Yine mi Ekrem? Evet yine o beton Ekrem!
- GİRİŞ20.05.2025 08:58
- GÜNCELLEME20.05.2025 08:58
Okurlarımız hemen itiraz edecekler..
“Yine mi Ekrem?”
İtiraz edenlerin, bir defacık olsun, Ekrem İmamoğlu paylaşımlarına yorumda bulunup, “Yine mi Ak Parti iktidarına saldırıyorsun” demediklerinden eminim..
Bir defalığına olsun, Ak Parti için sabah akşam hakarette bulunan yazarlara, haklı-haksız sataşmalarda bulunan hokkabazlara, “Her gün Ak Parti’ye eleştiri getirerek, aslında bu partiyi büyütüyorsunuz” dediklerini sanmıyorum..
Onun için..
Okurların eleştirilerinden faydalanırım.
Ama militanlık kokan yorumlara da, pek itibar etmem..
Onlar da, kendisini hemen açık eder, zaten..
Sonuçta biz de onları, ayrı bir değerlendirmeye tabi tutarız..
Ekrem İmamoğlu, üç villayı 15 milyona nasıl aldığının hesabını henüz vermedi..
Ki, bir villa 5 milyona geliyor..
O villayı bir yıllığına 6 milyona peşin kiraya verdiğini de hatırlatalım..
Bir husus daha hatırlatmalıyım..
Üç villayı 15 milyon gibi komik bir rakamla aldığı Ali Nuhoğlu var ya..
Bir villayı 5 milyona satmıştı ya..
O Ali Nuhoğlu, yamağı vasıtası ile İBB’den aynı tarihte, 100 m2’lik bir daireyi, arsa bedeli hariç, sadece inşaatını yapmak için aldığı para 4 milyon TL.
Haydi çıkın işin içinden..
“Yine mi Ekrem” diyenler..
Bu işin içinden çıkmak için debelenedursunlar..
Ekrem kendisinden bahsedilmesi için, cezaevinde de rahat durmuyor..
İlim Yayma Cemiyeti’nin yurtlarını elinden alan. Ensar Vakfı’nın, diğer hayır kurumlarının gerek yüksek öğrenim, gerek lise seviyesinde öğrencilere hitap eden yurtları, elinden alan Ekrem İmamoğlu, İBB çatısı altında yurt yapmak istiyormuş..
Siyasi iktidar ise, geçtiğimiz yıllarda Ak Partili başkanlar döneminde öğrencilere verilen bursları iptal ettirmek için CHP’nin açtığı bir davada, “Belediyelerin asli görevleri arasında, öğrencilere burs vermek yok” kararı verildiği için..
Şimdi İBB’nin yurt girişimine, “Bu konu Kredi Ve Yurtlar Kurumu’nun görev alanı. Siz İstanbulluların ulaşım sorununu çözün. Siz, halk otobüslerinin 22 Mayıs’ta kontak kapatma eylemine ilişkin bir çözüm bulun” dediği için..
Ekrem bey her zamanki piar çalışmasını profesyonelce yapmak üzere, “kendin yapmıyorsun, yapana niye engel oluyorsun” diyerek, algı oluşturmaya çalışmış..
Ahmet Davutoğlu abimizin Karar gazetesi de, hemen bunu birinci sayfasına yerleştirmiş..
Sorum, “her gün Ekrem yazılmaz ki” diye itiraz edenlere..
Bu arkadaş, tutuklanmadan iki ay önce, “Bir imza atacaksınız. Sadece bir imza..” demiyor muydu?
Metro çalışmaları için, yeni metrobüs alımı için, bu arkadaş kredi bulduğunu, ama Cumhurbaşkanı’nın imza atmaması sebebi ile yapamadığını söylemiyor muydu?
O söylediği de yalandı..
Borçlanma limitini aştığı için..
Konserlere nakit paraları verip, sonra metrobüse sıra gelince, metro yapımına sıra gelince, % 10 bile nakit bulamayıp, tamamını kredi ile yaptırmaya kalkıp, finans kaynakları da kendisini güvenilir bulmadığı için Hazine’den kefalet istediği için, “Bir imza bekliyor” diyordu..
Yoksa..
Metro yapacaksa..
Metrobüs alacak ise..
İstanbullulara hizmet için adım atacaksa..
Kimsenin onay vermesine ihtiyaç yok..
Şimdi halk otobüslerinin tahakkuk etmiş alacakların ödemek için, yine kimsenin onayına ihtiyaç yok..
Ama halk otobüslerinin alacaklarını ödemeyen Ekrem bey. Veya Ekrem beyin şimdiki vekili CHP’li Nuri bey..
Yurt yapılmasına soyunuyor..
O iş hangi kuruma ait belli.
Bırakın, o kurum yapsın, yurtları..
Nitekim yapıyor.
İki yıl önce algı yapılmıştı, “Öğrenciler merdivende yatıyor” demişlerdi..
Bir haftalık düzensizliği istismar edip, algı yapmışlardı..
2024-2025 öğretim yılında, rol gereği de olsa “merdivende yatan öğrenci”, yalancıktan da olsa “sokakta kalıyorum” diyen bir tek öğrenci gördük mü?
Hayır..
Ama bay Ekrem’in kafası, öğrenci yurdu yapmakta..
Tıpkı, Kent lokantası üzerinden yürüttüğü algı gibi..
30 kişinin kalacağı bir binayı, yurt diye açacak..
Kapattığı, hayır kurumlarının işlettiklerini ellerinden aldığını gizleyecek..
Ardından fonladığı satılık kalemler aracılığı ile, 1 milyona yakın öğrencinin barındığı Kredi Yurtlar Kurumu’nun yurtları yerine, İBB’nin 30 kişilik yurdunun reklamını yaptıracak..
Bay Ekrem, İBB’nin görev alanı dışındaki öğrenci yurtları üzerinden algısını yürütürken..
Hakkındaki yolsuzluk soruşturmalarında da, itirafçılar ardı ardına gerçekleri söylemeye başladılar..
Ertan Yıldız konuşmaya başladı..
Ekrem hop oturup, hop kalkıyor..
Ardından Ahmet Çiçek konuşuyor..
Ekrem terliyor, burnunu sildiği peçeteye, alnını silmeye kalkıyor, hatta ağzını siliyor..
Fonladığı medya hemen savunmaya geçiyor..
Ne imiş?
Ahmet Çiçek demiş ki, “Murat Kapki ile yine ofisinde bir gün görüştüğümüz esnada bana yapacağı ödeme yerine 7 adet iPhone 16 Pro Max verdi. Ben de telefonların ne alaka olduğunu sorduğumda bana gülerek ‘Bunlar fazla kaldı’ dedi. Ben de bu telefonları kabul ettim, hatta bir tanesini de muhasebecime hediye olarak verdim. Tahmin ediyorum ki bu telefonlar haberlerde de yer alan CHP delegelerine dağıtılan ve fazla kalan telefonlardır.”
Burdaki sorun ne imiş?
Belirtilen telefon modeli Eylül 2024’te piyasaya çıkmış. Oysa CHP’in büyük kurultayı, 2023 sonunda yapılmış..
Vay canına sayın seyirciler..
Ahmet Çiçek zaten “tahmin ediyorum” demiyor mu?
Rüşvetin, yolsuzluğun delili olarak, tek başına telefon modeli üzerinden bir isnat yok ki..
Aynı Çiçek diyor ki:
“Bir gün beni Ferko’da 21. katta bulunan ofisine çağırdı. Burada bana ‘Şirketlerden para çıkarmam gerekiyor, bana fatura keser misin?’ diye sordu. Ben de Murat Kapki’nin teklifini kabul ettim ve yüzde 6 komisyonla anlaştık.”
“Yalan çıktı. O telefon bir yıl sonra piyasaya çıkmış” diyen ahlaksızlar.. Fonlanmış sözde gazeteciler.. Gerçekten dertleri işin gerçeğini öğrenmek ve halka aktarmak olsa..
“Ahmet Çiçek, Murat Kapki şirketlerine dandik fatura kesmiş mi, kesmemiş mi?” sorusuna cevap ararlar..
Bu soruyu gider kankalarına sorarlar.. Eğer yalanlanıyorsa, “Defterlerimiz ortada. Biz gerçekdışı tek kuruşluk fatura, ne Ahmet Çiçek’ten, ne de Mehmet Diken’den almadık” deniliyorsa, bunun üzerinden savunma yaparlardı..
“Ahmet Çiçek naylon fatura kestim derken, yalan söylemiş” başlığını atarladı..
Bunu yapabiliyorlar mı?
Hayır..
Tahmin üzerine yapılan bir değerlendirmeyi, yolsuzluğun asli unsuru imiş gibi gösterip, üzerine suçsuzluk inşaatı dikmeye çalışıyorlar..
Murat Kapki gerçekten şaka yapmıştır..
Ahmet Çiçek bunu ciddiye almıştır..
“Bir tanesini de muhasebecime verdim” dediğine göre..
Sorarsınız muhasebeciye, “Telefonu ne zaman aldın. Nasıl aldın” ayrıntısını öğrenirsiniz..
Murat Kapki’nin ticari defterlerine bakarsınız, denildiği gibi cep telefonları alınmış mı, bulursunuz..
Tarihini de bulursunuz..
“Al sana işte tarihi.. Büyük Kurultay ile ilgisi yokmuş” dersiniz..
Ama ya, 2023 sonunda da, cep telefonunun bir eski modelinin alımı, Murat Kapki tarafından çok sayıda alınmış ise..
İşte o zaman, duvara toslarsınız..
Hodri meydan..
Güveniyorsanız kendinize.
Güveniyorsanız, adamlarınıza..
Çıkın, haykırın..
“Naylon faturamız yok.. Hayali işimiz yok”
Diyemiyorsanız, halkın aklı ile alay etmeyiniz.
Yeni Akit
Yorumlar26