'Türkiye’nin Milli İçkisi' nasıl satıldı?
- GİRİŞ21.03.2011 07:59
- GÜNCELLEME21.03.2011 07:59
ŞEREFE!
Bir ay kadar önce ünlü içecek firması İngiliz Diageo, Mey İçki’ yi 3.3 milyar TL bedelle satın aldı. Büyük para. Önemli bir alışveriş ama kimsenin neredeyse ‘umurunda olmadı’.
Aslında hikaye biraz daha eskiye dayanıyor: 2004’ te Tekel’in İçki Bölümü, Mey İçki’ye 292 milyon dolara özelleştirme kapsamında satıldı. Yeni markalarla portföyünü zenginleştiren Mey İçki eski markalarını da makyajlayarak pazardaki lider konumunu iki yıl boyunca kolaylıkla korudu. 2006’ da Mey İçki, hisselerinin yüzde 90'ını ABD'li Texas Pacific Group'a sattı. Hem de 900 milyon dolar bedelle. 2011 yılının başı itibariyle yeni oluşan manzara ise şu: Yeni Rakı, Kulüp Rakısı gibi neredeyse Cumhuriyetle yaşıt çok önemli markalara sahip ‘’Türkiye’nin Milli İçkisi’ rakının en büyük üreticisi konumunda olan firmanın sahibi artık İngilizler.
Oldum olası sermayenin kökeninin tüketimi belirlemesi hususunda kafam karışıktır. Üstelik benim gibi hayatı boyunca ağzına bir damla içki koymamış biri için bu alışverişin alıcı tarafının İngilizler olmasının hiç bir öneminin olmaması gerekirdi ama oldu.
Bir kaç yıl önce hatırlarsınız Dubai Şeyhi El Maktum’un İstanbul’u ziyareti hayatımıza Burgu Kuleler’i sokmuştu. 2005 teki bu ziyarette İstanbul’dan çok etkilenen El Maktum Leventte’ki İETT arazisi üzerine bu Burgu Kuleleri inşa etmek üzere İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile anlaştı. Anlaşmaya göre arsayı İstanbul Büyükşehir Belediyesi verecek, üstündeki kuleleri El Maktum yapacak ve kazanç iki taraf arasında paylaştırılacaktı. Ancak gelen tepkiler (ki bütün tepkiler gelecek paranın arap sermayesi kökenli olmasından besleniyordu sadece) üzerine arsanın bu şekilde değerlendirilmesinden vazgeçildi ve ihale yöntemi ile satışına karar verildi. İhale 2006 Mart ayında yapıldı. Projesine çok güvenen El Maktum’un şirketi Sama Dubai 265 milyon TL bedel tahmin edilen arsaya 832 milyon dolar gibi rekor bir teklif verdi ve ihaleyi kazandı. Aman efendim ne mümkün. Tepkilerin sonu gelmiyor. Hemen proje aleyhine İstanbul Şehir Plancıları Odası bir dava açtı. Önce Bölge İdare Mahkemesi ardından Danıştay’a taşınan dava yılan hikayesine döndü.
Peki 2006 da başlayan ve kesintiye uğrayan bu süreçte neler oldu?
Bir: Burgu Kuleler Projesi yattı. İBB, sadece malum gazete patronlarının ‘’ince’’ hesapları yüzünden ,Tekel’in İçki Bölümü’nün Mey İçki’ye satışının devlete kazandırdığı paranın neredeyse 3 katı büyüklüğünde bir gelirden (892 milyon dolar) oldu.
İki: Amerikalı Donald J. Trump Burgu Kuleler kadar yüksek ama zevksiz iki kuleyi: Trump Towers, İstanbul’un yeni sembolü sloganı ile Levent’in iki adım ötesine Mecidiyeköy’e dikti. Malum gazete patronları tek bir olumsuz satır haber yapmadı bu Amerikan sermayesiyle ilgili.
Üç: Solcu öğrenciler Trump Towers’ın gölgesinde el ilanı dağıttılar ancak hedefleri Trump değil İncirlik Üssü’ydü. Sloganları da şu: ‘’İncirlik kapansın, halı saha yapılsın’’
Dört: 292 milyon dolara özelleştirilen Tekel’in İçki Bölümü 3.3 milyar TL ye İngiliz firması Diageo’ya satıldı. Malum gazete patronları ve yazarları yine tek bir olumsuz satır yazmadı bu alışveriş hakkında. Olsa olsa etiketinde Atatürk ve İnönü’nün yanyana resminin olduğu Kulüp Rakısı’ndan bir kadeh doldurup, sarhoş olduğu halde nasıl olur da ayakta dimdik durduğunu anlamadığım Jonnie Walker’ın şerefine (!) kaldırmışlardır.
Dr. Hamid Aydın - Haber 7
hamidaydin@gmail.com
Yorumlar25