Bu nasıl iş...

  • GİRİŞ04.03.2011 09:23
  • GÜNCELLEME04.03.2011 09:23

Dün sabahtan beri ortalık çalkalanıyor.

“Ergenekon’da yeni dalga” diye.

On kişi gözaltına alınmış.

Aralarında dişe dokunan tek isim bence MİT’çi Kaşif Kozinoğlu, Susurluk olaylarında da adı geçen, tuhaf ilişkileri saptanan Kozinoğlu’nu derinliğine araştırmak, önemli ipuçları ortaya çıkarabilir.

Ama diğer isimlere bakıldığında, insan kaçınılmaz olarak “ne oluyor” diye soruyor.

Niye bu insanlar gözaltına alındı?

Kimle konuştuysam kafası karışık, net bir cevap verebilen kimse yok.

“Ergenekon’un medya bacağını yakalıyoruz” diye gidip Oda TV’nin elemanlarıyla, polisle ilgili kitaplar yazmış muhabirleri yakalarsanız, kuşkulu sorular yaratırsınız.

Gözaltına alınan muhabirlerden bir kısmı polisin kendi iç çekişmelerinde taraf olmuş olabilirler, bir tarafın sözcülüğüne soyunup kitap da yazmış olabilirler ama bunun Ergenekon’la ne ilgisi var?

Ergenekon, darbenin yolunu açabilmek için kaos yaratmak amacıyla kurulmuş ve çeşitli suçlara bulaşmış bir örgüt.

Bana sorarsanız Türkiye’nin en tehlikeli örgütü.

Bu örgüttün üyeliğinden gözaltına alınabilmek için, bu örgütle ilişki kurmuş ve bu örgütün talimatları doğrultusunda darbeye altyapı hazırlayan yayınlar yapmış olmanız gerek.

Böyle bir iş de, öyle muhabirlerin yapabileceği bir iş değil.

Üstelik gözaltına alınanlar arasında öyle bir isim var ki duyan herkesi şaşırtıyor.

Ahmet Şık.

Şık, Ertuğrul Mavioğlu ile birlikte Ergenekon konusunda en dürüst, en kapsamlı, en açıklayıcı kitaplardan birini yazmış bir gazeteci.


Nokta
dergisinde, “Darbe Günlüklerini” ortaya çıkartan ekibin önemli bir parçası.

Şimdi siz sabaha karşı evini basıp böyle bir adamı gözaltına alıyorsanız, elinizde onun Ergenekon üyeliğiyle ilgili Oda TV’nin bilgisayarlarında onun yeni kitabının kopyalarını bulduk”tan öte, çok ciddi ve inandırıcı kanıtlar olması gerekir.

Ahmet Şık, “Ben kitabımı Soner Yalçın’a göndermedim” diyor.

De ki gönderdi.

Eee, ne olacak?

Birine kitabını gönderdiyse bu suç mu?

Ergenekon üyeliği, “kitap gönderme” düzeyine mi düşürülecek?

Danıştay cinayetinden, toprağa gömülü silahlardan “kitap göndermeye” mi geldik?

Şık’ın yazdığı yeni kitabın, “polis içindeki cemaatçi yapılanmayla” ilgili olduğu söyleniyor.

Eğer bu gazeteci, ortada ciddi bir belge, bir bilgi, bir kanıt yokken sadece böyle bir kitap yazdığı için gözaltına alındıysa; bunun altından ne hükümet, ne Adalet Bakanı, ne İçişleri Bakanı, ne savcı, ne polis, ne de “cemaat” kalkabilir.

Bu ülkede Ergenekon’un yakalanmasını isteyenler, özgürlüğün, demokrasinin, hukukun, halk iradesinin önünde hiçbir karanlık güç kalmasın diye istiyorlar.

Hükümeti ya da polisi ya da cemaati kızdıranlar bir punduna getirilip susturulsunlar diye değil.

Polisle ilgili bir başka kitap yazmış olan Nedim Şener’in de bir “intikama” kurban gittiği ileri sürülüyor.

Demokrasinin ve hukukun hüküm sürdüğü hiçbir ülkede bir gazeteci, bir yazar, bir muhabir, yazdıklarından, fikirlerinden dolayı “örgüt üyesi” diye gözaltına alınamaz.


Oda Tv
’nin yayıncılığının bana sorarsanız gazetecilikle hiçbir ilgisi yoktur ama “kötü yayıncılık” örgüt üyeliğine girmez, isterseniz “iftira” attıkları için, yalan söyledikleri için dava açabilirsiniz ama elinizde sağlam bir kanıt yoksa “Ergenekon üyesi” diyemezsiniz.

Dün gözaltına alınan gazetecilerin “örgüt üyesi” olduğuna dair sağlam kanıtlar bulunduğuna inanan pek kimse yok.

Toplum, bu puslu kuşkunun gölgesinde bırakılamaz.

Hukuki mevzuat nedir bilmiyorum ama birilerinin çıkıp bir açıklama yapması, bu insanların niye gözaltına alındığını, elde hangi belgelerin olduğunu insanlara anlatması lazım.

Niye gözaltına aldınız bu insanları?

Ergenekon üyesi olduklarına dair elinizde inandırıcı belgeler ve kanıtlar var mı?

Eğer bu kanıtlar ortaya konmazsa, “hükümetin, cemaatin ve polisin” kendilerine muhalif olarak gördükleri insanları “Ergenekon üyeliğini” bahane ederek susturduğu iddiası fevkalade inandırıcı bir hale gelecektir.

Eğer “siyasi iktidar, cemaat, polis” koalisyonu böyle hukuk dışı bir eyleme bulaşıyorsa, bu, Ergenekon’un varlığını bazılarının söylediği gibi “kuşkulu” duruma düşürmez, karşımızda dövüşmemiz gereken iki ayrı “Ergenekon” olduğunu gösterir.

Doğrusu şu anda gerçeğin ne olduğunu tam bilmiyoruz.

Ama gözaltına alınanlar kadar, belki daha da fazla, gözaltına alanların aklanması gereken bir durum var gibi gözüküyor.

Eğer inandırıcı bir açıklama yapılamazsa, AKP iktidarı siyasi hayatının en ağır ve karanlık günlerini yaşar, bunun öyle “yuvarlak laflarla” geçiştirilemeyecek kadar ciddi bir durum olduğunu anlasalar iyi olur.

Ahmet Altan - Taraf
ahmetaltan111@gmail.com

Yorumlar16

  • fatih günay 14 yıl önce Şikayet Et
    başbakan mecliste cevabı verdi. kafasında ergenekon ile soru işareti olanlar başbakanın meclisteki 2011 bütçe görüşmelerinde yaptığı konuşmayı izlesin.gazeteciler gazetecilik yaparsa,asker görevini yaparsa kimse öte git demez. yazarlar duygusal davranmasın.ortada istikrara saldırı var.başbakan arab ülkelerindeki diktatör değil.halk iradesi ile geldi halkın sevgilisi.bırakında başbakan işine yoğunlaşsın.sizin saçma sapan iddialarınızla meşgul etmeyin.delil olmadan kimse tutuklanmıyor bu ülkede.
    Cevapla
  • E.gül 14 yıl önce Şikayet Et
    Bu ülkede sadece Anamuhalefet eksikligi hissedilmiyor.... Adamgibi Gazteci Yokluguda hissediliyor. Daha Düne kadar Erbakan Hocanin Takiyeci iranci Irticaci Gerici Takonyali oldugunu yazanlar Cenazesinin ardindan Adami Melek, yada Asrin Dahisi yaptilar. Bunun disinda erkler ayriligini anlamayacak kadarda cahiller. Hepsini kiniyorum. Ve Dansöz olarak olmasada Rüzgar gülüolarak Karikatürize ediyorum.
    Cevapla
  • gercek posta 14 yıl önce Şikayet Et
    kesinlikle katılıyorum. bunlar ergonokonu araştıran soruşturmalar değil, ergenekon davasıı yok etmeye yönelik hareketlerdir. bu mustafa balbayın filan da hücrede tek başına kaldırılıp tecrit edilmesinin neresi insani??? bu adam mahkum değil, bişey değil. iki senedir mahkemeye bile çıkarılmamış, şüpheli konumunda. nasıl oluyor da cinayet işlemiş insanlar koğuşlara konabiliyor da henüz masum pozisyonundaki insanlar tecrit cezasıyla cezalandırılıyor? anlayan beri gelsin
    Cevapla
  • DuruYoRum 14 yıl önce Şikayet Et
    Gazeteci Olmak Varmış!. Ortalığın karıştığı filan yok.Ortalığı gazeteciler karıştırdığını zannediyorlar.Ben de buradan üniversite öğrencilerine sesleniyorum,eğer devletin soruşmasından kovuşturmasından yırtmak istiyor,sesinizin yankısının washingtondan bile duyulmasını istiyorsanız GAZETECİLİK bölümünü okuyun.Yoksa sizi başınıza ne gelirse gelsin zerre kadar dikkate alan olmaz.Her seçim öncesi koparın yaygarayı kaldırın dünyayı ayağa.
    Cevapla
  • fahrettin bekiroğlu 14 yıl önce Şikayet Et
    KATILMAK. Hiç sevmediğim halde Altanın bu yazısının hiçbir satırına itiraz edemiyorum.Asıl Ergenekon işte bu.Tayyibi sevmeyeni tutukla. Zulüm yönetimleri ilelebet devam etmez. Birgün günahlarıyla mezara gider.
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat