Asya Hun Devleti’nin kurucusu Mete Han’dan bugüne süregelen Türk Devlet geleneği ve kültürü gereği oluşan Halk Kültüründe yerini bulan Bir Türk atasözü vardır;

“Ardından Kırk İt Havlatmayana Yiğit Denmez.”

“Evlat, Yere bastığında yer titresin ki, düşman vurduğunda kalkamasın.”

Bizler bu kadim tarihin ve kültürün evlatlarıyız ve, hiç şüphesiz bu sözün doğruluğuna inanıyor ve her defasında bizzat şahit oluyoruz.

Bu pencere bize yaşadığımız bugünlerdeki problemleri bire bir anlatmaktadır. Zira geçmişte olduğu gibi bugün de topyekün Avrupa kıtası bize, şanlı ülkemize karşı bir haçlı zihniyeti ile kılıç çektiler.

Her biri ayrı telden çalarak Türkiye aleyhinde propaganda yapmakta ve benim canım memleketime zarar vermeye çalışmaktadır.

Zira, bu Avrupalıları senkronize bir biçimde “havlatan” bir yiğit vardır Türkiye’nin başında ve ona Recep Tayyip Erdoğan denir.

İşte bu yiğit daha dün bütün dünyanın gözünün içine baka baka aslanları andıran bir kükreme nidası ile şunları haykırdı;

“Türkiye, onlar ne istiyorsa, ne arzu ediyorsa, ne talep ediyorsa hemen sorgusuz sualsiz bunu yerine getirsin. İstiyorlar ki sadece onların çıkarları masada olsun. Biz fedakârlıkta bulunalım. İstiyorlar ki bize ne kadar haksızlık yapılırsa yapılsın, bize verilen sözler ne kadar çiğnenirse çiğnensin sesimizi çıkarmayalım, boynumuzu büküp oturalım. İstiyorlar ki onlar bizim vatandaşlarımızı istedikleri gibi örselerken kendilerinin ajanları ülkemizde diledikleri gibi cirit atsınlar buna mukabil biz hiçbir şey yapmayalım. İstiyorlar ki attıkları her tokatın ardından cevap vermek bir yana diper yanağımızı dönelim. Kusura bakmasınlar. ARTIK ÖYLE BİR TÜRKİYE YOK.”

Bu durum beni tarihe götürdü.

Zira,

Bu millet tarihi boyunca hiçbir tek düşmanla karşılaşmadı. Hep bir altı, bire dokuz ya da Fatih Sultan Mehmet’in yaptığı gibi bire 16 savaştı ve, her daim galip geldi Allah’ın izini ile.

Ertuğrul Gazi, Romalıların yanı sıra, Moğol ve Tapınakçı şovalyelerle savaştı aynı anda.

Orhan Gazi Romalılar, Sırplar, Yunanlılar, Bulgarlar ve tüm Balkan milletleri ile aynı anda savaştı.

Oğlu Murad Hüdavendigar, Yunan’ından, Sırp’ına, Bulgarından Macarına tam 9 devletle aynı anda savaştı.

Yıldırım Bayazıt Han babasından kalma dokuz düşmanın üstüne bir de Timur’u ekledi ve tek başına mücadele ettiği düşman ülke sayısını on yaptı.

2. Murat 6 düşman ülkesini karşısına aldı ve tek tek değil hepsiyle aynı anda savaştı.

Oğlu Fatih Sultan Mehmed bu konuda çığır açtı ve 25 sene boyunca 16 düşman devletle tek başına savaştı.

Yavuz Sultan Selim 6,

Kanuni Sultan Süleyman 12 devletle yani Haçlı Ordusu ile savaşırken sığındıkları tek bir güç, güvendikleri tek bir irade vardı;

Allah-u Teala Hazretleri…

Şimdi bu kahramanlar halkasına bir yiğit, bir kahraman, bir Allah sevdalısı daha katıldı. Biz ona Recep Tayyip Erdoğan Diyoruz ama, tarih ona 21. Yüzyılın Abdülhamid’i diyecek.

O da ataları gibi, Almanından, Fransızına, İsrail’inden, Amerikasına, Belçikasından

İspanyasına Haçlı dünyasına karşı bir mücadele veriyor. Galip gelecek inşallah ve ataları gibi

muzaffer olacak inşallah.

Zira biz ne diyoruz;

Lâ galibe İllallah…

Buna iman edeni kim yıkabilir.

Son sözümüz ilk sözümüz olsun:

Ardından kırk it havlatmayana yiğit denmez.