Ben, Birgün gazetesi ile benzer düşünmüyorum.

Din konusundaki görüşlerinde farklı düşünüyorum..

Özgürlük kavramını istismar ederek, sadece kendileri için özgürlük istemelerini, riyakârlık olarak nitelendiriyorum..

Hem “Tam bağımsız Türkiye” diyorlar.

Hem de Che Guevara’nın afişleri ile sokaklarda geziyorlar..

Hem “barış” diyorlar..

Hem de, PKK terör örgütünü çaktırmadan savunuyor, marksist bir anarşist gördüler mi, ayaklarına kapanıyorlar..

Bu farklılıklarımızın her birisi için, eminim Saadet Partili kardeşlerimiz de, benimle aynı düşünceler içindedirler..

Biraz daha konuyu somutlaştıralım:

Dünkü Birgün gazetesinden aktarıyorum:

“Gerici öğretmene tepki yağdı” diye bir başlık atmışlar..

İstanbul’da Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı bir okuldaki öğretmenin, sosyal medyada, “Biz buralarımızı gösterir miyiz insanlara” diye paylaşım yaptığı belirtilip, itiraz ediliyor.. 

Ben, Birgün gazetesinin bu başlığına itiraz ediyorum. Öğretmenimizin, halkın büyük çoğunluğu Müslüman olan bu ülkede, genç nesile bu hatırlatmayı yapması gerektiğini söylüyorum.

Saadet Partili kardeşlerim ne düşünüyor?

Birgün gazetesi mi haklı, yoksa öğretmenimiz mi haklı? Öğretmenimize sahip çıkan ben mi haklıyım?

Aynı gazetenin aynı sayfasında bir başka haber: 

“”Aile yılı fotoğrafında başörtü ve takke” başlığı atılmış, altında da şu ifadelere yer verilmiş:

“Gaziantep İl Müftülüğü tarafından ‘aile yılı’ etkinlikleri kapsamında hazırlanan önünde fotoğraf çekilecek hatıra fotoğrafı panosu, tepkilere yol açtı.”

Başlıktan da anladığınız üzere, tepki çeken şey, başörtü ve takke imiş..

Ateistler istedikleri kadar, bu ülkenin çok büyük bir çoğunluğunun Müslüman olduğu gerçeğini kabullenmesin.. İstedikleri kadar marksistler için el pençe dururken, bu ülkenin özbeöz insanlarını tahkir etmeye kalksınlar.. Müftülüğünüz doğru bir karar almış, ben de kendilerini tebrik ediyorum..

ve Saadet Partili kardeşlerime, abilerime soruyorum..

Siz bu somut olay hakkında ne düşünüyorsunuz?

Birgün gazetesinden yana mısınız?

Yoksa, bizim gibi, müftülük gibi mi düşünüyorsunuz..

Birgün gazetesinin aynı gün, aynı sayfasında bir haber daha..

“Okullar dini telkin alanı oldu” başlığı atılmış..

Marksist felsefeyi topluma dayatmaya çalışan Birgün gazetesi, haber içinde de somut örnekler vererek, okulların dini telkin alanı olduğuna ilişkin eleştirilerini sıralıyor:

“Okullarda maket kurban kesimi ve mezar gibi uygulamalar çocukların psikolojik gelişimlerini etkilediği açıktır. Laiklik karşıtı gerici uygulamalara karşı mücadelemizi sürdüreceğiz.”

Birgün gazetesi konuyu çok önemsemiş..

Türkiye’nin değişik okullarından somut örnekler vererek, karşıtlığını ifade etmiş:

“Kars Merkez İmam Hatip Ortaokulu’nda ÇEDES projesi kapsamında ‘sabır’ konusunu işlemek için okulda maket mezar kuruldu. Bu etkinlik kapsamında bir öğrencinin maket mezar başında yaşayan annesi ölmüş gibi düşünüp ağıt yaktırıldı.” 

Ben, “Elhamdülillah, bize bugünleri gösterdiğin için Sana şükrediyoruz, Yarabbi” diyorum..

Saadet Partili abilere soruyorum:

“Siz de aynı şükrü yapıyor musunuz.

Yoksa Birgün gazetesi gibi, öğrencilere “sabır” öğretimini tepki ile mi karşılıyorsunuz?

Sabır öğretilmemeli mi?

Mahmut Arıkan bey, Saadet Partili milletvekilleri, yöneticiler, buyursunlar cevaplasınlar.

Bir başka örnek daha veriyor, marksist Birgün gazetesi.

“SINIFA KÂBE” demişler..

Ve örneği de aktarmışlar:

“Manisa’nın Kula ilçesinde bulunan Jeopark Ortaokulu’nda düzenlenen gösteride sahnede kanlı kefen sergilendi. Kanlı kesik kol ve bacak maketlerinin de kullanıldığı gösteride çocukların ellerine oyuncak silahlar da verildi.”

Tahminimce, Gazze’de soykırım uygulayan İsrail’in zulmü, öğrencilere anlatılması amacı ile tiyatrovari bir sahne hazırlanmış.. Hani Saadet Partili kardeşlerimiz, “ticareti kesin” diyerek, AK Parti iktidarına uyarılarda bulunuyorlar ya.. Biz de kendilerine destek veriyoruz, “Ne ticaret varsa, hepsi kesilsin. İsrail ile hiçbir ilişkimiz olmasın. İsrail’in zulmü, her daim insanlarımıza anlatılsın” diyoruz ya.. İşte o kapsamda, ortaokul öğrencilerimize, İsrail zulmü anlatılmak istenmiş.. Marksist Birgün gazetesi, ortaokul öğrencilerini bile Saraçhane eylemleri çerçevesinde polisle çatıştırmak istediği bir dönemde, Gazze’deki soykırımın anlatılmasına, İsrail’in lanetlenmesine itiraz etmiş..

Ben de soruyorum, Saadet Partili kardeşlerime, abilerime..

Ne dersiniz, ortaokul öğrencilerine, İsrail’in soykırı anlatılması için, Gazze’de çocukların bugün yaşadıkları, büyük ihtimalle yarın da yaşamaya devam edecekleri o soykırımın görüntüleri, aktarılmasın mı?

Marks dediniz mi, havalara uçan.. Sosyalizm dediniz mi, ayağa kalkıp selam duran Birgün ekibi, “hac ibadeti” için de düşmanlıklarını eksik etmemiş:

“Bitlis’in Hizan ilçesine Nurs Ortaokulu’nda  7. sınıf öğrencilerine ‘hac ibadetini öğretmek’ amacıyla sınıfa Kâbe’yi temsilen bir maket kondu. Bu maket etrafında tavaf eden öğrenciler daha sonra sınıfta şeytan taşlama provası da yaptı. Öğrenciler şeytan taşlama provası kapsamında sınıf duvarlarına taş fırlattı.”

Ne dersiniz, Saadet Partili kardeşlerim..

Hatta biraz daha genişletelim muhataplarımızı..

Gelecek Partili kardeşlerim, abilerim..

Deva Partili kardeşlerim, abilerim..

Birgün gazetesi, sizce haklı mı?

Birgün mü haklı, yoksa yıllarca zulüm gören bu ülkenin çocukları, kendi inancını devletin okulunda çocuklarına öğretmenin haklı gururunu mu yaşıyorlar?

Bunun için, emeği olan herkese “Allah sizlerden razı olsun” duası mı ediyorlar?

Birgün gazetesi, “Yozgat’ta Atatürk İmam Hatip Ortaokulu’nda, bir Filistinli gencin elleri kelepçeli şekilde öldürülürken gülümsemesi ve bu olayın sosyal medyada ‘Onurlu duruş’ olarak paylaşılması”na da itiraz ediyor..

“Batman’da ÇEDES yıl sonu etkinlikleri kapsamında çocukların eline maket silah verilip kucaklarındaki oyuncak bebeklerle İsrail Filistin olayı canlandırılıp ölüm temaları çocuklara oynatıldı” diyerek, Filistinli çocuklara yönelik soykırımın dillendirilmesine itiraz ediyor..

Ve Birgün gazetesi, “Hep birlikte karşı çıkalım” diyerek, bu uygulamaların hepsine son verilmesini istiyorlar, bunun için de herkesi mücadeleye davet ediyorlar..

Ben düşüncemi peşinen söylemiştim..

Ben Birgün gibi düşünmüyorum. Onlara destek vermiyorum. Tam aksine, onların sonlandırmak istedikleri bu uygulamalara desteğimi her daim sürdüreceğimi, ilan ediyorum.

Ama Saadet Partili, Gelecek Partili, Deva Partili abilerimin tavrını da merak ediyorum.

Hatta CHP içinde siyaset yapmış Mehmet Bekaroğlu’nun..

Şimdi siyaset yapmaya devam eden başörtülü bacılarımızın.. 

Düşüncelerini merak ediyorum.

Siz ne diyorsunuz?

“Okullar dini telkin alanı oldu” başlığına destek veriyor musunuz?

“Başörtü ve takke” arka fonlu bir alanda fotoğraf çekilmesi, laikliği zedeler mi?

Bizi merakta bırakmayın abiler, kardeşler..

“Birgün gazetesi ile Saadet, Gelecek ve Deva Partilerinin ismini niye yan yana yazıyorsun ki” diye soracaklara hatırlatayım:

Bunların hepsi, CHP’nin genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na, cumhurbaşkanı adayı olarak oy vermişlerdi..

Sorumun sebebi de bu!

Yeni Akit