Gelin barışalım..

  • GİRİŞ02.04.2025 08:57
  • GÜNCELLEME02.04.2025 08:57

Dünkü “Solculuk yap, sonra para baronlarını eğlendirirken son nefesi ver!” başlıklı yazım üzerine, benim ölümümü bekleyen soldan çarklı bazı okurlarımız, ‘tez vakit” temennilerini dile getirmişler..

Tam ifadelerini de vereyim:

Bir okurumuz, yeniakit.com.tr’deki yazımın altına,  “Allah bize de... Senin arkandan konuşacağımız günleri göstersin.” yorumunda bulunmuş.

Bir diğeri de “Aminnn” demiş. Bir başkası da, “Tez zamanda inşallah. Amin” diye ilavede bulunmuş..

Dünkü yazımda zaten hatırlatmıştım..

“Hiç kimse dünyaya kazık çakmayacak.” 

Biz bunun bilincindeyiz..

Ama olsun.

Soldan çarklı okurlarımız da, bir defa daha hatırlatmışlar.. Zararı var mı? Bence yok.. 

Her daim hatırlayalım, “Ölüm var. Belki de bir saniye sonra!”

Amenna ve saddakna. (İman ettik. Doğruladık.)

Sorunumuz ne?

Asgari müştereklerde buluşmak.. Birbirimize haksız saldırılarda bulunmama konusunda mutabık kalmak..

Ben size kendi inancımı anlatayım, ama dayatmayayım..

Siz kendi temennilerinizi bana aktarın, ama bana dayatmada bulunmayın..

Camilerimize gelen Müslümanlar, belki şaşırıp alkol alıyorlarsa. Hutbede hocamız uyarsın, “Alkolün zararları, dindeki hükmü bu” desin.

“Yılbaşı kutlamalarında, hristiyanlara bezemeyin. Bu yanlış” desin..

Bu uyarıya hiç kimse, “Cami imamının, ayran fabrikası var.. Alkol yerine ayranı öneriyor ki, çok para kazansın” sakat ve gerçeğe aykırı mantığı ile yaklaşmasın..

“Diyanet’in, insanların alkol almamasından bir kazancı yok.. İnsanlık için, halkımız için, bu nasihati yapıyorlar” yaklaşımı ile camide okunan hutbeye bakılsın..

Camiye gelmeyenler, camideki hutbede ne okunup, ne okunmayacağına karışmasın..

Biz de meyhanelerin kapılarına dayanıp, sopalarla kimseyi terbiye etmeye kalkışmayalım..

Olay bu kadar basit..

Volkan Konak üzerinden dün yazmıştım..

Volkan Konak üzerinden örnekleyeyim..

2024 yılbaşında, Diyanet İşleri Başkanlığı, alkolün haramlığı ile ilgili bir hutbe hazırlamış..

Alkol almayanlar zaten bu hutbeden rahatsız olmazlar.. Alkol alanlar da rahatsız olmamalıydılar..

Hutbede söylenilenlerde, kimseye bir dayatma ok. İçenlerin de iyiliği için, bir uyarı yapılıyor..

“Hocam Allah razı olsun” diyeceklerine..

“Hocam, dua edin. Biz de bırakalım şu mereti” diyeceklerine.

Ki..

Sarhoşların bile büyük çoğunluğunun dine ve dindara saygılı olduğu bir ülkede yaşadığımızın bilinci ile.. Ramazan ayında, mübarek gecelerde meyhanelerin kapandığı bir ülkede olduğumuzun bilinci ile söylüyorum..

Meyhaneye bir hoca ziyaret ederse, bir dindar siyasetçi seçim çalışması kapsamında uğrarsa. 

Orda bulunan nicelerinin gözleri parıldayarak, “Hocam, ne olur, bana dua et” dediğine yüzlerce defa şahit olduğumuzun bilinci ile söylüyorum, “Hutbede, kimseye içki içmemesi için bir dayatma yok, öneri var. Tavsiye var.”

Böyle bir süreçte Volkan Konak, (Tanıdığım kadarı ile bir Trabzonlu, aslında böyle bir hadsizlik yapmaz. Çok bilmiş menajerlerinden biri bu paylaşımı yapmış olabilir denirse, itiraz etmem.. Piyasa o çakallarla dolu, çünkü..) hutbedeki uyarı üzerine ne diyor:

“Bu akşam maaş ve ödeneklerinize katkı olması için, bir kadeh de sizler için içiyorum.”

Buyrun asgari müşterekte buluşalım..

Kim savunacak bunu?

“Allah bize de.. Senin arkandan konuşacağımız günleri göstersin” diyerek bana özeleştiri davetinde bulunan solcu kardeşimiz mi?

Her ne kadar olumsuz bir temenni de olsa, ona “Amin” diyerek, kalbinde bir iman bulunduğunu ifşa eden diğer solcu kardeşimiz mi?

Yoksa..

“Tez zamanda inşallah. Amin” diyerek, bir cümlede iki imani kavramı birden kullanan kardeşimiz mi?

Bizde kızma yok. Darılma yok.

“Taş atana, ekmek atınız” diyenlere, biz kendi aramızda dahi, “Bu enayiliktir. Taş atana, ekmek atılır mı” demedik, demeyiz..

“Keşke öyle olabilsek” deriz..

“Üç günlük dünyada, taş atana ekmek atmak şereftir, onurdur, nefsi yenmektir” deriz..

Ama lütfen söyler misiniz.

“Volkan Konak’ı günah keçisi yaptın” itirazına koyulmadan, bir örnek veriyorum, kendimizi daha iyi anlatabilmek için, aktüel bir kişi üzerinden olayı somutlaştırdığıma, bir artniyetim olmadığına inanarak, solcu kardeşlerim cevap versin:

Suudi Arabistan’da yapılacak olan Süper Kupa maçı ile ilgili tartışmalarda, Volkan Konak’ın şu paylaşımına, üzerinden 1.5 yıl geçtikten sonra, elinizi vicdanınıza koyup söyleyin, bu nasıl bir “karşılığında ekmek beklenen, taş atmak”tır:

“Teşekkürler Galatasaray Teşekkürler Fenerbahçe.

Arap ve para seviciler: “0”  Onurlu Cumhuriyet Soyluları : “3”

Sevgili dostlar ülkeleri soysuzlar değil soylular aydınlatır.”

Volkan Konak’a veya bir başkasına, özel bir karşıtlığım sebebi ile değil. Sadece ve sadece, toplumun gözü önünde olan insanların, gençleri yanıltmamaları gerektiğine olan inancım sebebi ile yaptığım iki eleştiriye karşı, “Biz de senin arkandan böyle konuşacağız” diyenlere sorayım:

Soysuz kim, söyler misiniz?

Arap sevici kim, söyler misiniz?

Bu hakaretlerin karşısında, bizim yazdıklarımız solda sıfır kalmaz mı, söyler misiniz..

“Sen yine de ona ekmek at. Dövene elsiz ol.. Sövene dilsiz ol” dediğinizde.

Emin olun, içimden gelen bir sesle, “Keşke.. Keşke” derim..

Ama bakın, ben size, “Sövene dilsiz olun” da demiyorum. 

“Biz size sövelim.. Siz bize bir şey söylemeyin. Biz sizin ölülerinizin arkasından yazalım. Siz ise, bizim cenazemize gelip, yaşayamadığımız meziyetlerle bizi övün. ‘Öyle dervişti ki, Taş atana, ekmek atardı’ deyin” demiyorum..

Ne isek, onu söyleyin..

Biz, Volkan Konak ne demişse, onu söylüyoruz.

Kendisi, “Cesedimi yakın” demiş..

İsterdim ki, bir yakını çıkıp, “Kendi düşüncesi değildi. Her şeye para gözü ile bakan menajeri, kamuoyunda bir tartışma olsun diye, soytarılık yapmış, bu sözler ona mal edildi” desin.

Yok.. Böyle bir açıklama da yok..

Sosyal medya hesabındaki paylaşımlara bakıyorsunuz..

Sanatçı diye takdim ediliyor ya..

Bekliyorsunuz ki, halkın sesi olsun.. “Halkın tercihlerine, bizim boynumuz kıldan incedir” desin..

Veya hiçbir şey söylemesin, “Ben sanatçıyım. Siyasetçi değilim” desin..

Ama bakın o ne diyor:

“14 Mayıs, Cumhurbaşkanlığı seçimi değil laik cumhuriyet rejiminin seçimidir. Bu da size son uyarım olsun..”

Onun karşısında, bir başka sanatçı da, “Bu seçim, cumhurbaşkanlığı seçimi değil, din seçimidir” demiş mi?

Ve belki daha önemlisi.. 

Volkan Konak’ın, bu paylaşımı yaptıktan sonraki temmuz ve ağustos ayında, iki gün ara ile birbirinden kilometrelerce uzak mesafelerde 50 konser verdiğini, çoğunun CHP’li belediyelerin organizatörlüğünde olduğunu söylersem..

Tüm derdin laiklik değil, “cep” dersem..

Yine bana, “Senin arkadan da böyle konuşacağız” diyenler çıkar mı?

Hem de “tez zamanda” diyerek, “Amin” diyenler çıkar mı?

Gelin barışalım..

“Biz taş atacağız, siz ise bize ekmek atmaya mecbursunuz” demeyin..

Ne siz bize taş atın, ne de biz size...

İşte o zaman, siz bize ekmek atmasanız da, biz size ekmek atmaya mahkum oluruz.

Çünkü bizim, sizden farklı olduğumuz bir yanımız var.. Tam olamasa da biz yarım dervişlik  iddiasındayız..

Ali Karahasanoğlu / Yeni Akit Gazetesi

Yorumlar6

  • Abdurrahmanlar 1 ay önce Şikayet Et
    hissiyatımız bu kadar açık, net ifade edilebilirdi. teşekkür ve tebrik ederim..
    Cevapla Toplam 8 beğeni
  • İbo 1 ay önce Şikayet Et
    Ağzınıza sağlık gerçekler bu Ama bu CHP ve laik şemsiyesi veya kılıfı adı altında millete dine saldıran güya soylu ,aydın , kemalist bozuk kafalarla yol yürümek gerçekten zor. İşleri güçleri cep , sefalet ve zillet
    Cevapla Toplam 8 beğeni
  • Cihad 1 ay önce Şikayet Et
    Konuyu çok güzel izah etmişsiniz, kaleminize sağlık...
    Cevapla Toplam 7 beğeni
  • isimsiz bir kul 1 ay önce Şikayet Et
    Yıllardır sizi buradan takip ederim Hakk' tan başka bir kelamınıza rastlamadım vesselam. Kime ne derse desin bu hayatta karma var, men dakka dukka var sayın A.İhsan abim üzmeyesiniz kendinizi.. Hem onların itirazları sizin istikametinizin doğruluğunun da tasdikidir.
    Cevapla Toplam 7 beğeni
  • Mustafa 1 ay önce Şikayet Et
    Helal olsun içimizi soğuttun , her zaman ki müthiş yazından bir demet
    Cevapla Toplam 6 beğeni
Daha fazla yorum görüntüle
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat