Ablama bir şeyler oldu

  • GİRİŞ09.04.2023 09:02
  • GÜNCELLEME09.04.2023 09:02

Değerli okurlarım gerçekten merak ediyorum.

Hacı bacı ablamıza son günlerde bir haller oldu.

Konuşuyor, konuştukça batıyor battıkça, hırçınlaşıyor hırçınlaştıkça da sapla samanı karıştırıp bir çuval inciri berbat ediyor.

Birileri ablamıza bir “dur” demeli.

“Dur da düşün” demeli.

Çünkü böyle giderse seçime kadar daha çok çam devirecek ve eridikçe erimeye devam edecek.

Aslında her şey 3 Mart akşamı su yüzüne çıkmaya başladı desem yalan olmaz.

O gece ablamıza bir şeyler oldu.

Bir yıl boyunca her ay toplanarak ümit tacirliği yapan masa sakinleri toplumun belli bir kesiminde umut oluşturup kısmen de olsa emeline nail oldu ama büyük bir çoğunluk için aslında çoktandır dağ fare doğurdu diyebiliriz.

Akıl ve mantık zaten bu benzemezlerin ortak paydasının olmadığını söylüyordu söylemesine de çıkmamış canda ümit arayanların zorlamaları ile havanda dövülen sudan bir cacık çıkmayınca sonun başlangıcı kaçınılmaz olarak yaşanmaya başlandı.

Daha işin başındayız. 

Milletvekili listeleri bir açıklansın, seyreyleyecek çok fazla gümbürtüye şimdiden hazırlıklı olalım. 

Hacı bacı ablamızın kayığına binenlerin kayığı terk etme hızları baş döndürücü hızla devam ediyor.

Ablamız bu durumu görmüş olmalı ki, var gücü ile toparlanmak için çalışıyor, zevahiri kurtarmak için başvurduğu her yol çıkmaz sokak olunca da olanlar oluyor.

Meclis kürsünden mermi şovunu izah edecek başka bir gerekçe aklıma gelmiyor.

Hafta içinde ablamızın partisinde başka bir kriz daha vardı.

Milletvekili temayül yoklamasında adaylar yumruklu şov yaparak demokratik haklarını kullandılar.

Masanın küçük ortaklarına verilen sus payı her ne ise şimdilik etkili olmuş gibi. 

Seçimlere kendi logoları dışında girmemeye yeminli lidercikler tükürdüklerini yalamak için kem küm ededursunlar tabanlarda durum vahim.

Dede yine yapacağını yaptı ve kendi açısından da başarılı oldu.

Abamızın vücut kimyasını bozdu.

Küçük ortaklara haddinizi bilin ben ne dersem o olur dedi.

Ama dağdakileri susturmayı başaramamış gözüküyor.

Seçim gününe kadar masa altından çıkmayın diye tembihlediği terör partisinin dağdaki sahipleri biraz sussa dedemiz daha da rahatlayacak.

Çeneleri açıldı, sıkıştırdıkça sıkıştırarak dedenin işini çıkmaza sokuyorlar.

Zaten dedemiz güzafı lafları, gafları ve mitomanlıkları ile habire prestij kaybediyor. 

Sade gafları ayyuka çıkmış değil aynı zamanda dindarlığı ile ilgili toplumda oluşturulmaya çalışılan algı, hem dindarlarda hem de kendi tabanından ciddi eleştirilere sebep oldu.

Dimyat’a pirince giderken evdeki bulgurdan olmuş olabilir. 

Seçimi kendileri için garanti görenlerin son günlerde yaşadıkları panikten anlıyoruz ki, korku dağları vücut kimyalarını bozmuş.

Çaresizlikten kaynaklansa gerek, seçim sathı mailine girdiğimiz bu günlerde geçmişte yaptıkları gibi patates soğan üzerinden yeni algı peşine düşenleri görüyoruz.

Bu bayatlamış tezgâhlarla kurduğunuz tuzaklar batışınızı engellemeyecek.

Milletin kahır ekseriyeti olan biteni çok net görüyor.

Kimin eli kimin cebinde, kim tiyatro oyunları ile oyunda oynaşta.

Kim samimi, kim değil.

Vatandaş olanın bitenin farkında.

Önümüzdeki günlerde siyaset ve seçim arenası daha da şenlenecek, bel altı vuruşlar ve yalan ticareti daha da artacak.

***

Yalandan ölünmez ama…

İBB başkanı işi iyice azıya aldı. 

Şalgamın çorbada kendini yağ sanması gibi nerede ise her yerde özel yetiştirdiği yeteneklerle(!) oynadığı tiyatronun sonuç vereceğine ve milletin gözüne gireceğine inanıyor. 

İstanbul’da yaşayan toplu taşımayı kullanan bir vatandaş olarak diyorum ki, algı ticareti bir yere kadar insanı başarıya götürür. 

İstanbul’a başkan olduğu ilk günlerde yaptığı hataları milletin hafızasından silemediği gibi habire yenilerini ekliyor.

Örnekleri sayacak değilim ancak bir tanesini hatırlatarak devam etmek istiyorum. 

Çam-Sakura Hastanesinin bağlantı yolunu yapmak için ödenek yokluğunu bahane etmesi affedilmez ve unutulmaz hatalardan sadece biri.

İflah olmaz bir İmamoğlu hayranı o gün kısa ve öz bir kelime kullanmıştı.

Çapsız.

Gerçekten çapsız. 

İstanbul’da aynı anda yaptığı metro inşaatları(!) ile dünyada lider olduğu yalanına kerizleri dışında kimsenin inanmamasına rağmen bu yalan tekrarlanarak bugünlere kadar gelindi. 

Yapımı önceki dönemde tamamlanmış iki kısa mesafe metro açılışı dışında açılan diğer tüm metroları Ulaştırma Bakanlığı halkın istifadesine sundu. 

Kısaca hatırlarsak, Sabiha Gökçen ve İstanbul Havaalanı metroları ki, İstanbul için çok önemli olan bu hatlar İBB ye bırakılsa idi, hizmete sokulması hayal olacağı için Ulaştırma Bakanlığı tarafından yapılıp hizmete açıldı. 

Cumhurbaşkanımız İstanbul’da en son metro açılışını dün yaptı.

Başakşehir-Kayaşehir birbirine bağlanarak Çam-Sakura Hastanesinden Kayaşehir’e ulaşım dakikalar içerisinde gerçekleşecek.

Birileri iş yaparken, mış gibi yapanlar, yalan dolanla iş yapanlar elbette kısa sürede başarı hanelerini yıldızlarla süsleyebilirler.

Hayal ürünü hizmetleri pazarlamak saman alevi gibi birden etrafı aydınlatabilir.

Yalandan kimsenin ölmediği de bir gerçek. 

Ancak yalanın er ya da geç sahibini rezil etmek gibi bir huyunun olduğu da başka bir gerçek.

Bu haftalık da bu kadar.

Kalın sağlıcakla.

Yeni Akit

Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol

Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat