O şimdi “taş atan çocukların” öğretmeni

  • GİRİŞ10.01.2010 09:13
  • GÜNCELLEME10.01.2010 09:13

O şimdi bir ilköğretim okulu öğretmeni.. Bakın mektubunda neler var..

“Ben ... (ismi ben de) Çukurova Üniversitesinde öğrenciydim.. Yaşadığım talihsiz bir olayı anlatmıştım... Mektubumun başlığı

“Çukurova’dan bir çığlık yükseliyor”du. Siz mektubumu geçen yıllarda “Bu iddialarla ilgilenen var mı?” başlığı altında yayımlamıştınız.. Ben artık Çukurova’da öğrenci değilim.. Mezun oldum ve Adana’nın siyasi olarak oldukça karışık ve olaylı mahallesinde öğretmen olarak göreve başladım. Öyle öğrencilerim var ki derste bana polisi nasıl taşladıklarını kaç tane taş attıklarını anlatıyorlar... Bu çok üzücü bir durum. Ama maalesef gerçek.. Şimdi yaptığım şey öğrencilerime kendimi sevdirip onlarla ilgilenmek. Devamlı sohbet ediyorum onlarla. Neden polislere karşı böyle davrandıklarını anlatmalarını istiyorum. Bu yüzden idareden uyarı bile aldım. Bana dikkatli olmamı söylediler. Ama ben buna göz yummak istemiyorum. Onlar daha çok küçükler. İlgilenmemiz lazım.”

Bu fedakar kardeşimizin, değerli öğretmenimizin yolunda Allah’ımızın kendisine yardımcı olacağından eminiz. Söylediği gibi “onlar daha çok küçükler” ve ne yazık ki PKK denilen vampirlerin onlara karşı sevgisi falan yok, bu küçük gövdeleri kendisine siper edebiliyor..

Türkiye’nin hali giderek daha da ve her alanda perişanlaşıyor ama, ülkenin tepesindekilerin nelerle meşgul oldukları ortada...

Bir yansımaya dikkat ediniz...

Tepedekilerin tümü siyasi iktidardakiler de, askerler de, bürokratlar da Ankara’nın oradakiler, tepedekiler büyük bir zenginliği, rahat bir hayatı yansıtmaktadırlar...

Tuzları kurular ve yoksulluk sınırının altındakiler.. Manzara budur..

Pazar yayınladığımız okuyucu mektuplarından devam edelim..

“Ben Veysel, Adana’dan yazıyorum 19 yaşındayım. 30 Aralık’taki yazdığınız Yaşar Kemal hakkındaki yazınızı okudum ve çok şaşırdım. Yaşar Kemal’n bütün eserlerini okudum özellikle içinde yaşadığım Çukurova halkını anlatması ilgimi çekmiştir. Ama onun Fransa’daki bu konuşmalarına gerçekten inanamadım. Biz Türk milleti, sizin de dediğiniz gibi onu başımıza taç yapmıştık fakat nasıl bu kelimeleri söyleyebiliyor. Bu konuda bana daha açık bilgi vermenizi bekliyorum. Şimdiden teşekkür ederim. Biz bu zamana kadar yanlış insanı mı baş tacı yaptık yani abi?”

Veysel’e selam olsun...

İzmir’den Sayın Mediha Doğan şöyle diyor;

“Vakit ayarlayamamıştım. Önce hayırlı bir sene dilerim.
İkincisi geçtiğimiz günlerdeki bir yazınızla ilgili. Aslında size verilen bir cevapla desek daha doğru olur. Hani zavallının biri papaz Barto hayranı bir kimseydi “en iyi Müslümanım” diye saçmalamıştı. ‘Allah ıslah etsin der büyüklerimiz’ doğrudur fakat ben yazıyı okuyunca bir büyüğümün “bu günahın cezası yazının içinde” deyişini hatırladım.”

Sayın Mediha Doğan’ın şu satırlarını da çok önemsedim, “Güne başlarken ilk işim gazetemi almak ve mümkün olduğunca okunmasını temin etmek. Sonra bütün yazıları okuyup moral depolayıp yalnız değiliz hakikatine güvenip yola devam etmek. Bu arada hepinize dua etmekten de kalmamaya çalışıyorum. Kaleminize kuvvet yüreğinize sağlık dilerim...”

Bu günler safları sıklaştırma günleridir.. Mediha Doğan’ın “sözleri-işareti” budur.

Behiç KILIÇ / Yeni Çağ
behic@yenicaggazetesi.com.tr

Yorumlar6

  • enes baran 14 yıl önce Şikayet Et
    bravo. 21.50 doğuyu beğenmiyorsanız defolun demek yerine insan olsan biraz, gelene zulmetmesen, sokakta rahatsız etmesen, onun ilgisine gayretine saygı duysan, öğretmenvlerinin etrafını sarıp taşlamasan, kaba tavırların yerine saygılı olsan doğudaki senin gibi olmayan milyonlarca insan gelen imkanları senin yüzünden kaybetmese keşke.. ama şaşırdım okuman yazman var.. cehalet bunla olmuyor tabi. bir söz var ama yeri değil.
    Cevapla
  • Ercan İNCE 14 yıl önce Şikayet Et
    bunda bile kavga.. işte eğitmenimizin durumu biz eğitimciler bile herkesin gözü önündeki şu yorum platformunda bile bir birimize sallıyoruz.haberi okudum gerçekten içimizde görevini layıkı ile yapanda var hain olarak yapanda.yine idaalı söylüyorum kimse doğduğu il ve hatta bölgede görev yapmasın çünkü ülkemiz çok güzel ve her yerde ayrı bir kültür var biz çocuklara bunu öğreteceğimize sen kürtsün şu türk bu bilmem ne diye anlatırsan olacağını düşünemey gerek yok tv lerde ön saflarda öğrenci çocuklar nede anne baba öğret.ler:(
    Cevapla
  • Halil ATA 14 yıl önce Şikayet Et
    doğu mu?. 1-öncelikle doğu batı ayrımı olamaz.2-eğer öğretmen oraya gelmek istemiyorsa halkın pkk ile arasına tam bir mesafe koyamayışı olabilir mi?(bayrak direğine çekilen öğretmenleri unutmadık)3-devlet doğuyu çekici yapabilir.örneğin orada çalışan memuruna biraz daha fazla ücret vererek orada olmayı cazip kılabilir.4-ama herşeyden önemli olan kafalardaki önyargılardır ki batılı arkadaşlarda önyargılarını bir kenara bırakmalıdır.elden ne geliyorsa ortaya konulmalıdır.
    Cevapla
  • nimetullah sevinç 14 yıl önce Şikayet Et
    öğt. öğretmenin feryadı şu asimile edemiyoruz başka bi derdi yok işine bakman gerek elindeki imkanlar asimilasyon yeterli değilmi o nu feryad ediyorsn....
    Cevapla
  • fermandar 14 yıl önce Şikayet Et
    17 bin yeşil kart. baskılardan zülümlerden zorbalıklardan kaçıp insanların yaşadığı alanlara sığınanlar adanada görev yapan hocamızın valisi sağlık ihtiyaçlarına da engel olmuştur. yaşama mücadelelerine engel olmuştur. evi köyü tarlası yakılan, çocukları öldürülen o insanların artık sağlık paraları olmadığı gibi ölüme bir adım daha yakın olmuşlardır. ama ALLAH büyük sayın vali. canı çok yanan birisi İNŞALLAH sizinde canınızı çok güzel bir şekilde yakacaktır. şırnaklı fermandar
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat