Dünyada olmayan bir şey oluyor.

Bir millet soykırıma tabi tutuluyor.

Soykırımın kapsamı ve detayları ortaya çıkmasın diye gazeteciler öldürülüyor, Batıdaki televizyon kanalları susturuluyor, sosyal medyada çok ciddi seviyede sansür uygulanıyor.

Buna rağmen soykırımın üstü örtülemiyor.

Sonuç; tüm dünya ayakta!

Tüm dünya, İsrail’in 75 yıldır hayata geçirmekte olduğu işgali, hırsızlığı, tecavüzü, hak ihlallerini, abluka ve açlık uygulamalarını öğrendi.

Bunların hepsi tam olarak iki sene içinde oldu.

Daha öncesinde İsrail, Siyonizm propagandasıyla dünya halklarını adeta uyuşturuyordu. Film ve popüler kültür araçlarıyla “masum, mağdur, demokrat ve uygar” bir profili pazarlıyordu. Süreçte yabancı ülkelerdeki buna Türkiye de dahil, bir kısım diplomat, siyasetçi, akademisyen, sanatçı, aktivist ve medya mensubu kişiler, maaşlı olarak görevlendirilmiş ve İsrail’e çalışıyorlardı. Hala daha mesai yapıyorlar.

Son çıkan haberlere göre İsrail ile irtibatlı fenomenler her paylaşım için 7 bin dolar alıyorlar. Ödemelerin sponsoru ise ABD’li iş adamlarından oluşuyor.

Geçtiğimiz gün Netanyahu, fenomenlerle daha etkili olmaları için toplantı tertiplemiş ve “TikTok’u aldık, şimdi sıra X’te” açıklamasını yapmıştı.

İSRAİL SİVİL TOPLUMA YENİLECEK

Bahsettiğim ağır medya kısıtlamasına rağmen İsrail ön almaya çalışsa da, olmuyor!

Sihir bozuldu, örtü kalktı, yalanlar açığa çıktı!

Unutmayın, tüm yalanlar bir gün açığa çıkar ve tüm zalimler mutlaka cezalarını bulur.

Tarih, firavunların ve nemrutların helak olma hikayeleriyle dolu.

Siyonizmin de battığını göreceğiz.

Bunun ilk sinyalini filolar vermekte!

Sumud filosu, insanlığın vicdanı olarak tarihe geçti.

2010’deki Mavi Marmara Gemisi, şehitleriyle birlikte bir yol açtı tüm aktivistlere. Olması gerekeni gösterdi. Gazze halkı karadan ve kıyıdan abluka altına alınmış ve açlığa mahkum edilmişti. Zulüm bitirilmeliydi.

Müslüman coğrafya devletler bazında birlik olamıyor ve sahaya ortak iradeyle giremiyordu. Hiçbir ülkeninse tek başına ABD’yi karşısına almak gibi bir durumu mümkün görünmüyordu. Çünkü İsrail hikayeydi, asıl ve özne olan büyük şeytan Amerika idi.

Bu şartlarda Filistin’e destek minvalinde ‘medya ve aktivizm’ elimizde kalan iki koz olarak devreye giriyor.

Sumud alıkonuldu, sokaklar yine İsrail karşıtı söylemlerle doldu taştı.

Sumud görevini yerine getirdi ama bitmedi!

Tıpkı Mavi Marmara, Hanzala ve Medlin gibi… Şimdi sıra yenilerinde…

Bu silsile hiç bitmemeli!

İsrail sürekli taşlanmalı, sürekli yuhalanmalı ve soykırımcı olarak anılmalı! Soykırım her zaman gündemde olmalı.

Şimdi sıra Özgürlük filosunda.

Özgürlük Koalisyonu Filosu, 11 gemiyle Gazze yolunda.

Yolları açık ve menzili mübarek olsun Filistin dostu tüm aktivistlerin.

Betül Soysal Bozdoğan / Diriliş Postası