Bir yanda; şehit kanları ile sulanmış vatan toprağı…
Ve 85 milyon nüfusa sahip bir ülke…
Diğer yanda: 500 yıllık Osmanlı tebaası.
131 bin 957 kilometrelik toprağa sıkışmış.
Ve 11-12 milyon nüfuslu bir ülke.
Yani: Yunanistan ile Türkiye.
*  
Komşu, işi gücü bırakmış.
Kendini dev aynasında görüyor.
Askerî gücünü, ordumuzla mukayese ediyor.
Savaş tamtamları çalıyor.
Neymiş:
Silahlı Kuvvetleri en yüksek kapasiteye sahipmiş...
Aramızdaki askerî güç farkını kapatmış.
GSYİH’nın yüzde 3,65'ini savunmaya ayırıyormuş.
Geç bunları…
Kendinizi bizimle mukayese etmek için:
Daha çok fırın ekmek yemeye ihtiyacınız var.
Üç-beş savaş uçağıyla, birkaç fırkateynle,
Savaşmayı dahi bilmeyen ordunuzla…
Bizi mi dize getireceksiniz?
*
Suç siciliniz çok kabarık;
Umut yolcusu göçmenleri –denizde- katlediyorsunuz.
Doğu Akdeniz’de, KKTC’yi görmezden geliyorsunuz.
Ege’de hava ve kıta sahamızı taciz ediyorsunuz.
Statüsü belli adaları silahlandırıyorsunuz.  
S-300’lerle tehdide yelteniyorsunuz.
ABD’ye üs veriyorsunuz.
AB’nin arkasına saklanıyorsunuz.
Batı Trakya’daki soydaşlarımıza gelince…
Haklarını gasbediyor, okullarını kapatıyorsunuz.
Teröristlere kucak açıyorsunuz.
Rezalet, kepazelik diz boyu
Vukuatlarınız say say bitmez.
Dünyanın –şımarık- oyuncağısınız.
*
“Efes 2022 Tatbikatında yüreğiniz ağzınıza geldi.
“Mavi Vatan”da da gücümüz korkuttu sizi.
Boyunuzun ölçüsünü aldınız, şaşkın ördeğe döndünüz.
9 Eylül’de -denize nasıl döküldüğünüzü- sakın unutmayın!
Türk’e meydan okumanın bedeli çok ağır olur.
Cumhurbaşkanı’mız Erdoğan’ın dediği gibi:
Bir gece ansızın gelebiliriz.
Ona göre ayağınızı denk alın!
Sözde müttefiklere güvenilmez.
Asıl dost biziz size…
Bizden hatırlatması, gerisini siz düşünün…
 
 
 
HESABI PAK OLANIN, YÜZÜ AK OLUR
 
Daha önce bahsetmiştik.
Anketlerle ilgili algı operasyonundan…
Ve demiştik ki, seçime kadar:
Cumhur İttifakı dip yaptırılacak,
Millet İttifakı zirveye çıkarılacak…
Ama bekleyemediler, acele ettiler.
Sabırsızca-fütursuzca davrandılar.
Zamana yayma işini yönetemediler.
*
İşte geçen haftadan üç örnek size:
CHP’li Engin Özkoç, ilk topa giren oldu:
“Türkiye’nin birinci partisi CHP” dedi.
Ama oy dağılımını -ne hikmetse- açıklayamadı.
Ankette rakam yoktu ama sonuç vardı.
Ardından bir anket daha patladı.
CHP yüzde 28,3, AK Parti yüzde 27
Cumhur İttifakı yüzde 33,7
Millet İttifakı yüzde 47…
Bir başka anket de doğuda yapılmıştı.
5 ilde yapılan araştırmaya göre
AK Parti önceki oylarına göre çok gerilemiş.
HDP düşmüş, CHP ve İyi Parti yükselmiş!
Allah Allah;
Bu iki parti doğuda yok ki zaten…
Oyları nasıl yükselmiş, muamma…
Dememiz o ki,
Millî iradeyi ipotek altına almayın.
“Çantada keklik” görmeyin.
Sonra –sandıkta- kolunuzu kanadınızı kırıverirler!
*
Peki gerçek ne?
Cumhurbaşkanı Erdoğan meydanlarda.
Halkla, gençlerle beraber.
Gönüllere giriyor, gönül alıyor.
On binlerin akın ettiği…
Açılışlarda, temel atma törenlerinde…
Ülkeye gelecek vizyonu çiziyor.
Laf salatası, gırla giden vaatler ise Kılıçdaroğlu ile Akşener’in dilinde.
Bol bol çapsızlık-ufuksuzluk gözler önünde.
 
*
Çok partili hayata geçildiğinde…
Uzak illerden oylar gelmeden, sayılmadan…
Seçimi kazanan parti ilan edilirdi.
Tabii ki birinci parti İnönü’nün CHP’si olurdu…
Çok şükür o günler geride kaldı…
Fakat, CHP kafası hâlâ o günlerin hayalinde…
Sözün kısası:
Yüce uçan alçak konar, alçak uçan yüce konar…
Siz uydurma anketlere değil "ana kent"lere bakın...

TÜRKİYE GAZETESİ