Dijital kesintiler, yerlileştirme ve yeni nesil platformların stratejik önemi
- GİRİŞ04.09.2025 15:44
- GÜNCELLEME04.09.2025 15:44
Bugün dünya genelinde milyonlarca insanın günlük yaşamını doğrudan etkileyen büyük bir dijital kesinti yaşandı. Google, YouTube ve benzeri küresel platformlarda meydana gelen bu çöküş, sadece bireylerin eğlence ve iletişim alışkanlıklarını değil; iş dünyasının üretkenlik araçlarını, devletlerin kritik iletişim kanallarını ve hatta enerji piyasalarının bilgi akışını da sekteye uğrattı.
Bu olay, dijital bağımlılığın kırılganlığını ve yerlileştirme politikalarının ne kadar kritik olduğunu yeniden gözler önüne serdi.
DİJİTAL ALTYAPILARIN KIRILGANLIĞI
Küresel teknoloji devlerinin sunduğu hizmetler, modern hayatın adeta sinir sistemine dönüşmüş durumda. Ancak tek merkezden sağlanan bu devasa hizmetler, aynı anda yüz milyonlarca kullanıcıyı etkileme potansiyeline sahip. Bu da şu iki kritik sonucu beraberinde getiriyor:
Teknolojik Tekelleşme: Dünyanın dijital altyapısının birkaç şirketin kontrolünde olması.
Sistemik Risk: Tek bir hata, saldırı veya aksaklığın küresel ölçekte zincirleme krizler yaratabilmesi.
Enerji güvenliği literatüründe “arz güvenliği” ne kadar önemliyse, dijital çağda da “hizmet güvenliği” aynı derecede stratejik hale gelmiştir.
ARZ GÜVENLİĞİNDEN HİZMET GÜVENLİĞİNE: TÜRKİYE İÇİN YENİ STRATEJİK ALAN
Türkiye son yirmi yılda enerji alanında arz güvenliği, çeşitlendirme, yerlileştirme ve yenilenebilir kaynaklara yatırım gibi konuları öncelik haline getirdi. Bu yaklaşımın dijital dünyaya uyarlanması da kaçınılmazdır. Enerjide olduğu gibi dijitalde de:
Kaynağı çeşitlendirmek gerekir (sadece Google, YouTube, Microsoft, AWS gibi tekeller değil, yerli ve bölgesel alternatifler).
Yerli teknoloji üretmek zorunludur (kendi veri merkezleri, yazılımlar, arama motorları, video platformları, yapay zekâ çözümleri).
Uluslararası iş birliği akıllı bir strateji olabilir (örneğin Türk Devletleri Teşkilatı veya bölgesel birliklerle ortak dijital altyapılar).
YERLİ VE MİLLİ DİJİTAL ALTYAPININ ÖNEMİ
Bugünkü çöküş, “bir gün bu platformlara erişemeyebiliriz” olasılığını gerçeğe dönüştürdü. Eğer kritik devlet kurumları, medya kuruluşları, şirketler ve akademik çevreler tamamen bu platformlara bağımlıysa, ortaya çıkan kesinti ulusal güvenliği tehdit eder boyuta gelebilir. Yerli çözümler ise üç temel fayda sağlar:
Kesintisiz Hizmet: Ulusal altyapı üzerinde kurulu platformlar dış şoklara karşı daha dayanıklıdır.
Veri Egemenliği: Veriler yurtiçinde kaldığı için mahremiyet ve güvenlik daha iyi korunur.
Ekonomik Katma Değer: Yerli girişimlerin büyümesi, istihdam yaratır ve teknoloji ekosistemini güçlendirir.
ENERJİ-DİJİTAL GÜVENLİK KESİŞİMİ
Enerji stratejileri uzmanı olarak şu paralelliği özellikle vurgulamak gerekiyor: Enerji arz güvenliği nasıl ki ekonomilerin sürdürülebilirliği için kritikse, dijital altyapı güvenliği de aynı ölçüde önemlidir. Örneğin:
Elektrik şebekelerinin yönetiminde kullanılan SCADA sistemleri bulut tabanlı platformlara bağlıdır. Bugün yaşanan türden kesintiler, enerji yönetiminde de ciddi riskler doğurabilir.
Dijitalleşen enerji ticareti (örneğin EPIAŞ piyasaları), kesintisiz veri akışına bağımlıdır. Global platformlarda yaşanan sorunlar doğrudan piyasa güvenliğini sarsabilir.
Akıllı şehirler, akıllı sayaçlar, elektrikli araç şarj altyapıları hep dijital ağlara bağlıdır. Bir kesinti, enerji kadar ulaşımı ve günlük yaşamı da aksatır.
ULUSAL GÜVENLİK PERSPEKTİFİ
Bugünkü kesinti bize şunu gösterdi: Dijital platformlara erişim sadece konfor değil, bir ulusal güvenlik meselesidir. Bir ülkenin kriz anında bilgi akışını yönetebilmesi için kendi platformlarına ihtiyacı vardır. Siber saldırılar ve jeopolitik gerilimler çağında, küresel şirketlere olan aşırı bağımlılık stratejik bir risk unsurudur. NATO’nun ve AB’nin siber güvenlik stratejilerinde de bu yönde uyarılar yer almaktadır. Türkiye’nin de kendi stratejisini netleştirmesi gerekir.
Enerji Stratejileri Uzmanı
Emrah ÖZGÜL
Yorumlar3