Cumhurbaşkanlığı seçiminin ardından

  • GİRİŞ12.08.2014 11:05
  • GÜNCELLEME12.08.2014 11:05

 10 Ağustos'ta yapılan seçimle ilk defa bir cumhurbaşkanı halk tarafından seçildi. Seçim sonuçlarında sürpriz olmadı. Tüm kamuoyu anketlerinin önde gösterdiği R. Tayyip Erdoğan %50'yi aşarak ilk turda Türkiye'nin 12. Cumhurbaşkanı olarak seçildi.

Seçimlerden en büyük kazançla çıkan Türkiye demokrasisi. Seçimler demokrasinin şölenidir, bayramıdır. Her seçimi sevmek, başarıyla tamamlanan seçimlere değer vermek gerekir. Hür ve âdil şekilde yapılan her seçim demokrasiye bir kısmına hemen şahit olduğumuz bir kısmı zamanla ortaya çıkacak büyük katkılar sağlar. 10 Ağustos başarısında, kuşkusuz, tüm partilerin, adayların, seçmenlerin, seçim görevlilerinin payı var. Türkiye demokrasisi hepsine müteşekkirdir.

Seçimlerden Tayyip Erdoğan zaferle çıktı. Böylece 12 yılda girdiği 9 seçimden zaferle çıkmış oldu. Bu başarı grafiğiyle Türkiye tarihinin gelmiş geçmiş en başarılı politikacısı sıfatını hak etti. Erdoğan yıllarını politikaya verdi, çok çaba sarf etti ve zaman içinde önemli bir siyasî figür olarak pozisyonunu inşa etmeyi başardı. Partisinin mahallî ve genel seçimlerdeki oy oranlarını aşarak siyasette şahsî potansiyelinin partisinin potansiyelinden daha büyük olduğunu 10 Ağustos'ta bir kere daha kanıtladı. Öyle anlaşılıyor ki Erdoğan en azından 2019'a kadar Türkiye siyasetinin en ağırlıklı politikacısı olmaya devam edecek.

Erdoğan'ın zaferi aynı zamanda AK Parti'nin zaferi. Bu zafer partinin 2015 seçimlerine büyük bir moralle ulaşmasını sağlayacak. Bu önemli, zira Türkiye'nin nereye doğru gideceği Erdoğan'ın zaferi kadar Ak Parti'nin 2015 seçimlerinde alacağı sonuçlara da bağlı. Partinin hükümet kurmaya yetecek çoğunluğu sağlayamaması veya oylarını artırarak anayasayı değiştirebilecek güce ulaşması farklı farklı sonuçlara sebep olacak.

Seçimin ikinci kazananı HDP adayı Selahattin Demirtaş. Bir Kürt politikacının cumhurbaşkanı adayı olması ve fazla sorunla karşılaşmadan tüm Türkiye'yi kapsayan bir kampanya yürütebilmesi Türkiye demokrasisi için bir ileri adımdır. Demirtaş başlardaki söylemini sonuna kadar koruyabilseydi daha fazla oy da alabilirdi. Yine de, Kürt hareketinin oylarının artması HDP'liler açısından da Türkiye demokrasisi açısından da çok memnuniyet verici. Bu sonuçla Kürt hareketi Türkiye siyasetinin önemli bir aktörü olduğunu ve her siyasî hamlede hesaba katılması gerektiğini bir kere daha kanıtladı.

Yazının tamamı için tıklayın...

Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol

Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat