Kürtler konuşmalı

  • GİRİŞ16.07.2011 09:47
  • GÜNCELLEME16.07.2011 09:47

PKK yöneticilerinin aptal adamlar olduğunu düşünmek çok aptalca olur.

Akıllı adamlar.

Uzun yılların da tecrübelerine sahipler.

Öcalan, “Barış Konseyi için” devletle anlaştığını açıkladığı sırada iki askerin kaçırılmasının ve ardından Silvan baskınının yaşanmasının siyasi, askerî, sosyal birçok gelişmeye yol açacağını biliyorlar.

Aynı şekilde, alelacele demokratik özerklik ilan eden DTK yöneticileri akıllı ve tecrübeli insanlar.

Onlar da olacakları biliyorlar.

Hepsi, bu hamlelerin, devletle müzakereleri sürdüren ve birçok konuda anlaşmaya varan PKK’nın önderi Öcalan’ı itibarsızlaştıracağının, önemini yok edeceğinin, onu “muhataplık” konumundan çıkartacağının ve İmralı’ya gömeceğinin de bilincindeler.

Bilerek ve bilinçli bir şekilde Öcalan’ı “itibarsız bir mahkûm” olarak hayatının sonuna kadar bir hücreye kapatacak bir gelişmeyi gerçekleştiriyorlar.

Neden böyle yaptıklarını bilmek çok mümkün değil.

Çözüm istemediklerini, çatışmayı kışkırtmayı amaçladıklarını ve çözüme yaklaşan kim olursa olsun, bu “önderleri” bile olsa onu devreden çıkarmayı amaçladıklarını görebiliyorsunuz ama bunun nedenlerini bulamıyorsunuz.

Şimdi asıl önemli olan, Öcalan’ın kendisini devreden çıkartmayı hedefleyen bu “darbeye” nasıl cevap vereceği.

Ya da cevap verip vermeyeceği.

Bunu da şu anda bilebilmemiz mümkün değil.

Benim görebildiğim kadarıyla, olaylar bugüne kadar yaşananlardan farklı bir biçimde Kürtlerin kendi aralarındaki ilişkileri, çelişkileri, çatışmaları ön plana çıkartıyor.

PKK lideri Öcalan’ın “resmî muhatap” olarak kabul edildiği, “Barış Konseyi” konusunda anlaşmaya varıldığı, diğer birçok konunun çözümüne yaklaşıldığı, Kürtlere hayatı zehir eden JİTEM’den, Ergenekon’dan, darbeci generallerden hesap sorulduğu, Kürt halkının uğradığı haksızlıklara son verecek bir anayasanın hazırlanma aşamasına geldiği, yerel yönetimlerin özerkliğinin bu anayasaya da konulmasının tartışıldığı bir dönemde, bütün bunları yok edebilecek işlerin niye yapıldığını sorgulamak herkesten önce Kürt halkına düşüyor.

Bir BDP milletvekilinin, “AKP ve CHP’nin daha cesur davranması gerektiğini” belirten sözlerini okudum.

Cesaret, sadece Türk siyasetçilere gerekli bir haslet midir?

Kürt siyasetçilerinin cesur olmaya ihtiyacı yok mudur?

PKK’ya, “Öcalan anlaşmaya vardığı sırada niye iki askeri kaçırdınız, iki uzman çavuşu sokak ortasında niye vurdunuz” diye soracak cesareti gösteremeyen Kürt politikacıları bence ona buna “cesaret” dersi vermekten vazgeçsinler.

Anladık devletten, askerden, polisten, hapisten korkmuyorlar, “rakiple” mücadelede çok cesurlar ama kendi içlerinde ağızlarını bile açamıyorlar.

Bugün cesaret, “karşıdakilerle” mücadelede değil, özellikle “kendisinden” olanla mücadelede gerekli, Türk politikacılar asıl cesareti “ordudan hesap sorarak” gösteriyorlar, ben daha PKK’ya karşı aynı cesareti gösteren bir BDP’li siyasetçi görmedim.

Bizim gazete, ordunun içindeki “darbecileri”, ordunun yaptığı şikeleri ortaya koyduğunda Türk ulusalcıları “Orduyu yıpratıyorlar” diye bağırıyorlardı, “Şeriat istiyorlar” diye kükrüyorlardı, “Bunlar AKP’li” diyorlardı, ordunun asla hata yapmadığını savunuyorlardı, bugün PKK’yı eleştirdiğimizde de benzer tepkileri alıyoruz.

PKK hiç hata yapmıyor mu?

Bence çok ciddi hatalar yapıyor.

Öcalan’ın yürüttüğü müzakereleri baltalaması PKK’nın yaptığı en büyük hatalardan biri.

Bunun bedelini hep birlikte ödeyeceğiz.

Bu aşamada benim ya da herhangi bir Türk’ün PKK’yı eleştirmesinin, hata yaptığını söylemesinin çok fazla bir kıymeti yok, ırk ne yazık ki “fikrin” önüne geçti, “PKK’nın hata yaptığını” kabul etmektense, istisnasız bütün Türklerin art niyetli ve düşman olduğunu kabul etmeye yatkın çok Kürt var.

Onun için bu konuda asıl konuşması gerekenler Kürtler.

Öcalan’ın müzakereleri resmen sürdürdüğü ve “Kürt tarihinin en büyük anlaşmalarından birini yapmaya hazırlandığını” söylediği sırada bu müzakerelerin torpillenmesinin Kürt halkının çıkarına olduğuna, Kürt halkının geleceğinin silahların asla susmamasıyla aydınlanacağına, savaşın sürmesinin Kürt halkına yarar sağlayacağına inanıyorlarsa, yapılanları desteklerler.

Yok, ortak geleceğimizin müzakerelerle, anlaşmalarla, yeni bir anayasayla, eşitlikle çözüleceğine inanıyorlarsa, bu yoldaki gelişmeleri baltalayanları eleştirirler.


“Halkların kendi kaderini belirleme hakkı”
denen şey...

Halkların özgürce konuşabilmesidir öncelikle.

Onların susup, sadece silahlıların konuşması değil.

Ahmet Altan - Taraf
ahmetaltan111@gmail.com

Yorumlar5

  • Selim Akkale 14 yıl önce Şikayet Et
    İ.H.L. lilerin Yakılmasına Gık bile Diyemeyen Altan Tan ve Ş.Elçi. Şimdi de Dut yemiş Bülbül gibi duracaklar en iyi ihtimalle!Kimbilir belki pkk yı savunurlar!
    Cevapla
  • Mütebessim 14 yıl önce Şikayet Et
    Yapma Ahmet Altan. Sen ki akıllı adamsın, yazıları en çok okunan yazarlardan birisin, pkk-bdp ve uzantılarının bu yaptıklarının nedenini bilmediğini söyleme lütfen! Eğer sen de bilmiyorsan.. Sokaktaki Mehmet Ağa da biliyor ki, terör örgütü dış mihrakların maşası, kendi ellerini kirletmeden işlerini uzaktan hallediyorlar. Bu kadar basit, açık ve net bir nedeni var yaşananların. Göz göre göre 80 yıldır sömürdükleri ülkeyi kaybediyorlar, elbette herşeyi yapacaklar.
    Cevapla
  • ferhat deliktas 14 yıl önce Şikayet Et
    Yazmak. Okuduğum en çözüm odaklı yazı.Diğer yazılar birbirine çok benziyor ve bir sonuç bir çözüm yolu yok.Yazı yazmak için yazı yazmak yerine Ahmet Altan gibi bilgilendiirici ve yol gösterici olmak için yazmak gerekir.Teşekkürler
    Cevapla Toplam 1 beğeni
  • Fırat Haspolat 14 yıl önce Şikayet Et
    Kürt politkacıları Küresel siyasete alet olmaktan kurtarıp siyasetçi kılalım. Maalesef Kürt Politikacılar Küresel Siyaset Aktörleri arasında sıkışıp kalmış. Söylemleri çelişkiler ile dolu ; bu da şunu gösteriyor ki birden fazla ve birbirinden farklı talebi karşılamaya çalışıyorlar. Kürt Politikacılar küresel siyasete alet olmayı bırakıp bu ülkedeki insanlar ile nasıl beraber hareket eder ve küresel siyasetçi oluruzun cevabını araması gerekir.
    Cevapla Toplam 1 beğeni
  • murad ateş 14 yıl önce Şikayet Et
    pkk. deiklerinize katılıyorum ,ve ,pkk kınayan ve eleştirn bir kürt partisi meydana gelmeden kürt sorunu bdp ile cözülmez ,asıl ben şimdi altan tan ve şerafettin elci yi merak ediyorum ne diyecek bu muhafazakar vekiller
    Cevapla Toplam 2 beğeni
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat