AK Parti, Ankara’da neler yapıyor?

  • GİRİŞ03.02.2019 09:47
  • GÜNCELLEME03.02.2019 09:47

Geçenlerde AK Parti Genel Merkezi’nde bir genel başkan yardımcısı ile hasbihal ediyorduk. Konu yerel seçimlerden açıldı. Ankara’nın İstanbul’dan daha önemli olduğunu söyledim. Gerekçem devletin tüm birimlerinin, bakanlıkların ve bürokrasinin Ankara’da olmasıydı. Ankara’yı kazanmanın ya da kaybetmenin psikolojik olarak yansımasının İstanbul’dan daha etkili olduğunu bu yüzdenden de Ankara’nın İstanbul’dan daha önemli olduğunu söyledim.

Genel başkan yardımcısı ise “Ankara’nın en az İstanbul kadar önemli” olduğunu söyledi.

Tam olarak doğru tespit de bu aslında!

İstanbul kadar önemli bir şehir Ankara.

Türkiye’nin başkenti.

Devlet bürokrasinin kalbi.

Ankara Büyükşehir Belediyesi’ni kazanan siyasi partinin, devlet bürokrasisi ve siyaset kurumu üzerindeki psikolojik etkisi her zaman büyük olur. Tarih boyunca da böyle olmuştur. Zira tüm genel müdürler, bakanlar, devlet adamları, siyasi parti genel başkanları, kurum başkanları, ezcümle tüm üst düzey bürokratlar ve siyasiler Ankara’da yaşıyor. Hal böyle olunca “psikolojik etki çarpan sayısı” da büyük oluyor. Bu yüzden AK Parti açısından Ankara’yı kazanmak en az İstanbul kadar önemli.

Peki, AK Parti Ankara’da neler yapıyor?

Kazanmak için ne gibi çalışmalar yürütüyor?

Bildiğiniz üzere bir süre önce Ankara Büyükşehir Belediye Başkan adayı olarak Mehmet Özhaseki ismi açıklanmıştı. Haseki, Ankara’yı çok iyi bilen bir isim. İç Anadolu’da yıllarca yerel yöneticilik yapmış ve ömrünün bir kısmını Ankara’da geçirmiş bir isim.

Haseki, adaylığı açıklanır açıklanmaz sahaya indi. her gün ortalama 3-4 ilçe dolaşıyor. Evlere girip çıkıyor, sivil toplum örgütleriyle toplantılar yapıyor, Ankara’yı sokak sokak geziyor. Çok yüksek bir tempoyla seçim çalışmaları yürütüyor. Anketler de Özhaseki’nin bu çalışma temposunu doğruluyor. Yapılan tüm anketler, Özhaseki’nin sahaya indikten sonra oyların yükselişe geçtiğini gösteriyor.

Ankara’daki diğer önemli faktörlerden birisi de kuşku yok ki AK Parti Ankara İl Başkanı Hakan Han Özcan.

Özcan’ın en büyük üç avantajı şunlar:

1-Ankaralı olması ve haliyle Ankara’yı çok iyi tanıması

2-Çekirdekten gelmesi hasebiyle AK Parti’yi ve Ankara teşkilatlarını iyi tanıması

3-Genç ve çevik olması

Geçmiş dönemde AK Parti Gençlik Kolları Ankara İl Başkanlığı yapan, ana kademe il başkan yardımcılığı görevini ifa eden ve yerel yönetimlerde Ankara Büyükşehir Meclis Üyeliği yapan Özcan, buralardan edindiği tecrübeleri şimdi sahaya yansıtıyor ve 31 Mart seçimlerinde Ankara’nın başarılı olması için canhıraş bir şekilde çalışıyor.

Seçim sathı mailine girildiği günden bu yana sabah namazından sonra uyuyan ve günde birkaç saat uykuyla çalışma yapan, 36 yaşında genç ve başarılı bir il başkanından söz ediyoruz. Sahaya ve teşkilata vakıf olma beraberinde başarı da getiriyor. Özcan, bu yüzden başarılı.

Gerek Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Özhaseki ve gerekse AK Parti Ankara İl Başkanı Hakan Özcan’ın yaptığı çalışmalar, teşkilatın ortaya koyduğun özveri ve diğer ilçe aday adaylarının Arena’daki tanıtım toplantısından hemen sonra başlattığı çalışmalar, AK Parti’nin Ankara’yı yeniden kazanması adına önemli adımlar.

Rakip aday Mansur Yavaş’ın ise handikapları bulunuyor.

Bu handikapların başında CHP içindeki tartışmalar ve fikir ayrılıkları geliyor. Her ne kadar Yavaş, aday olarak açıklansa da CHP içindeki tartışmalar bitmiş değil. Bunun yanı sıra Yavaş’ın bir önceki seçimde aldığı oyları da koruyamadığı belirtiliyor. Ayrıca Muharrem İnce gibi kendisine oy veren seçmenlerle seçimden hemen sonra teması kestiği için “seçmenlerin kızgın olduğu” söyleniyor.

Tabi, AK Parti için de kolay bir seçim olmayacak kuşkusuz.

Dış mihrakların operasyonuyla dalgalanan ekonominin getirmiş olduğu bir maliyet var sahada. Kolay değil, 16 yıldır iktidarda olan ve bugüne kadar fire vermeden ayakta duran bir siyasi partiden bahsediyoruz. Seçmenlerde ister istemez “birikintiler” oluyor. Önemli olan bu birikintileri görebilmek. Seçmenlerin nabzını iyi tutabilmek. Lokal müdahaleler yapabilmek.

Seçmenlerin öfkesini, talep ve beklentisini görüp cevap verebildiğiniz müddetçe ayakta kalırsınız. Bunlara kulağınızı tıkadığınız an gidersiniz.

Nitekim muhalefetin bir türlü kazanamamasının nedeni de bu!

Seçmenin nabzının tutamamak!

31 Mart’a sayılı günler kaldı.

Adaylar yavaş yavaş sahaya iniyor.

Siyasi arena giderek ısınıyor!

Seçmenin nabzını iyi tutan ve arı gibi çalışan kazanacak!

Siyasi partilerin il/ilçe teşkilatlarının ve adayların performanslarına bakıldığında Ankara’da AK Parti’nin şansının diğerlerinden çok daha yüksek olduğu görülüyor.

MİLAT

Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol

Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat