Sosyal medya yeni bir savaş alanına dönüştü!

  • GİRİŞ28.09.2025 09:15
  • GÜNCELLEME29.09.2025 09:31

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Washington ziyareti dünya medyasının gündemindeydi. ABD'den Rusya'ya, İngiltere'den Katar'a kadar, Erdoğan-Trump görüşmesi manşetlere taşındı. Yunanistan medyası Miçotakis'in, Erdoğan kadar etkili olamadığı eleştirilerinde bulundu, Atina yönetimine daha aktif bir dış politika izlenmesi çağrısında bulundu.
Beyaz Saray'da sıcak bir atmosfer varken, ABD Başkanı Trump'ın deyimiyle "fake news" (sahte haberler) sosyal medyanın gündemine oturdu. 

Trump'ın, 2020'deki seçimlerde Biden'ın hile yaptığını kastederek söylediği "rigged elections" yani "çalınan seçimler" konusunda Cumhurbaşkanı Erdoğan'a "bu konuda bilginiz var" demesi, başından sonundan kesilerek, kasıtlı bir çalışmayla Türkiye'deki seçimlerin hileli olduğuna dair Trump'ın Erdoğan'a bir mesaj verdiği algı operasyonuna dönüştürüldü.

BU İŞİN İDEOLOJİSİ YOK

Öte yandan Türkiye'nin ABD tarafından, Rusya'dan silah almasına rağmen Yunanistan'a uygulamayıp Türkiye'ye uyguladığı haksız CAATSA yaptırımlarını kaldırabileceğine dair sinyaller vermesi, F-35 satışının önünün açılabileceğinin belirtilmesi, ilginç bir şekilde rahatsızlığa neden oldu. 

Yerli üretimlerin gücü konusunda şüphe duyan aynı kesimin, son teknolojiye sahip Amerikan ürünlerinin satın alınmasına karşılık verdiği tepki ise "Ne karşılığında bu olacak?" oldu. 

Ticarette üstü örtülü bir bedel ödenmesine gerek yok, sonuç olarak Türkiye hem yerli üretimini devam ettirebilir hem de ABD de dahil olmak üzere müttefiklerinden ya da silah ticareti anlaşması yaptığı ülkelerden, ücreti karşılığında istediği ekipmanı elde edebilir. Uluslararası hukuk böyle işler. 

NETANYAHU'NUN TİKTOK ÇIKIŞI BİZE NE SÖYLÜYOR?

İsrail Başbakanı Netanyahu geçtiğimiz günlerde yaptığı bir açıklamada kritik bir konuya değindi. TikTok'u satın almalarıının önemli olduğunu vurguladı. X konusunda da çalışmalar yürüteceklerini belirtti. Bunun sebebi açık. 

Sosyal medyada güce sahip olan, istediği paylaşımları öne çıkartabiliyor, etkileşim yoluyla, halkın gündemini belirleyebiliyor, daha da önemlisi işledikleri kusurlar varsa bunların paylaşılmasını engelleyebiliyor. 

Nitekim şimdi gevşetilmiş olsa da bazı platformlarda Gazze paylaşımlarının büyük bir sınırlamayla karşılaştığını görmüştük. Ancak teknolojinin gelişmesi sayesinde yaşananlardan hem daha fazla kişinin haberi oldu hem de protestolar daha organize bir şekilde gerçekleştirilebildi. 

SAHTE HABERLERDEN NASIL KORUNULABİLİR?

Öncelikle olmayan bir şeyin ispatı olmaz. Çarpıtma varsa da, inanmadan önce ispat aranabilir. Bu noktada ideolojik yaklaşımlar bir kenara bırakılmalı ve yapılan açıklamanın kaynağı, resmi kanallardan takip edilmelidir. 

Eğer haber farklı bir dildeyse, gerekirse uzmanına sorarak tam olarak ne denmek istediği bulunabilir. Ya da teknoloji yardımıyla çeviriler gerçekleştirilebilir. Çünkü eğer tüketici konumundaki sosyal medya kullanıcıları gördükleri her bilgiyi doğru olarak kabul etmeye devam ederse, gerçeklik algısında büyük bir kırılma yaşanması riskiyle karşı karşıya kaldığımız bir dünyayla karşı karşıya kalabiliriz.
 

Bartu Eken / Haber7

 

Yorumlar2

  • Vatandaş 5 gün önce Şikayet Et
    Dün Netanyahu nun böyle bir açıklaması vardı.ABD TV sine.EVET YENİ DÜNYA DÜZENİNDE SAVAŞ ARAÇLARINDAN BİRİDE SOSYAL MEDYA, SİYASETTEDE ETKİLİ MAALESEF.O YÜZDEN TÜRKİYE ACİLEN KENDİ SOSYAL MEDYA VE TEKNOLOJİK HABERLEŞME MEDYASINDA YERİNİ ALMAK ZORUNDA.AYNİ TOGG, VEYA TB,2, GİBİ BAŞARA BİLİRİZ,
    Cevapla Toplam 1 beğeni
  • Ersever 5 gün önce Şikayet Et
    Artık sosyal medya en etkili silah, acilen yerli sosyal medyamızı kurup tüm türk ve müslüman dünyasına oradan dünyaya yaymalıyız.
    Cevapla Toplam 1 beğeni
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat