Bir ortamda karşılaştığım “Seçkin” Bey çok ilginç bir insan.

Doğrusu ismini not etmemişim, aklımda “Seçkin” diye kalmış, oradan devam edeyim…
Öyle şeyler söylüyor ki Seçkin Bey, kafayı yersiniz ya da “Bu adamcağız da iyice sıyırmış!” dersiniz.

Acayip bir Tayyip Erdoğan takıntısı var.

Kafayı  Erdoğan’la bozmuş!

O kadar ki…

CHP’de 13 yıl boyunca Genel Başkanlık yapan, Altılı Masa’nın Cumhurbaşkanı Adayı olarak seçimi ikinci tura taşımayı başaran Kemal Kılıçdaroğlu için “Erdoğan’ın Adamı!” diyor.

Biz işi bilmiyormuşuz arkadaş…

Kemal Kılıçdaroğlu taaa en başından, “Erdoğan iktidardan inmesin!” diye görevlendirilmiş!

Sadece Kılıçdaroğlu’nun değil, birçok muhalefet liderinin de görevi buymuş:
“Erdoğan’ı ayakta tutmak!”

Seçkin Bey’in komplo teorilerini bir dizişi var, hayran (!) kalırsınız!
Mesela…

“Meral Akşener bir keresinde aday oldu, bir keresinde de tuttu altılı masayı dağıtıp geri döndü. Her iki hareketi de kime yaradı?” diye soruyor bu akıl küpü arkadaş.
Cevabı da malûm:

-Elbette Erdoğan’a.

Yani, ne çıkar buradan?

Seçkin Bey’e göre, Meral Akşener de mi Erdoğan’ın Adamı?
-Herıld yani!..

Zırva, hem de ne zırva!
*
Aslında var ya…

6’lı Masayı da Erdoğan kurdurtmuş olabilir mi?

-Neden olmasın Beyefendi, herkes O’na çalıştı sonuçta!

Off, kafaya bak!

*

Muharrem İnce…

Hani bir ara “Saray’a gitti geldi, anlaştı!” filan denmişti…

Seçkin Bey’e göre Muharrem İnce de “şüpheli şahıs.”

Elbette öyle!..

Yani…

CHP’ye geri dönüşü, icabında CHP’yi biraz daha karıştırmak için mi?
-İnsan şüphelenmiyor da değil hani !

Ya arkadaş; Muharrem İnce kökten CHP’li…

CHP’deki hemen herkesten daha fazla CHP’li!

*

Seçkin Bey’deki Erdoğan takıntısı inanılır gibi değil.

Belki hatırlarsınız; bir NATO Tatbikatı sırasında hem Atatürk’e hem de Erdoğan’a iftiralar atılmıştı.

 İşte bu hadise bile komplo teorisi üretmek için malzeme Seçkin Bey için…

“Kendisini Atatürk ile aynı yere koymuş oldu böylece. Yani, NATO hem Atatürk’e hem de Erdoğan’a düşman! Böyle bir hava verdi!”

Hadi ya…

Sadece Türkiye’yi değil, sadece Ana Muhalefet dâhil bütün partileri değil…

“NATO’yu da parmağında oynatıyor, her tarafa istediği gibi şekil veriyor Erdoğan”,  öyle mi?

E, o zaman bırakın bu işi…

Madem dünyayı parmağında oynatacak kadar güçlü bir Lider var bu ülkenin başında…
Ona tabi olsanıza!

*
Arkadaşım, sen paranoyak mısın?

Niçin sürekli olarak komplo teorileri üretiyorsun?

Şisotipal kişilik bozukluğun mu var?

Obsesif misin, manik misin?

Nesin?

*
Aklını fikrini Recep Tayyip Erdoğan’la bozmanın sebebi ne?

*

Şimdi…

Bir Seçkin Bey’in zırvalarına bu kadar yer ayırdım ya…

Sizi böylesine meşgul ettim ya…

Garibinize gitmesin.

Zira…

İnanın bir Seçkin Bey’le kalsa hiç dert etmem.

“Böyle arızalı tipler de ara sıra çıkar işte!” der geçerim.

Ama arkadaş…

Öyle değil…

Son zamanlarda…

Hem de “okumuş yazmış takımından” birilerinin sosyal medyadaki paylaşımlarına filan bakıyorum…

Ürettikleri komplo teorilerini okuyor, dinliyorum…

Bir vakitler  “Gandi” Kemal diye göklere çıkarttıkları…

 “Adalet Meleği” ilân ettikleri Kemal Kılıçdaroğlu ‘na yakıştırdıklarını gördükçe…

“Yok, yok, bunların halleri hal değil!” diyorum.

Siz de görmüşsünüzdür, öyle paylaşımlar yapıyorlar ki…
Bir görsel mesela…

İyice yaygınlaştırılan bir görsel:

Kemal Kılıçdaroğlu’nun başı, içinden Recep Tayyip Erdoğan gözüküyor!
Yani…

Demek istiyorlar ki…

Kemal Kılıçdaroğlu’nun Akıl Hocası Recep Tayyip Erdoğan!

*
Ne yani Atatürk’ün koltuğunu hem de hem de 13 yıl boyunca Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından yönetilen birine mi teslim ettiniz siz?

Ne saçma lâflardır bunlar?

Kemal Kılıçdaroğlu artık bu işi bırakmalı, dersiniz.

Ondan artık ne köy olur ne de kasaba, dersiniz.

Çekilsin kenara da torun sevsin, dersiniz…

Hepsini dersiniz de…

Kılıçdaroğlu’nun Erdoğan’a çalışan bir proje olduğunu nasıl iddia edersiniz?
Şimdi…

Sosyal medya hesabına “Fonlarla beslenen gazetecileri, trolleri ve gözü dönmüş siyasetçileri Allah’a havale ediyorum.” diye yazmakta haksız mı Kılıçdaroğlu?

Hiç mi izan yok sizde; geçen seçimde birkaç puan daha alabilseydi Cumhurbaşkanı olacaktı bir önceki genel başkanınız.

Mücadeleyi ikinci tura taşıyabilecek kadar oyu olan bir politikacının, yerel seçimlerde yendiği iktidarı Cumhurbaşkanlığı seçiminde de geride bırakacağına inanmış olması çok mu garip?

Kılıçdaroğlu, Recep Tayyip Erdoğan’ı yeneceğini düşünüyordu ama olmadı.
Olmadı diye…

Ne demek Erdoğan’ın adamı?

Bu kafa, bir ara Meral Akşener için de dedi bunu…

Sonra, Muharrem İnce için…

Şimdi de Kemal Kılıçdaroğlu için…

Hepsini, ama hepsini “Saray” yönetiyormuş!..

Akıl var, izan var!

Yenilgileri böylesine akla ziyan komplo teorilerine bağlamaktansa…
Özeleştirinizi yapsanıza!

Belki de oralarda hep yanlış giden bir şeyler vardır.

Belki de zihniyetiniz, hızla değişen dünya şartlarında çağdışı kalmıştır.

Saçma sapan komplo teorileri üreteceğinize…

Partinize bunca yıl boyunca iyi kötü hizmetleri geçmiş Kemal Kılıçdaroğlu ve diğer bazı CHP önde gelenlerini yerden yere vuracağınıza...

Akla ziyan komplo teorileri üretip duracağınıza…

Kafayı Recep Tayyip Erdoğan’la bozacağınıza…

Kendinizi yenilesenize…

“Çağdaşlık yolunda” biraz olsun ilerlesenize! 

Serdar Arseven / Haber7