ABD Başkanı Trump, Mısır'da gerçekleştirilen Gazze'deki barış planıyla ilgili kritik bir hamlede bulundu. Anlaşmadan dakikalar önce Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı arayarak Hamas'ın anlaşmaya olumlu yaklaşması çağrısı yaptı.

Erdoğan'ın Azerbaycan dönüşünde gazetecilere verdiği demeçte bu konuya değinmesi oldukça dikkat çekiciydi.

Erdoğan Trump için "Bizden özellikle Hamas'la görüşme, Hamas'ın ikna edilmesi ricası oldu. Bu konuda muhataplarımızla süratle irtibata geçtik" dedi.

"Filistin direniş örgütü Hamas, Sayın Trump'ın barış planına son derece müspet cevap vermiş, böylece barış iradesini çok net ortaya koymuştur" ifadelerini kullandı.

Peki bu tablo bize ne anlatıyor?

Aslında her şey ortada.. Filistin direnişinin muhattabı artık Hamas'la birlikte Türkiye.

HAMAS'IN İRAN'LA OLAN BAĞLARI ZAYIFLIYOR

7 Ekim'den önce Hamas hareketinin, İran'a yakınlığı malumdu. Tahran yönetimi, Irak'tan Lübnan'a, Yemen'den Filistin'e kadar geniş bir etki alanına sahipti.

İran'a yönelik askeri operasyonlar ve yeni yönetimin dış meselelerden ziyade iç problemlere odaklanması bir güç boşluğu doğurdu.

Uluslararası arenada her gün daha fazla ağırlığını hissettiren Ankara ise Hamas'la yakın olan bağlantısını daha da güçlendirdi ve İsrail'in Filistin topraklarını tamamen ele geçirmesini engellemek için önemli bir rol oynuyor.

Türkiye iki devletli bir çözümle, İran'a kıyasla daha realist bir politika izliyor. Bu anlamda, ABD'nin, Batı ülkelerinin hatta, İsrail'i kınamasına rağmen ticaretini kesmeyen Çin'in büyük bir saygıyla karşıladığı bir ülke konumuna geçmiş durumunda.

Nitekim, İran yönetimi, Rusya ve Çin gibi stratejik müttefiklerine güvense de, saldırıya uğradığında aldığı destek oldukça sınırlıydı ve bu durum politikalarını yeniden değerlendirmelerine yol açtı. 

MİT Başkanı İbrahim Kalın'ın Mısır'daki görüşmelerde yer alması da bu durumun bir başka işareti.

HAMAS GAZZE'DE TÜRK ASKERİNİ Mİ İSTEDİ?

Middle East Eye'ın haberine göre, Hamas, İsrailli esirlerin tesliminin ardından, Netanyahu'nun saldırılara yeniden başlayacağı endişesine sahip. Dolayısıyla bir garantör aranıyor.

 Bu konuda kendilerini terör örgütü olarak tanımlayan ABD ve Batı ülkelerine güvenmemeleri doğal. Mısır ve Katar'la iyi ilişkilere sahip olsalar da, Türkiye'nin caydırıcılık gücüne daha çok güveniyorlar. Konu henüz iddia niteliğinde olsa da, tartışmaya açık.

Mehmetçik orada görev yapsın ya da yapmasın, bir gerçek var ki...

Türkiye, Osmanlı İmparatorluğu'nun mirasını taşımaya devam ediyor.

Ve bu mirası benimseyen halkların hafızası hala diri.