Hırsız mahkeme salonunda alkışlanıyorsa, tuz kokmuştur beyler.
- GİRİŞ13.09.2025 09:33
- GÜNCELLEME13.09.2025 09:33
Dün 12 Eylül darbesinin yıldönümü idi.
12 Eylül darbesine karşı çıkıyormuş gibi yapan solcuları yazacaktım.
12 Eylül darbecisi Kenan Evren ile, o darbeciyi yargılayan, mahkum eden, rütbelerini söken “yargı”ya o gücü veren, önünü açan, hakimleri bağımsızlaştıran Tayyip Erdoğan’ı yanyana koyan ahlaksız sosyalistleri yazacaktım..
Onların iktidarlarında, 12 Eylül darbecilerine iddianame hazırlayan Sacit Kayasu’lar, vazifesini yaptığı için, iddianame yazdığı için savcılıktan ihraç edilmişti.
Şimdi Suriye’nin kuzeyindeki teröristleri gazeteci diye tanıtıp, TSK’nın etkisiz hale getirdiği teröristler sebebi ile yargılanmasını isteyen İstanbul 1 Nolu Barosu’nun yönetim kurulu, darbecilere iddianame hazırlayan o yürekli savcı Sacit Kayasu’nun, savcılıktan ihraç edilmesi sonrası yaptığı avukatlık müracaatını reddetmişti..
Bu günlerde Ekrem İmamoğlu için bir yerlerini yırtıp yapılan hırsızlıkların cezasız kalmasını isteyen dünkü sol koalisyon hükümetleri dönemlerinin HSYK üyeleri, 12 Eylül darbecileri için iddianame hazırlayan Sacit Kayasu’nun iddianamesini iptal etmiş ve iddianameyi hazırladığı için de savcının hapise atılması için yargılanmasına onay vermişlerdi..
Düşünebiliyor musunuz..
Sandıkla gelen yöneticileri indiren darbecileri değil.,.
Darbe yapanlara dava açan savcıyı hapse atmak isteyen solcular..
Darbeci Kenan Evren’e iddianame hazırladı diye, savcıyı meslekten ihraç edip, avukatlık bile yapmasına izin vermeyen solcular..
Şimdi Evren ile Erdoğan’ın yanyana fotoğrafını yayınlayıp, dindar insanları darbecilere destek vermekle suçluyorlar..
Sizi gidi köftehorlar sizi..
Ekrem İmamoğlu’nun hırsızlığını yok sayan, Cumhuriyet Gazetesinde ardı ardına yazılar kaleme alan, darbecilere iddianame hazırladığı için savcıları meslekten attıran o tarihteki Yargıtay üyeleri, sadece ve sadece 12 Eylül darbecilerine iddianame hazırladığı için Sacit Kayasu’yu sanık sandalyesinde oturtmuş, yargılamışlardı..
Naber Birgün’ün sosyalistleri.
Naber Cumhuriyet’in sahte demokratları..
Naber, Birgün ve Cumhuriyet’e vagon olmaya kalkan Karar’cılar. Milli Gazeteciler. Yeni Asyacılar..
Bir “ne haber” daha diyelim: “12 Eylül darbecileri” diye dün başlık atan Cumhuriyet’in çakalları. Birgün gazetesinin çakalları..
Sizde minnacık onur var ise, darbeci dediğiniz o demokrasi düşmanlarının hazırladıkları anayasaya, kutsal kitap gibi yapışıp, “Değiştiremezsiniz. Asla dokundurtmayız. Önce bu anayasaya uyun, sonra değiştirmeye kalkın” ahlaksızlığına soyunmazdınız..
Azıcık onurunuz olsaydı, “12 Eylül için darbe derken. O darbenin ürünü Anayasa’ya biz nasıl sahip çıkarız” diyerek, bir özeleştiri yapardınız, kafanızı duvara duvara vururdunuz..
Heeyy. Size sesleniyorum sosyalist enternasyonalcılar. Birgün’ün ateist sahtekarları. Cumhuriyet’in sosyalist mazoşistleri..
Karar’ın entellektüel geçinen ezikleri..
Yeni Asya’nın kendisine eziyet edilmesinden hoşlanan riyakarları..
Sahi, Atatürkçü Düşünce Derneği de. 12 Eylül darbesinde tek kapısı açık kalan dernek de, 12 Eylül darbecilerini şimdi Atatürkçü olmamakla suçluyorlar.
Hatta 12 Eylül darbecilerinin İslamcılarla işbirliği yaptıkları iftirasını atıyorlar..
Kena Evren yargılanırken, “90 yaşındaki adamı yargılamaktan, utanmıyor musunuz. Sizin düşmanlığınız TSK’ya diyen” hokkabazlar, “AK parti TSK’dan intikam almak için Kenan Evren’i yargılatıyor” diyen sahtekarlar, şimdi Kenan Evren mahkum olmuş, toprağın altına gitmiş, şimdi onun darbeci olduğunu hatırlamışlar ama.
Yaptığı anayasaya da milim dokundurtmuyorlar.
Kenan Evren tüm siyasi partileri kapatıyor, tüm dernekleri kapatıyor. Sadece Atatürkçü Düşünce Derneği’ni, “Bunlar bizim gibi Atatürkçü.. Onlar açık kalmalı” diyerek destek veriyor..
Ama o darbeci ile iş kotaran biz oluyoruz..
Dahası, biz o darbecilerin hazırladıkları anayasanın, sadece ve sadece darbeciler hazırladıkları için lağvedilmesini istiyoruz..
Onlar ise, “Önce anayasaya uyun” diyerek, darbeci Kenan Evren’in anayasasına bizim de uymamızı istiyorlar..
“Bu meclisin, anayasa yapma yetkisi yok” diyerek, darbeciye verdikleri yetkiyi, CHP’li milletvekillerinin de olduğu TBMM’ye vermiyorlar..
Sizi gidi sahtekarlar sizi..
Sizi gidi soytarılar sizi..
Ve ben tüm yazımı buna hasredecek iken.
Bir hırsızlık sanığı mahkemeye getiriliyor.
Öğrenci iken diploma çalmış. Belediye başkanı olunca, villalar çalmış..
Ama o ne?
Hırsızlıktan yargılanan adama.. Alkış tutuluyor..
Kimse kusura bakmasın. Eğer hırsızlıktan tutuklu bir adama, mahkeme salonunda alkış tutuluyorsa.
Onlar buna cesaret ediyorsa..
Benden de kimse nezaket beklemesin..
Ben de o sanık adama, en ağır ifadeleri kullanmaktan hiç çekinmem.
O adama alkış tutan hokkabazlara da hiçbir sözümü esirgemem..
Tuz kokmuştur beyler.
Hırsızlıktan sanık bir adam, mahkeme salonuna alkışlarla giriyorsa..
Ve saatlerce süren savunmasında, “Ben hırsızlık yapmadım. Ben 380 puan ile, 500 puanlık fakülteye kayıt yaptırma ahlaksızlığına imza atmadım” demiyorsa..
Bir sürü laf salatası ile, hem mahkemeyi, hem Türkiye’yi oyalıyorsa..
Tuz kokmuştur beyler..
Mahkeme salonuna geliyor..
İzleyiciler alkış tutuyor..
Her bir izleyici ile göz göze gelmeye çalışıyor, yolsuzluktan tutuklu, 5 dakika sonra resmi belgede sahtekarlıktan ifade verecek olan sanık Ekrem İmamoğlu..
El kol hareketleri ile, izleyicilerle teması sürdürüyor..
Sanık değil, sanki vatan kahramanı..
380 puan alıp, 500 puanlık fakülteye kayıt yaptıran, milyonlarca alın teri dökmüş öğrencinin emeğini çalan bir yolsuz değil, sanki eğitim dünyasının bir kahramanı..
Savunmasını sol siteler metinleştirmişler.
Satır satır okuyorum..
Cumhurbaşkanı adayı olduğu için bunların başına geldiğini söylüyor.
Ama başına gelenlerin içindeki, 500 puanlık fakülteye, 380 puanla nasıl kaydolduğu noktasındaki somut suçlamalara bir cevap vermiyor..
Buna rağmen, karşısındaki paralı izleyiciler mi diyelim..
Akıldan yoksun fanatik partililer mi diyelim..
Alkış tutuyorlar..
Neyi alkışlıyorsunuz beyler.
Sizin çocuklarınızın, 500 puan yerine, 499 puan alması halinde giremediği fakülteye, 1 puan yüzünden giremediği fakülteye, Ekrem İmamoğlu 380 puan alıp girmesi halinde..
Ona alkış mı tutacaksınız. Bu kadar mı aklınızı yitirdiniz. Bu kadar mı fanatikleştiniz?
Tuz kokmuş..
Mafya babalarının, duruşma salonunda bi küçük bağırış ile övüldüğünü görmüştük. Ani bir refleks ile, bir propaganda sözcüğü sarfedildiğini görmüştük. Ama dakikalarca, bir yolsuzluk tutuklusunun alkışlandığını, ilk defa görüyoruz..
Tuz kokmuş beyler..
Ali Karahasanoğlu / Yeni Akit Gazetesi
Yorumlar10