Global kriz, ekonomi paparazisine dönüştü

  • GİRİŞ12.02.2010 09:04
  • GÜNCELLEME12.02.2010 09:04

'Top şimdi Bernanke de artık pas mı atacak? yoksa atak mı yapacak?' 

Amerika da ekonomi paparizileri ikinci kriz tellalığına soyundu. 20O9 da çift dip etkisine girilebilir ve ikinci bir kriz yaratılabilir düşüncesi ile piyasalar da panik havası estiren ekonomi haberleri bitti şimdi ülke başkanları ile şirket sahiplerini birbirine düşüren haberlere odaklanılmış görünüyor.

Bu bakımdan 2010 da hisse senedi ve bono piyasaları aslında biraz sakin seğir izlerken, gelen haberlerle para piyasalarında hareketlilik hiç bitmiyor. Bütün ekonomistlerin anlaştığı tek konu ise doların tam net tarih verilemesede 2010 da değer kazanımının süreklilik kazanacağı yönünde görüşlerine yer veriliyor.

Bunun ana nedeni de ABD Merkez Bankası (FED) Başkanının gelen verilerdeki toparlanmalara rağmen tutarlı bir açıklama yapmamasından kaynaklandığıda aşikar. Bakıldığında MB başkanlarından çok ülke başkanları daha yoğun açıklama vermekte.

Fed'in faizleri uzun bir süre daha sıfıra yakın seviyelerde tutacağı yönündeki açıklamalarının ardından ABD Başkanı Barack Obama'nın büyük bankalar için vergi ve bazı kısıtlamalar öngören planı açıklaması ile dünyanın gözde banka patronlarıyla tartışma platformuna girilmiş oldu.

Açıklamaların sert oluşu para piyasasında dalgalanmaları ortaya koydu. Tasarıya göre herkesin çok duyduğu Hedge Fonlara ( hani piyasalarda ki aşırılığı ortaya koyan ve tehlikeyi arttıran fonlardan bahsediyoruz) artık kısıtlama getirilecek ve diğer ülkelerde bunu uygulamaya zorlanacak.

Hatırlayacağımız üzere yakın geçmişte FED senatodan CEO ların maaşlarının azaltılması konusunda destek almıştı. Bu ikinci yaptırımlada artık bankalar ve finans kurumları çok sıkı bir denetimde olacağa benziyor.

Türkiye de bu çalışmalarda kendi çıkarlarını düzenlemeye koyuldu. Bunu öncelikle finansal kuruluşlarını çeşitlendirerek ve banka kanadında kısıtlamalara giderek ortaya koymakta.

Yani biraz daha erken davrandık gibi görünüyor. Öncelikle finansal araçları çeşitlendirmede İMKB kanadında müslüman ülkelerin endeks hisselerinden oluşan bir borsa kurulması yönünde bir atılım yapılmakta ve bu atılımda Türkiye baş koordinatör olarak görev yapıyor.

Bununla beraber piyasalarda bankaların tekelinde olan portföy yönetiminin diğer özel kuruluşlar tarafından da kurulabileceğine dair tasarıda geçmiş durumda ve hızlıca bir yapılanma yaşanıyor. Birde kontrol mekanizmasını geliştirici tedbirler var. Artık banka kurmak daha da zorlaştırılıyor.

Tabi buna yabancı yatırımcılarda dahil konumda. Yeni tasarıya göre banka kurmada ödenmiş sermaye oranları 30 milyon iken 500 milyona çıkartılacak. Böylelikle şişirme bankalara izin verimeyecek ve dolandırılma olayları daha da azalabilecek.

Obama hükümetitnin yapmaya çalıştığı atlyapı yenileme ve dolayısıyla ekonomiyi canlandırma politikası Türkiye'de krizde önce başlamıştı. Basit örnek – Türkiyenin neredeyse tüm ana yolları ya genişleme ya da yeniden yapılandirilmakta.

 Önemli olan bu krizi atlatmaya çalışmak değil. Var olan planların devamını getirmektir. Herkes yatırım yaparken Türkiyenin yatırımdan vazgeçmesi doğru olmaz.

Asıl mesele de fazi oranlarında. Türkiye halkı Hiçbir zaman ucuz kredilerden faydalanamadı. Bu tür krediler hükümetlerin özel insyatifleri üzerine hep olmuştur ve de hep özel projeler – yani paran varsa para veririz.

Ekonomiyiyi enflasyona yakın faiz oranlarına henüz alıştıramayan ya da alıştırmak istemeyen TCMB şu anda bir çok yabancı şirketlerin aldıkları yüksek miktarlardaki yardım paketleriyle Türk şirketlerine ciddi rakip olabilecek kapasitede.

Peki global piyasalarda ve iç piyasalarda bunlar olur iken şubat ayında piyasalarda bizleri neler bekliyor olacak.

Öncelikle bütün paritelerde tetikleyici unsur olan emtia kanadındaki en önemli materyal olan altın fiyatlarında yatay bir seyir beklenmekte. Peki bu sukunetli seğri ne kadar daha gider?

Bugünlerde yapılan bazı yorumlarda altın fiyatlarının biraz daha gerileyerek, hatta 1.000 doların altını gördükten sonra yeniden 1.200 dolara doğru bir çıkış yapacağı yorumları yapılıyor.

Evet olma ihtimali yüksek bir durum bu nedeni ise hem teknik hem temel düzeydeki analizlerle ortaya konula biliyor. Teknik açıdan bakıldığında bir ana trend ve ara trend söz konusu.

Ara trend noktası olan 1070$ seviyesi tepkisini vererek fibo 88 seviyesine çıkış yaptı buradan aşağıya tekrar salındı ve şuan ki noktalardaseğir etmeye devam ediyor.

Önümüzdeki günlerde ana trend seviyesi olan 1015$ seviyelerine çekilme yaşayacakmı beraber göreceğiz. Ama önce yine ara destek olan yeni nokta yaklaşık 1083$ seviyesi olması piyasalardaki kararsızlığı ortaya koyacaktır ve yatay konumda hareket edecektir.

EURO da ise Ocak ayında yaşadığı deger kaybında hafif bir toparlama görülebilir. Fakat bu toparlanma çabadan ileriye gidemeyerek yükseliş trendine dönüşmeksizin orta vadeli düşüş hareketini koruyacağını düşünüyoruz.

Dolar karşısında 1.4200 nin aşağısında bir görünüm sergilemesi satış baskılarını arttırıcı bir etki olabilir. Bununla beraber Türk Lirası karşısında da değer kaybı sergileyebilir.

 DOLAR kanadında ise orta vadeli yükseliş pozisyonu korunmakta. Şubat ayında da doların karşısında TL nin değer kaybı yaşaması global piyasalarda ki değer kazancı ile ilgili olacaktır.

Bu bakımdan normal bir süreç olabileceğini kriz anlatımlarının yersiz kalabileceğini düşünüyoruz. Yatırımcılara tavsiyemiz yapacakları hareketlerde şubat ayı içerisinde çok açık pozisyon bırakmak yerine günlük işlemlere yönelerek destek ve direnç hareketlerinden yararlanmaları gerektiğini söyleyebiliriz. Bunu yaparken kesinlikle danışmanaların tavsiyelerine dikkat edilmeli ve net konuşmalarda bulunmaları gerektiğini belirtelim.

Herkese bol kazançlı günler dilerim......

Deniz Lenger
Teletrade

Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol

Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat