En acıklısı, alın terleri ile alay eden Ekrem’e, üniversiteli öğrencilerin desteği
- GİRİŞ20.03.2025 08:34
- GÜNCELLEME20.03.2025 08:34
Diploma yoklukla sakat olduğu için iptal oldu..
Para kulelerinin nihayet hesabı sorulmaya başlandı..
Ve kemalistlerin, solcuların ne kadar şirret oldukları, yine ispatlandı..
Bu ülkede hiçbir suç işlememiş Adnan Menderes tahkir edilerek gözaltına alındı da..
Muhafazakar insanlar sokağa çıkmadılar.. Sağa sola saldırmadılar..
Bu ülkenin başbakanı idam edildi..
Katilleri Allah’a havale ettiler.. Ama taşkınlıkta bulunulmadı..
Erbakan hocamızın kurduğu partiler, defalarca kapatıldı. Bir tane taşkınlık gösteremezsiniz..
Konferanslara besmele ile başlanıyor diye kapatılan Milli Nizam Partisi.. Başörtüyü serbest bırakmak istiyor diye Refah Partisi.. Başörtülü Merve Kavakçı’yı seçilecek bir sıradan milletvekili adayı gösterdi diye Fazilet Partisi.. Hatta başörtüyü üniversitelerde serbet bırakmak istiyor diye Ak Parti hakkında dahi, laikliğe aykırı eylemlerin odağı olma tespiti yapıldı, hazine yardımı kesildi.. Kapatılmaktan 1 oy ile kurtuldu.
Erbakan hoca 70 küsur yaşında cezaevlerine konulmak istendi..
Hasan Mezarcı, cezaevinde aklını kaybedecek işkencelere maruz kaldı..
Hiçbirisi için, bir tane sokak hareketi gösteremezsiniz..
Peki suç işlemedikleri halde bu zulme uğrayan dindar insanların tam aksine..
Bu solculara ne oluyor?
Milyonlarca üniversite adayı gencin haklarını çalarak yatay geçiş yapanlar bunlar..
Kaynağı belirsiz paralarla kuleler dikenler, kamu iştiraklerinin çantalarında dolarlar taşıyanlar bunlar..
İhaleye fesat karıştırdığı için hakları da dava açılanlar bunlar.
YSK üyelerine ahmak, valiye it diyenler.. Bilirkişiye hakaret eden, başsavcıya çocukları üzerinden tehdit savuranlar bunlar..
İş yapılanların hesabını vermeye gelince..
Hesap ödememek isteyen, kendilerini yargılanamaz göstermeye kalkanlar da bunlar..
Çıksın Ekrem İmamoğlu, diploma ise diploma..
Para kuleleri ise para kuleleri..
Hesabını versin..
Ne diyordu, diploma iptal edildiğinin açıklanmasının hemen ardından avukatı: “İdare Mahkemesi’nde dava açacağız. Eğer talebimiz kabul görmezse, Anayasa Mahkemesi’ne gideceğiz. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne gideceğiz.”
Olayın hukuki tavsifi budur..
Mağdur olduğunu iddia eden bunu söyler..
O kişinin mağdur değil, çakal olduğunu iddia eden de, “Zırt Erenköy.. Mars’a kadar yolun var. Üniversiteli öğrencilerin haklarını gasbederken, bunun sonunu düşünecektin. Belediyeye ait spor klübü çantasında avroları taşırken, bunun hesabının sorulacağını düşünecektin” der, vicdanı rahat bir şekilde, yaşanılanları seyreder.
Ama sokağa çıkmak..
Hele hele, emeği ile alay edilen, alın teri ile dalga geçilen, “Enayiler, siz ders çalışın. Sizin ön kapıdan girmek için gecelerinizi verdiğiniz üniversitenin arka kapısından, biz para ile gireriz” denilen üniversite öğrencilerinin sokağa dökülmesi, gerçekten hayret vericidir..
O gencecik insanları, yıllar sonra karşılaştığımız büyük bir oyunun parçası olarak polisle karşı karşıya getirmek, gezi isyanı acı tecrübesini yaşamış bir ülke için gerçekten ibret verici..
Gezi isyanı için, “Sivil halk hareketidir” diyen ahlaksızlar, AİHM’de yargıçlık yapmış Rıza Türmen gibi isimler, o yaptıkları yalan algı operasyonlarının solcular üzerindeki etkisi sayesinde, yeniden benzeri hareketlerin yaşanmasına sebep olurlarsa..
Korkarım ki, 2013 gezi isyanındaki yaşanılan hepimizi üzen tablolar, yeniden yaşanır..
Gençlere sesleniyorum..
Kendinizi, bir diploma hırsızına alet etmeyin..
Size nanik yapanların şahsi ikballeri için sizin üzerinizden oynamak istedikleri oyuna fırsat vermeyin..
İç çamaşırı ile sahneye çıkıp, milyonları alıp götüren Hadise gelsin, Ekrem abisine sahip çıksın..
Milyonlarca liralık bilirkişi ücreti ve avukatlık ücreti alan Adem Sözüer çıksın sokaklara, Ekrem kardeşini kurtarsın..
Ama gençlerimiz, asla sokaklara dökülmemeli..
CHP içinden bile, Ekrem İmamoğlu’nun yolsuzlukları üzerinden yapılan eleştirilere kulak verin..
CHP İstanbul eski İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, bu Ekrem İmamoğlu için “Şizofren” dememiş miydi?
Bakmayın siz, Ekrem İmamoğlu gözaltına alındıktan sonra, Kemal Kılıçdaroğlu’nun Ankara’dan İstanbul’a hareket ettiğine yönelik açıklamalara..
Belki Ekrem İmamoğlu ile birlikte gözaltına alınanlardan, daha az suçlu olduğuna inandığı isimler vardır da, onlar için sureta bir tepki vermiştir..
Kendi partisi içinden bile, tam bir destek görmeyen, hatta kendisinden kurtulunmak istenilen bir kişi için, bu ülkenin kaybedilecek Berkin Elvan’ları, Ali İsmail’leri olmamalıdır..
Herkes aklını başına toplamalıdır..
Yolsuzluk yapmayan kişiler, haklarını mahkeme huzurunda savunurlar..
Çatır çatır beraat kararını alırlar..
Kendinize güveniyorsanız, kimsenin malına, hakkına el uzatmadığınızı düşünüyorsanız.
Yani 1998’in Tayyip Erdoğan’ı olma iddiasında iseniz..
Erdoğan nasıl ki, sadece bir uğurlama mitingi ile cezaevine gitti, orda kendisini sonraki sürece hazırladı ise..
Hiçbir suç işlemediğinin rahatlığı ile haksız da olsa, devletin kestiği ceza için sokak hareketlerine kalkışmadı ise..
Ekrem İmamoğlu da, kendisine güveniyorsa..
Her konuda Tayyip Erdoğan’ı taklit ederek, Cumhurbaşkanlığına kadar kendisini taşımak istediğine göre..
Erdoğan’ın yargısal işlemlere karşı saygılı tutumunu da taklit ederek, kendisini taşıyabileceği neresi varsa, oraya odaklansın..
Diploması iptal olmuş..
Biz de destek verelim, lise mezunlarının da Cumhurbaşkanı adayı olması noktasında anayasal değişiklik yapılsın, gerçekten gençlik heyecanı ile yaptığı basit bir yanlışlık ise diploma hatası önünde engel olmaktan çıksın..
Ama ya o yolsuzluklar, ya o para kuleleri.. ya o ihalelerden alınan rüşvetler..
Bunları da, “gençlik heyecanı ile yapılmış yatay geçiş yanlışı” diye kapatmak mümkün mü?
Bu yolsuzluklara imza atan birisi, bugün gözaltına alınmasa, yarın daha büyük yolsuzluklara imza atmaz mı?
Ve en acıklısı ne, biliyor musunuz?
Bu ülkenin ortak değeri İslam dinine. Hz. Peygambere hakaret ettiklerinde dahi, “Düşünce özgürlüğü” diyenler. Seçilmiş Cumhurbaşkanına sinkaflı küfür edip, özgürlük diyenler.. Diplomasını sorgulayan kendi partilerinden birisini, çocukları üzerinden tehdit edebildiler.
Dün gözaltı işlemleri sürerken, sokaktan yayın yapan Akit tv muhabiri Serkan Okur’u tehditler eşliğinde darp ettiler..
Ve yeniakit.com.tr’yi milyonlarca sahte giriş talebi ile kilitlemeye çalıştılar.
Hani siz özgürlükten yana idiniz..
En kralınız gelsin, en aliminiz gelsin, akit tv’de diploma yolsuzluğunu aklayacak bir gerekçesi varsa, savunmasını yapsın.
Ama söyleyecek sözünüz yok ise, kaba kuvvet ile bu ülkede hiçbir şey yapamazsınız. Nokta.
Yorumlar6
-
Beşir ersoy
8 ay önce
Şikayet Et
Eline sağlık hocam allah razı olsun sizlerden
Beğen
Cevapla
-
Halil
8 ay önce
Şikayet Et
Sokağa çıkan üniversite öğrencileri yazar size sesleniyor; "Hele hele, emeği ile alay edilen, alın teri ile dalga geçilen, “Enayiler, siz ders çalışın. Sizin ön kapıdan girmek için gecelerinizi verdiğiniz üniversitenin arka kapısından, biz para ile gireriz” denilen üniversite öğrencilerinin sokağa dökülmesi, gerçekten hayret vericidir....."
Beğen
Cevapla
-
Fahri özcan
8 ay önce
Şikayet Et
Sayın yazarımız söylenmesi gereken her şeyi yazmış yüreğine sağlık Allah sayılarını artırsın
Beğen
Cevapla
Toplam 1 beğeni
-
Yavuz Sultan Selim
8 ay önce
Şikayet Et
Ona destek veren öğrenciler ideolojik olarak destek vermiyor, ideoloji eskidendi şimdi terör örgütleri destekli etnik ve mezhebçi bölücülük var kesin onlardır, zaten chp bölücülüğün odağı olmuştur her zaman onun için chpkk diyoruz !..
Beğen
Cevapla
Toplam 6 beğeni
-
zeki
8 ay önce
Şikayet Et
kalemine sağlık
Beğen
Cevapla
Toplam 8 beğeni
Daha fazla yorum görüntüle