Ülkemizde ve bölgemizde Cleopatralar bitmiyor
- GİRİŞ20.08.2025 09:10
- GÜNCELLEME20.08.2025 09:10
Gerçekte zaman, hele tarih dediğimiz o geçmiş zaman öylesine güçlü ki, biz insanoğlunu buldozer gibi ezip geçiyor.
Ve yeniden, yeniden gündeme gelerek de kendini hatırlatıyor.
Dünya üzerinde, bölgemizde ve ne yazık ki ülkemizde karakter zaafiyeti olan, ahlâk yoksunu öyle çok insan var ki, inanılır gibi değil.
Gazze’de artık kelimelerin anlatmaya yetmediği açlık, susuzluk, soykırım ve insanın insana yaptığı en büyük zulüm devam ederken;
Mesela körfez ülkelerine bakın..!
Afrika’nın bazı yöneticilerine bakın…!
İngiltere'den seslenen Türkiyeli zavallılara bakın..!
Mesela Mısır’a; Ortadoğu’nun en güçlü ülkelerinden biri olan ve burnunun dibinde tarihin benzersiz soykırımı yaşanırken, Mısır’a bakın.
Halkın protestosuna bile izin vermeyen ruhu satılmış yöneticilerine bakın..!
Tarihin tekerrüründe kişilerin boyundan, posundan, cinsiyetinden ziyade karakterlerine ve olayların bizatihi kendisine bakmak gerektiğine göre eski Mısır’ın Cleopatra’sı ile bugünküler birebir aynı kişilerdir.
Bugünün Roma'sı da hiç şüphesiz ki ABD’dir.
İsterseniz ben tarihi olayı hatırlatayım, siz de Kleopatraları tespit edin.
Kendine özgü uygarlığı ile Dünya Tarihinde yerini almış olan Mısır'ın Kralı Ptoleme, milattan önce 51 yılında ölür.
Kralın ölümü ile yerine geçecek yetişkin bir varisi yoktur.
Oğlu XIII. Ptoleme daha 12 yaşındadır.
Bir de 18 yaşında kızı Cleopatra vardır, ama, Mısır kanunlarına göre bir kadının kral olması mümkün değildir.
Bu durumda, kral ölmeden önce çocuklarının velayetini bıraktığı dostu ve yakından tanıdığı Romalı bir asilzâde olan Pompey'in de onayı ile kardeşler birbiri ile evlendirilir.
O zamanın Mısır'ında Mısırlı zengin ve asiller arasında kardeş evliliklerinin yaygın olmasından dolayı, bu durum normal karşılanır.
Cleopatra böylelikle iktidara ortak olmuştur fakat kısa sürede kocasını, yani kardeşini pasifize ederek ipleri tek başına ele alır.
Bu sırada, babasının ölümünden itibaren bir çok şehir, Kıbrıs ve o zamanlar Mısırla birleşik olan Suriye tamamen elden çıkar.
Roma giderek dünya hakimiyetini pekiştirirken Mısır güç kaybetmektedir.
Cleopatra'nın gösterişinin, hırsının Mısır'ı felakete sürüklediğini gören saray "bürokrasisi", Cleopatra' yı devirir, sürgüne gönderir ve yerine kardeşi XIII. Ptoleme' yi Mısır'ın yegane kralı yapar.
Ancak giderek yoksullaşan Mısır'da, taş yerinden oynamıştı, cinayetler, yolsuzluklar sürüyordu, yönetim zafiyeti büyük boyutlara ulaşmıştı. Ptoleme, ülke yönetiminde en az Cleopatra kadar beceriksiz, basiretsiz ve hatalarla dolu bir dizi kararlar vermişti.
Tam bu sırada Roma imparatoru Caesar, Mısır'a el koydu, başkente girdi. Bunun üzerine pusuda yatarak fırsat kollayan Cleopatra yeniden ortaya çıkıp saraya döner ve binbir türlü desise, cilve, yaltaklanma ile Caesar'a kendini kabul ettirip, Caesar'ın eliyle yeniden ve tek başına Mısır'ın tahtına oturur, Caesar'a da Ptoleme Caesar adında bir erkek çocuk doğurur.
Yani o sırada 21 yaşında olan Cleopatra, kendi memleketi Mısır'da iktidar olmak için, o zamanın hakim devleti olan Roma'nın kudretli kralı 50 yaşındaki Caesar'a, yine o zamanın en büyük devleti ve medeniyeti olan Mısır'ı, halkını ve bizzat kendisini peşkeş çekmiştir.
Cleopatra bununla da yetinmedi.
Düşük karakterini daha güçlü olarak gösterecek şekilde, tarihe ibretlik bir yüz karalığı olarak bırakacak şekilde, Caesar'ın bir suikaste kurban gidip öldürülmesinin ardından, Roma'da Caesar'ın yerine tahta oturan Marcus Antonius'a yanaşıp onunla evlenmenin planlarını yapmaya başladı ve kısa sürede Roma'nın yeni kralı ile de evlenmeyi başardı!
Böylece; Mısır'da, tıpkı bugünkü gibi yoksulluk alıp başını gitmiş iken o, kendi ülkesinin dinamikleri ile, halkının gücü ile, bağımsızlığın ve üretmenin sağlayacağı atılım ile ayağa kalkmak yerine; yabancının ve güçlünün önünde diz çökmeyi, bağımlı olmayı, boyun eğmeyi, koskoca bir Mısır'ı Roma'ya peşkeş çekmeyi seçti.
Bugünkü Mısır’ın Sisi'si de, o günün Roma'sı olan günümüzün Amerika’sından aldığı dolarlar karşılığında 90 milyon nüfuslu, bölgenin ve Arap aleminin en büyük ve dünyanın önemli ülkelerinden biri olan Mısır'ı; halkıyla güçlü bir şekilde tam ayağa kalkmak, silkelenip "bağımsızlığını" elde etmek üzere iken ABD' ye yeniden peşkeş çekti
Sisi de Mursi’nin göreve getirdiği Genel Kurmay Başkanı olduğu halde, ona ihanet etti.
Cleopatra gibi bir süre pusuya yattı, fırsat kolladı ve sonra yaltaklandı, cülûs çaktı ve Tahrir komedisinin arkasına saklanıp ülkesini ABD'ye ve Batı'ya sattı.
Sisi de Cleopatra gibi ilkesiz.
Sisi de Cleopatra gibi karaktersiz.
Sisi de Cleopatra gibi bağımlılık yanlısı.
Sisi de Cleopatra gibi kendisinin ve sınıfının rahatı için para karşılığında halkını, ülkesini ve kendisi dahil her şeyi güçlü olana verdi.
Sisi de Cleopatra gibi halkına, halkının değerlerine, ülkesinin kaynaklarına güvenecek yerde yabancılara, kuvvetlilere güvendi.
Bu karakterler, halkından değil güçlüden yana. Mesela Gandhi'nin zıddı bir karaktere sahipler.
Bunlar ezik karakterli, köle ruhlular.
İslam dünyası içinde, 2. Dünya Savaşı’ndan sonra ilk kez, Muhammed Mursi ile yeniden ayağa kalkmaya çalışan Mısır'da; halkını, ülkesini, kendisini para ve iktidar karşılığında çağımızın Roma'sı olan ABD'ye satmış olan Sisi’nin Cleopatra karakteri ile tarih tekerrür etti.
Sisi ve onun karakterindeki diğerleri Tehodor Herzl'in “keselerimizin korkunç gücü” dediği para ve silahların gücü tarafından teslim alındı.
Yukarıda dediğim gibi; sadece Mısır'da değil, ülkemizde bazı muhaliflerin içinde, bölgemizde ve İslam Dünyası’nda Cleopatralar hiç bitmiyor.
Bernard Shaw bu tiplere, “Namussuz Cleopatralar” demiş.
Çok haklı. Ülkemizden ve bölgemizden hiç eksik olmayan karakter yoksunu bu namussuzlar sebebiyle, mazlumların kurtuluşu için gerekli adımlar atılamıyor, birlik ve beraberlik sağlanamıyor.
Tarih adlı büyük bilgeden öğreniyoruz ki; sizlerin de kimler olduğunu çok iyi bildiğiniz bu köle ruhluların, zihinlerinde ve karakterlerindeki “güce tapma” zilletini silmek için, kandan başka hiç bir temizleyici bulunmuyor.
Ferman Karaçam / Haber7
YouTube : youtube.com/c/Ferman Karaçam
Twitter : twitter.com/fermankaracam
Instagram : instagram.com/fermankaracam
Facebook : facebook.com/karacamferman
E-mail : fermankaracam@gmail.com
Web Sitesi : fermankaracam.com
Yorumlar18