Fransa'da kriz büyüyor

  • GİRİŞ07.09.2025 09:14
  • GÜNCELLEME08.09.2025 10:00

Bir zamanlar Avrupa Birliği'nin siyasi ve kültürel merkezi olan Fransa, bugünlerde kendi ağırlığı altında ezilen yorgun bir dev gibi. Başbakan Bayrou'nun ulusun hayatı tehlike altında feryadı, bir bütçe krizinin ötesinde, bir medeniyetin kendi içine çöküşünün de ilanı. 

Paris'in sokaklarında ekonomik krizin soğuk rüzgarları değil, aynı zamanda siyasi bir kaosun, yönetilemezliğin ve tükenmişliğin hayaleti dolaşıyor. Macron, bu enkazın altından kalkmak için son bir hamle yaparak, gündemi değiştirmek istiyor.

BORÇ BATAĞI VE PARÇALANMIŞ MECLİS

Rakamlar, Fransa'nın içine düştüğü acı durumu tüm çıplaklığıyla gözler önüne seriyor. Bütçe açığı, AB'nin izin verdiği sınırın neredeyse iki katı. Borç faizi, ülkenin eğitim ve savunma bütçelerini yutmuş durumda. Yunanistan'dan bile daha yüksek faizle borçlanan bir Fransa... 

Bu, ekonomik bir utanç. Bayrou hükümetinin sunduğu acı reçete ise yangına benzinle gitmekten farksız: Zaten can çekişen sağlık sisteminden, PISA testlerinde dibe vuran eğitimden ve kamu yatırımlarından yapılacak milyarlarca avroluk kesintiler... Bu, halkın sırtına daha fazla yük bindirerek devleti kurtarma çabasının beyhude bir girişimi.
Ancak asıl kriz ekonomide değil, siyasi. Macron, 2022'de meclisteki çoğunluğunu kaybettiği günden beri, tehlikede. Bir yıl içinde üçüncü başbakanı atama ihtimali, bu siyasi felcin en net göstergesi. Meclis, biri diğerini istemeyen üç parçalı bir yapıya dönüşmüş durumda: Sol, Macron'un merkezi ve yükselen sağ. Hiçbirinin tek başına yönetme gücü yok. Bu parçalanmışlık, ülkeyi bir hükümet krizinden diğerine sürüklüyor.

YÜKSELEN SAĞ VE HALKIN ÖFKESİ

Macron'un, Avrupa seçimlerindeki hezimetin ardından gittiği erken seçim denemesi başarısız oldu. Bu hamle, aşırı sağcı Ulusal Birlik'in önünü daha da açtı. Bugün bir seçim olsa, anketlere göre Ulusal Birlik %31 ile ülkenin birinci partisi konumunda. Bu, Fransız halkının artık Brüksel'den dikte edilen politikalara, kemer sıkmalara ve Macron'un elitist yönetimine yeter dediğinin bir haykırışıdır. "Bloquons tout" (her şeyi bloke et) hareketi, sadece bir bütçeye karşı değil, bu çürümüş sisteme karşı bir isyan çağrısı niteliğinde.
İşte bu sıkışmışlığın ortasında, Macron gündemi değiştirmek için son bir kart oynadı: Filistin. Aylardır kendi sokaklarında Filistin yanlısı gösterileri sert bir şekilde bastıran Macron, bir anda "Eylül'de Filistin'i tanıyacağız" diyerek bir U dönüşü yaptı. Bu, Filistin davasına duyulan samimi bir inancın değil, iç siyasetteki yangını dışarıya sıçratarak söndürme çabasının bir sonucu. Hem İsrail karşıtı solun gazını almak, hem de ülkenin gerçek sorunlarını unutturmak için atılmış kurnazca bir adım.

BELİRSİZLİK VE KAOS DÖNEMİ

Macron'un yeni hamlesi Fransa'yı bekleyen karanlık gelecekten kurtarmaya yetmeyebilir. Bayrou hükümetinin düşmesi an meselesi. Yeni bir hükümet kurulamaması, bir kez daha erken seçime gidilmesi ve bu seçimden Le Pen'in daha da güçlenerek çıkması en olası senaryo. Yaşananlar, Fransa'yı 2027'ye kadar sürecek bir belirsizlik, istikrarsızlık ve hatta kaos dönemine sokabilir.

Bir yanda Rusya-Ukrayna savaşının artan baskısı, diğer yanda Trump'ın Avrupa siyasetini yeniden dizayn etme girişimi... Fransa, bu küresel fırtınanın tam ortasında, kendi içindeki krizlerle boğuşan, yönetilemez bir ülke haline gelme riskiyle karşı karşıya. Bir zamanların görkemli gücü, bugünlerde kendi enkazının altında kalmamak için çırpınıyor.

Bartu Eken / Haber7

Yorumlar13

  • bekir 10 saat önce Şikayet Et
    Horoz hasta. Artık otmuyor. Ötmeyen horozu kesip tencereye atarlar
    Cevapla
  • Buda geçer yahu 20 saat önce Şikayet Et
    Harla ateşi
    Cevapla Toplam 2 beğeni
  • Silke 20 saat önce Şikayet Et
    Suçlu Halk değil Devletin aklını kiraya verilmesi dir. ABD,de,dede Durum aynı.
    Cevapla Toplam 2 beğeni
  • Rutruso 1 gün önce Şikayet Et
    Onların krizi bizim en gelişmiş halimizden kat kat iyiydi Sen daha çok beklersin Fransa Amerika dersin
    Cevapla Toplam 1 beğeni
  • Mikail 22 saat önce Şikayet Et
    İyide onlar 5 kişilik tüketmeyi bilen zalimlerin soyu, şimdi 3 kişilik tüket dediğinde kriz oluyor. Hele bizim gibi bir kişilik ya da dayanışma ile yaşamaya çalışsınlar bak bakalım övdüğün fransa ne güzelde 4’e bölünüyor.
  • Selim 1 gün önce Şikayet Et
    Salt düşmanlık etmeyelim. Orada da insanlar var, Müslümanlar da var. Ancak devlet idareleri el altından özel çalışmalar ile siyonist yahudilerin eline ve inisiyatifine geçiyor. Dünyada, tamamına yakın devlet maalesef bu duruma kötü şekilde yakalanmış durumda. Suçlu millet değil, idaresini kaptıran devlettir. Allah şükür biz kaptırmadan idare edebiliyoruz.
    Cevapla Toplam 3 beğeni
Daha fazla yorum görüntüle
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat