Mesele ‘Ela Rümeysa’ değil, sen hala anlamadın mı?!..
- GİRİŞ26.12.2025 08:59
- GÜNCELLEME26.12.2025 10:56
Yazıya, “Türkiye’de ‘muhalefet’ hiç bu kadar çirkinleşmemişti” diyerek başlamak isterdim ama maalesef mümkün olmuyor.
Zira ülkemizde “muhalefet”in yapılış şekli zaten genel olarak çok çirkin.
Salt halkın desteğiyle iktidara gelemeyenler, milletin teveccühüyle iktidara gelenleri göndermek için genellikle ayak oyunlarına, kirli algı operasyonlarına ve bel altı vuruşlara tevessül ediyor.
Bu taktiğin garantili oluşu, muhalif kesimi “kolaycılığa” alıştırmış durumda.
Sürekli, “iktidarı ele geçiremiyorsan bari iktidardakileri yıprat” mantığıyla hareket ediyorlar.
Bu sebeple her türlü iftirayı atmakta sakınca görmüyorlar.
23 yıllık AK Parti iktidarını bir türlü nihayete erdiremeyen muhalifler, yine ucuz ve kirli söylemlerle “yıkım” çalışmalarına hız verdi.
“Enflasyon, açlık, yolsuzluk, hırsızlık, kadrolaşma, terör ve dış politikada yalnızlaşma” gibi söylemlerle netice alamadıklarını bildikleri için de mutat olduğu üzere konuyu bel altı seviyesine çekmeye çalışıyorlar.
Özellikle 28 Şubat sürecinde son derece etkili olan “Psikolojik Harp Metodları”nın güncel sürümlerini, aleni olarak uyguluyorlar.
Son yıllarda kendi teşkilatlarında patlak veren “taciz, tecavüz ve gayrimeşru ilişki” rezaletlerini görmezden gelen, Allah’ın lanetlediği “eşcinsel sapkınlığı” meşrulaştırmak için son kongrede “Parti Programı”nı güncelleyen ve toplumun ahlaki değerleriyle bağdaşmayan bazı hayâsız eylemleri “özel hayat” kalkanıyla koruma altına alan CHP ve avaneleri…
Yakın dönemde Türkiye gündemine oturan malum hadiseyi fırsat bilerek günlerdir hummalı bir yıpratma faaliyeti uyguluyorlar.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca şeffaf şekilde yürütülen “uyuşturucu ve fuhuş soruşturması” kapsamında gözaltına alınan bazı isimlerin “İmam Hatip mezunu” çıkması veya kamuoyunda “muhafazakâr” kimliğiyle bilinmesini bahane ederek, yaşanan rezillikler üzerinden AK Parti’nin hayata geçirmeye çalıştığı “dindar nesil” projesini hedef alıyorlar.
Malum zihniyetin tabana yaymaya çalıştığı “seküler hayatı” benimsemiş bir iki haber spikerinin “çirkef hayatı” üzerinden, özellikle AK Parti tabanını oluşturan dindar insanları, adeta “uyuşturucunun” ve “fuhşun pençesine düşmüş zavallılar” şekilde lanse etmeye çalışıyorlar.
Mütedeyyin kesime karşı iflah olmaz bir düşmanlık besleyen, her seferinde milli ve manevi değerlerimiz üzerinden siyasi mühendislik faaliyetleri yürüten “tetikçi medya” ise peşin hükümler içeren ifadelerle hazırladığı manipülatif haberlerle, sanki bu çürümenin asıl müsebbibinin sözde “Laik Cumhuriyet’e meydan okuyan hükümetin yanlış politikaları” olduğu algınsını yerleştirmeye çalışıyor.
Katıldığı bir programda CHP’li İBB eski Başkanı Ekrem İmamoğlu'na “LGBT”yi meşrulaştırmaya matuf “Zor soru”lar soran Danla Bilic'ten, oyuncu İrem Sak'a...
Özel hayatı dışında bir meziyeti olmayan Şeyma Subaşı'ndan, astral seyahatlerde dolaşan Yusuf Güney'e kadar, kendi muhitlerinden onlarca ünlü ismin, benzer suçlardan işlem görmesine rağmen…
Geçmişte öz kardeşi “kokainden” gözaltına alınan bir gazeteci, “Kemalistler daha ahlakçıdır. Daha ayakları yere basan bir ahlak bir aile anlayışı var” diyerek, kendi mahallesini aklama kurnazlığına soyunuyor.
Peki, neden böyle davranıyorlar?
Bu durumu özetleyecek en iyi örnek, “Ergenekon iddianamesine” giren bir gizli tanığın ifadesinde gizli…
“Müslüm Gündüz-Fadime Şahin” ile “Ali Kalkancı-Emire Ersoy” ilişkisinden hareketle bir anlamda “28 Şubat Darbesi’nin fotoğrafı”nı çeken “Gizli Tanık”, ifadesinde “mütedeyyin insanların oylarıyla seçilen hükümetleri alaşağı etmenin formülünü” vermişti.
“Gizli tanık”, Refah Partisi’ne karşı “etkisini” yüzde yüz gösteren ve günümüzde AK Parti’ye karşı devreye sokulan “Psikolojik Harp Metodu”nun hazırlanışını ve uygulama aşamasını ifadesinde şöyle anlatmıştı:
“Refah Partisi’nin giderek oylarını artırdığını ve bunun hiçbir şekilde önüne geçilemediğini gören darbeciler, büyük şehirlerde, toplumun nabzını en iyi tutan meslek grubu olan taksicilerle görüşüp tahlil yaptılar.
Taksiye binip şoförlere; Refah Partililerin yaptığı iddia edilen yolsuzlukları anlattılar;
‘Bunlar Türkiye’yi İran’a çevirecek’ dediler.
Gördüler ki bu iddiaları, taksiciler ciddiye almıyor.
Sonra taksicilere, ‘Filanca tarikatın şeyhi, kadınlara kızlara tecavüz etmiş’ şeklinde hayali hikâyeler anlattılar.
Taksiciler buna çok sinirlendi.
‘Vay namussuz, şerefsizler’ dediler.
“Ha demek ki Türk toplumunun en hassas tarafı burası!.. Demek ki; namus ve belden aşağı mevzularda, halk son derece duyarlı!”
Hemen bu yönde senaryolar hazırlamak için kollar sıvandı.”
Gördüğünüz gibi…
Maalesef bugün de “Müslümanları uçkur düşkünü” olarak gösteren aynı kirli senaryoların güncellenip, tekrar sahneye sürülmeye çalışıldığına şahit oluyoruz.
Birilerinin;
2022 yılında sosyal medyada paylaştığı bir videoda “İmam Hatip Liseleri'nin sayısı sürekli artırılıyor” diye sitem eden Sadettin Saran’ın sözleri oracıkta dururken…
Aynı soruşturmada ismi geçen ve şu an cezaevinde olan Ela Rümeysa Cebeci’nin ısrarla “İmam Hatip Lisesi mezunu” olduğunu hatırlatmasının altında işte bu art niyet yatıyor!
Yorumlar26
-
yok
15 dakika önce
Şikayet Et
bir okuldan mezun oldu diye muhafazakar olmasi gerekmiyor ki, görünen de ortada. hayat tarzı olarak 5 vakit kılan, dini bütün, giyimi kusami islama uygun mu? yoo bu kişi zaten onlardan olmuş, onlar gibi yaşıyor. ama bunlar böyle, bbnin esi 3. jakuzisini italyadan getirirken Sultanbeyli belediyesinde jakuzi var diye haber yaparlar nasıl bir kotulukle karşı karşıyaya olduğumuz açık.
Beğen
Cevapla
-
İHLli
17 dakika önce
Şikayet Et
İHL ler bitik. Durumlar fena. Ela rumeysalar potansiyel olarak bekliyor malesef
Beğen
Cevapla
-
Misafir
30 dakika önce
Şikayet Et
Benim gördüğüm şu bu taraftan kimse ihlli diye ak partili dindar muhafazakar diye ahlaksızına sahip çıkmıyor bu durumlar en fazla bizim gibi insanları rahatsız edip yaralıyor bu dırumlara en çok biz lanet ediyoruz ama ahlaksızına tacizcisine tecavüzcüsüne hırsızına sahip çıkan yine onlar üste çıkanda yine onlar bu nasıl iş
Beğen
Cevapla
-
Antepli
32 dakika önce
Şikayet Et
Bu kadar hürriyeti nereden buldular acaba devleti yönetenler nerede imam hatip olkullarında kız ögrenciler ağza alınmayacak lafları nereden öğreniyorlar. nereye bu gidiş ne edep kalmış ne haya ?
Beğen
Cevapla
Toplam 8 beğeni
-
Dertli Öğretmen
38 dakika önce
Şikayet Et
Dindar gençlik dindar mufredatla mümkün. Allah peygamber sevgisini Atatürkçülük konuları gibi serpiştireceksin derslere. Yoksa yetişen nesil otomatikman CHP'li.
Beğen
Cevapla
Toplam 5 beğeni
Daha fazla yorum görüntüle