36. Afrika Birliği Zirvesi
- GİRİŞ18.02.2023 09:15
- GÜNCELLEME18.02.2023 09:15
Bugün, Etyopya’nın başkenti Adis Ababa’da 36. Afrika Birliği Zirvesi başlıyor. Biz de bu vesileyle zirve öncesinde Afrika’da genel durum ve zirvenin gündemi hakkında genel bir değerlendirme yapmak istedik.
Afrika kıtası son dönemde dünyadaki bütün etkili güçlerin yakın ilgisine mazhar olmasından dolayı bir tür yarışma alanı haline gelmekle birlikte kendi içindeki siyasi ve ekonomik problemlerinin büyük ölçüde devam etmesinden kaynaklanan sıkıntılar da yaşıyor.
Afrika Birliği teşkilatı, gerek sorunların çözümünde ve gerekse küresel çaptaki teveccühler karşısında tüm kıtanın ortak bir stratejisinin ve siyasetinin olmasını sağlamada etkin bir rolünün olmasını istiyor. Yılda bir düzenlenen zirve toplantıları da bu konularda ortak tavır belirlenmesi için fırsat olarak değerlendiriliyor.
Afrika Birliği’nin bu yılki zirvesinin ana gündem maddesini ise Afrika kıtasının serbest ticaret alanı haline getirilmesi projesi oluşturuyor. O yüzden bu yılki zirvede “Afrika Kıtası Serbest Ticaret Bölgesi Projesi’nin hayata geçirilmesinde acele edilsin!” anlamına gelen bir slogan kullanılıyor.
Burada Avrupa Birliği’nin tecrübelerinden yararlanılmaya çalışıldığını söylememiz mümkündür. Avrupa Birliği de önce serbest ticaret fikriyle başlamış, daha sonra bu serbest ticaret ve ekonomik işbirliği prensibine dayalı Avrupa Ekonomik Topluluğu oluşturulmuş, daha sonra bu topluluk siyasi alanda da bir ittifak sağlanması suretiyle Avrupa Birliği adında, üye ülkelerin ortak kararlara uymasını zorunlu kılan bir yasal prosedüre, başta ortak parlamento olmak üzere muhtelif ortak kuruluşlara sahip ittifaka dönüşmüştü.
Yapılan yorum ve değerlendirmelere göre Afrika Birliği de Afrika kıtasını ekonomik ve ticari yönden önemli bir potansiyele sahip bir coğrafi alan olarak görüyor. İşte bu alanda güçlerin birleştirilmesi ve potansiyel gücün birlikte değerlendirilmesi için aynı kıtada yaşıyor olma özelliğini bir ortak kimlik haline getirmek suretiyle güç birliği oluşturma planı yapıyor. Ekonomik çıkar ve ticari potansiyelin de bu idealin gerçekleştirilmesinde en çok işe yarayacak unsur olduğu düşünülüyor.
Söz konusu projenin hayata geçirilmesi durumunda kıta ülkelerinin birbirleriyle ticaretleri, karşılıklı ithalat ve ihracatları kolaylaştırılacak. Gümrük vergilerinin düşürülmesi veya tamamen kaldırılması, resmi işlemlerin kolaylaştırılması gibi muhtelif imkanlar sağlayacak bir ortak prosedür oluşturulması mümkün olabilecektir.
Afrika Birliği’nin bu yılki zirvesinin önemli gündem konularından birini de Afrika kıtasına yönelen teveccüh oluşturuyor. Son dönemde küresel ve bölgesel güçlerin Afrika’ya yakın ilgi gösterdiği, bu kıtayla siyasi ve ekonomik ilişkilerini geliştirmek, kalkınma süreci içinde olan kıta ülkelerinin iktisadi ve siyasi yapılanmasında etkin bir konumda olabilmek için yatırım yapmak amacıyla yarış içine girdikleri biliniyor. Afrika Birliği bu teveccühü kıta ülkelerinin, yararına olacak şekilde yönlendirmek ve değerlendirmek için ne gibi siyasetler geliştirilmesi gerektiği konusu üzerinde de kafa yorulmasını talep ediyor.
Ama her ne kadar aynı kıtada yaşıyor olma ortak özelliğini iyi bir gelecek hazırlama ideali uğrunda değerlendirmek için bir ittifak oluşturmaya çalışsalar da Afrikalıların hâlâ ciddi sıkıntılarla ve sorunlarla karşı karşıya oldukları, bu sorunların içine içerideki hakimiyet kavgalarının, etnik, dini ya da fikri ayrılıklardan kaynaklanan çatışmaların da dahil olduğu bilinen bir gerçektir. Bu tür sorunlar birçok ülkede iç çatışmaların veya gerginliklerin devam etmesine neden olmaktadır. Orduların sık sık siyasi otoriteye müdahale etmesi ve darbe tehditlerinin devam etmesi de bu kıtada yer alan ülkelerde siyasi istikrar konusunda yeterli bir güven oluşmasının önünde ciddi engel teşkil etmektedir. Ayrıca her ne kadar Afrika Birliği bir çatı kuruluş olarak tüm üye ülkeleri temsil konumunda olsa da, bu ülkeler arasındaki ikili sorunların çoğu nihai çözüme kavuşturulmuş değildir.
YENİ AKİT
Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol