İşverenlerin iş sağlığı ve güvenliği eğitimsizliği

  • GİRİŞ07.07.2014 09:27
  • GÜNCELLEME07.07.2014 09:53

İktisadi kalkınmadan toplumsal bütünleşmeye, sağlıklı ve güvenli çalışma ortamından uzlaşmaya kadar tüm alanları  etkiler.

Soma’da yaşanan acılar eğitimsizliğin ne kadar büyük sorun olduğunu somut bir şekilde ortaya koydu. Ancak bu soruna odaklanmak yerine geçici ve anlık ihtiyaçları karşılayan tedbirler öne çıktı. Hiç kuşkusuz bu tedbirlere de ihtiyaç var. Ama iş sağlığı ve güvenliğinde eğitim seferberliği yapmazsak, üzülerek ifade etmek istiyorum ki  bu acılar kaçınılmaz olacak.

Eğitim ihtiyacı gündeme geldiğinde hep işçilerin eğitimi konuşulur, ancak en az onlar kadar işverenlerin ve yöneticilerin de eğitim ihtiyacı olduğu gerçeğini göz ardı etmemek gerekiyor. İşçisini hangi şartlarda çalıştırması gerektiğini düşünmeyen işveren, yönetim yetkisi altında olan işçilerin sağlık ve güvenliğini ciddiye almayan yöneticiler bu sorunun asli unsurlarıdır.

Para ve Diploma Cehaleti Bitirmiyor

Çalışanlarını gayri insani şartlarda çalıştıran, riskleri ciddiye almayan, küçük menfaatler karşılığında hem kendi hem işletmesinin geleceğini hem de işçisini riske atanların işadamı veya diplomalı olması cehaletlerini ortadan kaldırır mı?

İşadamlarımız arasında başarının en önemli göstergelerinden biri çok para kazanmak, yöneticilerimizin başarı ölçüsü ise hızla kariyerlerini yükseltmek. Bu eğilime karşın istikrarlı, sürekli ve güvenli büyümeyi tercih edenlerin sayısı maalesef az. Böyle olduğu için saman alevi gibi hızlı büyüyen ve aynı hızda kapanan şirketler mezarlığına döndü Türkiye.

İş Sağlığı ve Güvenliği Hem Şirketleri Hem de Çalışanları  Tehdit Ediyor

Güvenli bir ortamda yaşamanın ve çalışmanın hepimizin ihtiyacı olduğu gerçeğinden hareket ettiğimizde sorunun önemli bir kısmını halletmiş oluruz. Ancak iş sağlığı ve güvenliğini ya maliyet olarak yük görüyoruz ya da gereksiz buluyoruz.

Soma’da yaşananları değerlendirdiğimizde imajı güçlü ve modern olan malum Holding sahibi ve yöneticileri acaba bugün aynaya baktıklarında ne görüyorlar ? Başarılı işveren, başarılı yönetici tablosu aynaya yansıyor mu ? Vicdanen rahatlar mı ve  bu son tablodan sonra hayatları boyunca kendilerini başarılı görebilecekler mi? İşte bu sonucu yaşamamak ve yaşatmamaktır başarı. 301 canı feda etmemektir gerçek kazanç.

İşverenlerin İş Sağlığı ve Güvenliği Eğitimleri İle İlgili Yükümlülükleri

İşverenler, çalışanların iş sağlığı ve güvenliği eğitimlerini özellikle işe başlamadan önce, çalışma yeri veya iş değişikliğinde, iş ekipmanının değişmesi hâlinde veya yeni teknoloji uygulanması hâllerinde vermekle yükümlüdür. Çalışan temsilcilerine sorumlulukları çerçevesinde  özel eğitim vermek işverenin sorumluluğundadır. Eğitimler, değişen ve ortaya çıkan yeni risklere uygun olarak yenilenir, gerektiğinde ve düzenli aralıklarla tekrarlanır.

 Mesleki eğitim alma zorunluluğu bulunan tehlikeli ve çok tehlikeli sınıfta yer alan işlerde, yapacağı işle ilgili mesleki eğitim aldığını belgeleyemeyenleri işverenler  çalıştıramaz.

İş kazası veya Meslek Hastalığı Geçirenlere Özel Eğitim Verilmek Zorunlu

İş kazası geçiren veya meslek hastalığına yakalanan çalışana işe başlamadan önce, söz konusu kazanın veya meslek hastalığının sebepleri, korunma yolları ve güvenli çalışma yöntemleri ile ilgili ilave eğitim verilir. Ayrıca, herhangi bir sebeple altı aydan fazla süreyle işten uzak kalanlara, tekrar işe başlatılmadan önce bilgi yenileme eğitimi verilir.

Tehlikeli ve çok tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinde; yapılacak işlerde karşılaşılacak sağlık ve güvenlik riskleri ile ilgili yeterli bilgi ve talimatları içeren eğitimin alındığına dair belge olmaksızın, başka işyerlerinden çalışmak üzere gelen çalışanlar işe başlatılamaz.

Geçici iş ilişkisi kurulan işveren, iş sağlığı ve güvenliği risklerine karşı çalışana gerekli eğitimin verilmesini sağlar.

Eğitimlerim Maliyeti İşçilere Yansıtılamaz ve Eğitim Süresi İş Süresinden Sayılır

Verilecek eğitimlerin maliyetleri çalışanlara yansıtılamaz, eğitimlerde geçen süre de çalışma süresinden sayılır. Eğitim sürelerinin haftalık çalışma süresinin üzerinde olması hâlinde, bu süreler fazla sürelerle çalışma veya fazla çalışma olarak değerlendirilir.

Eğitim programlarının hazırlanması ve uygulanması, eğitimler için uygun yer, araç ve gereçlerin temin edilmesi, çalışanların bu programlara katılmasının sağlanması, program sonunda katılanlar için katılım belgesi düzenlenmesi işverenlerin yükümlülükleri arasındadır.

 Asıl işveren-alt işveren ilişkisi kurulan işyerlerinde, alt işverenin çalışanlarının eğitimlerinden, asıl işveren alt işverenle birlikte sorumludur.

En az Sekiz Saat Eğitim Şart

Çalışanlara verilecek eğitimler, çalışanların işe girişlerinde ve işin devamı süresince periyodik olarak verilir. Çalışanlara az tehlikeli işyerleri için en az sekiz saat, tehlikeli işyerleri için en az on iki saat, çok tehlikeli işyerleri için en az on altı saat eğitim verilmesi zorunlu. Eğitim sürelerinin bütün olarak değerlendirilmesi esas olmakla birlikte dört saat ve katları şeklinde işyerindeki vardiya ve benzeri iş programları da dikkate alınarak farklı zaman dilimlerinde de düzenlenebilir.

Eğitimi Periyodik Olarak Vermek Zorunlu

Eğitimler, değişen ve ortaya çıkan yeni riskler de dikkate alınarak aşağıda belirtilen düzenli aralıklarla tekrarlanır:

a) Çok tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinde yılda en az bir defa.

b) Tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinde iki yılda en az bir defa.

c) Az tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinde üç yılda en az bir defa.

Eğitim zorunluluğuna, sürelerine ve yenilenme periyotlarına baktığımızda kanun ve yönetmeliklerin detaylı düzenlemeler içerdiğini görüyoruz. Ancak eğitimin gerekliliğine özde inanç yok ise sözde eğitimlerle bu sorumlulukların kağıt üzerinde yerine getirileceğini tahmin etmek zor değil. İşte burada devletin, sendikaların ve işçilerin denetim gücünün devreye girmesi gerekiyor. Gerek işyerleri denetimi gerekse OSGB ve eğitim kurumlarının denetimine özel önem verilmeli ve caydırıcı cezalarla yaptırımlar güçlendirilmelidir.

Yasal düzenleme ve denetimlerin tek başına sorunları çözemeyeceği açıktır, ancak denetimsiz kuralların uygulanmayacağı gerçeğini de göz ardı etmemek gerekiyor. Bundan dolayı denetimle birlikte başta bilinçlendirme ve eğitim olmak üzere bir dizi uygulamayı hayata geçirmeye ihtiyaç var. Bu ihtiyaçtan hareketle iş sağlığı ve güvenliğine yönelik kamuoyunu bilinçlendirilmesi amacıyla başta temel eğitim olmak üzere eğitimin her düzeylerinde bilgilendirme ve bilinçlendirme programları hayata geçirilmeli. Televizyon ve gazetelere yönelik kamu spotları hazırlanmalı, TV dizlerinde ve filmlerde bu konuya yer verenlere yönelik teşvikler verilmelidir. İş kazası yaşanmayan işyerlerinin sahip ve yöneticileri ödüllendirilmeli, işyerinin girişine kazasız günleri gösteren panolar asılmalıdır. Unutmayalım ki önlemek ödemekten ucuzdur

Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol

Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat