İşine gelince “Kimse istemiyor seni”, işine gelince “hepsi hepsi 3 bin kişi”!

  • GİRİŞ26.07.2021 08:25
  • GÜNCELLEME26.07.2021 08:25

28 Şubat’ın medyadaki müebbetlik hapis cezası alması gereken iki-üç kişisinden birisi de, Fatih Altaylı’dır..

Erbakan Hoca’ya yaptığı hakaretler..

Dindar insanları itibarsızlaştırmak için en adice hakaretlerle saldırmalar..

Darbeci generalleri pohpohlayıp, cesaretlendirmek.

Dindar üniversiteli kız öğrencilere, en adice, en rezilce iftira sözcükleri ile saldırmak..

“Üç kişi say” deseniz.

“Emin Çölaşan” derim..

“Fatih Altaylı” derim.

“Ertuğrul Özkök” derim.

Bir-iki kişi daha ekle derseniz..

“Fatih Çekirge-Mustafa Balbay” derim..

Bunların hepsi, hâlâ devam ediyorlar, dindar insanları tahkir etmeye..

Kimisi aynı sertlikte.

Kimisi biraz yontulmuş şekilde..

28 Şubat’ta işledikleri suçların hesabını ödemedikleri için..

19 yıllık AK Parti iktidarı döneminde, bunlara bir defacık olsun “hop” denilmediği için..

Zaman zaman kafayı çıkarıp, yoklama çekiyorlar..

2023 seçimlerine yaklaştıkça, bu “zaman zaman” tanımlamam, biraz daha seri hale gelme periyodunda..

Tayyip Erdoğan ile ilgili, sözümona yakınlarınındakileri eleştiriyormuş gibi yaparak, “Gözlerinin kapalı olduğu iki saniyelik” donmayı, diline dolayıp, “canlı yayın olsa neyse” diye yazıp.

Ardından da, zaten o görüntünün, “canlı yayın”dan çekilen bir foto olduğu ortaya çıkınca.

Burnundan kıl aldırmayıp, hakaretlerine devam eden Fatih Altaylı..

Şimdi de, Haçlı tarafından fonlanarak, Tayyip Erdoğan’a saldırtılan sözde gazetecilere sahip çıkmış..

Sahip çıkmış derken..

Yüreği yok, onlarla aynı fotoğrafta yer almaya..

Kendisini farklı bir konuda gösterip, “Doğrucu Davut” rolünde görüyor, vazifesini..

Demiş ki:

“Son olarak Ruşen Çakır’ın Medyascope’u vesilesi ile yine bir ‘5. kol’ iddiası, iması gündeme geldi.(..)”

Sonra, kendisini sağlama alıyor:

“Yani Türkiye’de hiçbir yabancı güç 5. kol faaliyeti yürütmüyordur diyemem. Bu konudaki tedirginliği de anlarım.”

Ardından da zehirini akıtıyor:

“Ama 3 bin kişinin okuduğu bir internet sitesini bir 5. kol faaliyeti olarak görüp kabul edenlerin ...”

Bu algı operasyoncuları böyledir..

İşlerine gelirse.

Seçimlerden önce..

Ruşen Çakır’ı çıkartırlar ekrana..

Çıkartırlar Şirin Payzın’ı.

Çıkartırlar Sevilay Yılman’ı.

Çıkartırlar şunu bunu..

“Halk istemiyor sizi. Anlamıyor musunuz. Bakın bu kadar gazeteci, halkın nabzını tuttu. ‘Bu kadar insan, yeter artık diyor. Bu kadar insan size, bırakın gidin’ diyor artık..” derler..

Öyle bir algı üretirler ki..

Kendinizi ne kadar böyle algı operasyonlarına karşı dirençli görürseniz görün..

Etkilenirsiniz..

Öyle ki..

Saadet Partisi’ne bile etki edip.. Hayatı boyunca Erbakan’a küfretmiş Ruşen Çakır’a. Erbakan ödülü verirler..

Siz de ağzınız açık seyredersiniz..

“Hoop kardeş, ne yapıyorsunuz siz?” bile diyemezsiniz..

Ertesi günü, Erbakan Hoca hayatta iken ona, şimdi de Tayyip Erdoğan’a ölümüne mücadele yürüten ve kendisini bağımsız gazeteci gibi takdim eden Ruşen Çakır’ın ve daha nicelerinin, Haçlı paraları ile beslendikleri ispatlanınca..

Bu sefer Fatih Altaylı abileri devreye girer..

Ne der?

Dediği, birebir şu:

“3 bin kişinin okuduğu bir internet sitesini bir 5. kol faaliyeti olarak görüp kabul eden”

Be riyakârlar. Be ilkesizler. Be yalancılar..

Bu fonlanan adamların üzerinden, “Bu iktidar gidecek artık. Bakın herkes bu iktidara karşı” diyenler, siz değil misiniz?

Bugün “3 bin kişinin okuduğu” dediğiniz internet sitelerini, “dip dalgasının işaret fişekleri” diye tanıtanlar siz değil misiniz?

 Bu nasıl bir ahlaksızlıktır. Bu nasıl bir sahtekarlıktır?

Rezillikleri, sadece fonlanan sözde gazetecilere sahip çıkarak değil..

Gündemi de, çaktırmadan değiştiriyorlar..

Ege’de Kardak’a çıkmak için, bot ile denize açılan kayalık kahramanı Fatih Altaylı, şimdi milyarlarca dolarlık turizm geliri elde edilecek Kıbrıs’taki Maraş’ın iskana açılması olayını itibarsızlaştırmak için, Tayyip Erdoğan’ın “müjdesi”nin, “Kıbrıs’a külliye yapımı” olduğunu iddia ediyor.

Maraş’tan iki kelime ile bahsedip.

Maraş üzerinden BM Güvenlik Konseyi dönem başkanlığının yaptığı ahlaksızca açıklamayı iki cümle ile geçiştirip....

Kıbrıs’a yapılacak Cumhurbaşkanlığı binasına saldırmak için..

Yıllar önce, Rauf Denktaş ile yedikleri mangal yemeğine atlıyor..

Mangalı yemiş.

O tarihte yazmamış, gizlemiş.

Şimdi Erdoğan’a saldırmak için, 30 yıl önceki mangal üzerinden algı üretiyor...

“Bahçesinde kebap yapılan bir Saray” diyerek, aslında KKTC’nin itibarını da beş paralık ediyor..

Kendileri milyon dolarlık saraylarda kalırlar, hatta o saray niteliğindeki evleri ile de yetinmezler, bir senede 5 defa tatile çıkar, en kral otellerde günlerini gün ederler..

Ama devletin ciddiyetini gösterecek binalara, israfa karşı imişler gibi görüntü vererek, itiraz ederler.

Altaylı özelinde söyleyecek olursak, kendisine Ferrari’yi yakıştırır..

Ama bir devletin, misafir devlet başkanlarını ağırlayacak bir binası olmasına bile karşı çıkarlar..

Bugüne kadar Tayyip Erdoğan’ın birkaç çıkışını saymazsak, hadleri bildirilmediği için..

Ne devlet adamları tarafından.
Ne savcılar tarafından.

Ne hakimlerce, bu saygısız adamların yalanlarının hesabı sorulmadığı için..

5. kol faaliyeti yürütmelerinin önüne geçilmediği için..

5. kol faaliyeti yürütürken, sol görünümlü, sağ görünümlü, liberal görünümlü, Kemalist görünümlü fraksiyonlar olarak, birbirlerine karşı imişler gibi izlenim verip, ama ardından arkada hep birlikte aynı patrondan emir aldıkları için..

5. kol faaliyetleri suçüstü olduğunda. 

“Önemsemeyin.. Topu topu 3 bin kişinin okuduğu bir gariban internet sitesi” deyip, derdest arkadaşlarını kurtarmaya çalışırlar..

Utanmaları olmadığı için..

3 sene birlikte çalıştıkları mesai arkadaşlarını (Veyis Ateş) önce hedef gösterirler, sonra satarlar.. 

Eğer gerçekten lüzumsuz bir mesai arkadaşı idiyse zamanında niye itiraz etmediklerine dair tek kelime edemezler..

Sonra..

Cumhurbaşkanını tahkir etmek için, yanındakilere, “Beceriksizliğimizin faturasını başkalarına çıkarmaya çalışmadığımız zaman adam oluruz” diye gönderme yaparlar..

Bu ülkede bir beceriksiz var ise, Hürriyet’ten Sabah’a, Sabah’tan kendi başına kurduğu internet sitesine, ordan tekrar Sabah’a, sonra Habertürk’e, sonra milyonlarca dolara kurdurduğu matbaayı kapattırıp, internet sitesi ile TV’ye mahkum olandır..

Patronunun onlarca suç niteliğindeki dosyasına gözünü kapatıp, illegal işlerini legalleştirmek için, kalem oynatandır.

YENİAKİT

Yorumlar23

  • Adalet nerede? 2 yıl önce Şikayet Et
    Hukuk devleti diyoruz hukuk devletinde her suçun bir yaptırımı olur, niye bu vatan millet din düşmanı hainler ceza almıyor niye ellerini kollarını sallaya sallaya dolaşıyorlar, mahkeme mi yok hakim mi yok savcı mı yok yoksa yargı mensuplarında yürek mi yok ? Ya da adalet bakanı ve hükümet bunlara hesap sormuyor mu ? Niye ?
    Cevapla Toplam 5 beğeni
  • garip 2 yıl önce Şikayet Et
    bu tip Türk polisinede hakaret etmisti, sonra dalga gecer gibi özür dilemisti.
    Cevapla Toplam 1 beğeni
  • bir görüş 2 yıl önce Şikayet Et
    Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Devletine Külliye yapımı demek Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ne devlet mührü vurmak demektir. bu duruma kafası basmayan, besleme, fondaş medya bunu anlamıyorsa, kuş beyinli ise bizim elimizden bir şey gelmez. fatih altaylımıdır ne zıkkımdır. bu kişiden oldum olası nefret ederim. başörtülü bacılarımıza ettiği küfür hala hafızamda. o küfrü ona yedirene dek dişlerimi sıkmaya devam edeceğim. zavallı lanet ucubenin tekidir. bu altaylı mıdır nedir.
    Cevapla Toplam 9 beğeni
  • Diyarbekri 2 yıl önce Şikayet Et
    Ellerinize ve emeğinize sağlık.
    Cevapla Toplam 3 beğeni
  • İmam hatipli 2 yıl önce Şikayet Et
    Kesinlikle katılıyorum.Bu alçaklara yaptıklarının hesabı sorulmadı.Çoktan hesabı sorulmalıydı.
    Cevapla Toplam 12 beğeni
Daha fazla yorum görüntüle
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat