Dindarlığın ölçüsü
- GİRİŞ15.03.2010 08:56
- GÜNCELLEME15.03.2010 08:56
Bazı çevreler, zaman zaman Türkiye'nin gittikçe dindarlaştığı iddiasını ortaya atarak, AK Parti iktidarının İslâm lehinde olabilecek her türlü icraatının önünü tıkamaya çalışırlar.
İddialarına delil diye ileri sürebildikleri tek şey, bazı yerlerde veya şehirlerde birtakım lokantalarda alkollü içki bulunmamasıdır.
Bir yerde dindarlığın artıp artmadığını tartışmak için önce dindarlığın ölçüsünü bilmek gerekir. Çoğu Müslüman, dindarlığın ölçüsü olarak namaz, oruç, zekât ve hacdan söz edecektir. Evet, bunlar, İslâm'ın şartlarıdır. Şahsen Müslümanlık adına hayatımda en çok etkilendiğim dört şeyden biri, gece yarısı misafir olduğumuz bir evde ailenin üniversite öğrencisi oğlunun teheccüd namazında olması, diğer ikisi Üsküdar Mihrimah Sultan ve Valide Sultan camilerinde şahit olduğum iki gencin namaz kılışı, bir diğeri de, yaşlı bir validemizin dua edişi olmuştur. Gerçekten kılınan namaz, Müslüman'ı kötülüklerden ve günahlardan alıkoyar, ama onu günümüzde gerçekten kılan o kadar az olmalı ki, Hz. Ali Efendimiz (ra), "Âhirzamanda camiler dolu olur, fakat içlerinde namaz kılan bulunmaz." der.
Köşe yazısının tamamını okumak için bu linki kullanabilirsiniz
Yorumlar2