Sosyal ağlarda bebeklerimizin fotoğraflarını paylaşmalı mıyız?

Bebeklerimizin en güzel anlarını sosyal ağlarda paylaşmaya çok hevesliyiz. Ama herkese açık bu ortamda kendiminkiler de paylaşılsın ister miydim, işte bundan emin değilim.

  • GİRİŞ24.09.2013 09:35
  • GÜNCELLEME24.09.2013 09:35

Çocukluk fotoğraflarımın olduğu albüm evimin en özel köşelerinden birisindedir. Onun sayfalarında dolaşmak bana özel bir duygu verir.

Fakat bugünün çocuklarının birçoğunun böyle bir albüme hiç ihtiyacı olmayacak, çünkü onların fotoğraf albümü evlerinin özel bir köşesinde saklanmıyor. Doğdukları dakikadan itibaren her anları Facebook, Instagram, YouTube veya Flickr benzeri sosyal ağlarda.

Öyle bir zamanda yaşıyoruz ki, bugün 2 - 3 yaşındaki bir bebeğin "dijital tarihi" bir çok yetişkinden daha fazla.

İngiliz bebek fotoğrafı ajansı Posterista'nın yaptığı araştırmaya göre yeni doğan bir bebeğin fotoğrafları, doğumundan sonra 57.9 dakika içinde sosyal medyada paylaşılıyor. Bu fotoğrafları paylaşanların başında (yüzde 62 ile) anne babalar, (yüzde 22 ile) aile üyeleri ve (yüzde 16 ile) anne babanın arkadaşları geliyor.

Aynı araştırmaya göre anne babaların yüzde 56'sının sosyal ağlarda bebeklerinin fotoğrafını paylaşma sebebi uzaktaki aileleri veya dostlarını çocuklarının durumu hakkında bilgilendirmek. Yüzde yirmisinin amacı ise bebeklerinin diğerlerinden daha iyi olduğunu göstermek.

Böylece aileler için sosyal ağlar sadece mutluluk paylaşımı yapılan bir mecra olmaktan çıkıp, yepyeni bir "rekabet" alanına dönüşüyor. Bir de o imkanlara sahip olmayan hatta, çocuğu olamayan aileler var ki bu paylaşımlarla onların gıpta damarını tahrik etmek de mümkün.

Elbette herkesin kişisel tercihine saygı duymalıyız, bu özgür bir dünya. Ama insan merak etmeden de duramıyor:

Bugün pozdan poza soktuğumuz sevimli bebeğimiz, yarın bir erişkin olarak hayata atıldığında "en olmadık hallerinin "Instagram, Facebook veya YouTube'da paylaşılmış olmasından ne kadar mutlu olacak?

Bebeğimizin iradesi dışında paylaştığımız fotoğraf ve videolar yıllar sonra onun kariyerini, psikolojisini veya toplum içerisindeki yerini nasıl şekillendirecek? Özel hayatın çok önemli olduğu askeriye veya istihbarat gibi alanlarda çalışmak isterse ne olacak?

Belki de yıllar sonra bambaşka bir ahlak anlayışına sahip olacağız ve herkesin özel hayatının internete döküldüğü bir dünyada bu sorular önemsiz kalacak. Fakat kendi mutluluğumuz için "bir başka insanın" tüm özel anlarını internette paylaşmak ne kadar doğru bir hareket, işte bundan tam emin değilim.

Deniz Ergürel -Haber 7

Blog: www.denizergurel.net

Twitter: @denizergurel

E-posta: ergurel.deniz@gmail.com

Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol

Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat