’i örnek almak gerektiğini söyleyen pembe yanaklı arkadaşlar, aslında basbayağı Suudi Arabistan’ı, Kamboçya’yı özlediklerinin farkında değiller.
Canları ne zaman isterse bizi ÜLKEMİZ ile baş başa bırakabilirler.
ZENGİNLER TOPUKLADI, YANGINLA MÜCADELE HALKA KALDI
Bursa’daki orman yangınından gelen ironik bir fotoğraf var.
Gönüllü köylüler, dededen kalma traktörlerin arkalarına bağlanmış su depoları ile alevlere doğru yürüyorlar. Bir benzerini birkaç yıl önce Muğla’da görmüştüm. Köylüler, emektar Masseyleri, Fiatları, Con-Dereleri bir gölün kenarına dizmiş yangın için su çekiyorlardı.
Tatil beldelerinde ormanlık alanlarda yangın çıkınca zenginler lüks otomobillerine atlayıp evlerine topukluyorlar. Yol boyunca da Tivit atıyorlar “uçaklar nerede devlet nerede, help törkiy” diye.
Yangın yaşamlarına otoyol kapanırsa dokunuyor, o da en çok birkaç saat.
Her ulusal meselede olduğu gibi halk yükü omuzluyor, bedeli ödüyor… Zenginler ahkam kesiyor, edebiyat yapıyor.
ÖZGÜR BEY NEREDESİNİZ?
Özgür bey, her fırsatta “Türkiyenin en büyük partisiyiz” diye esip gürlüyor. “CHP Türkiye’nin yerel iktidarıdır” diyor.
“Türkiye’de bir iktidar var, yerel iktidar da ne oluyor” demeyin… Özgür bey, “belediyeler bizde” demek yerine böyle ifade etmeyi tercih ediyor. “İktidar olduk işte” diyor.
Tamam güzel. Madem iktidarsınız, iktidarda olduğunuz beldeler yanıp kavrulurken siz neredesiniz? Bunca bakan sahada iken belediye başkanlarınızın tatilde olması, sizin Ankara’da ofis açılışları yapmanız doğru mu?
Gaffar Yakınca / Haber7
Yorumlar116