Zenginimiz bedel verir, askerimiz fakirdendir!

  • GİRİŞ16.11.2011 09:04
  • GÜNCELLEME16.11.2011 09:04

Yemen yolu çukurdandır, sefer tasım bakırdandır, zenginimiz bedel verir, askerimiz fakirdendir...

Başlığa bakıp da bedelli askerliğe karşı olduğum akla gelmesin. Ne karşıyım ne de çıkması konusunda bir talebim var. Çünkü bu konunun tamamen ordunun ihtiyacına göre şekillenmesi gerektiğini düşünüyorum.

Kaldı ki, askerlik kanununda bedelli askerlik zaten var. Kanuna göre; O yıl askere alınacakların tamamı, mevcut celp sistemine uygun olarak temel askerlik eğitimine tabi tutulur. Her celp döneminde eğitim merkezine sevk edilen miktar Genelkurmay Başkanlığınca belirlenen  ihtiyaçtan fazla ise; ihtiyaç fazlası olan yükümlüler temel askerlik eğitimlerini müteakip yılın 1 Ocak tarihindeki T.C. Merkez Bankası Döviz Kurları esas alınarak, dövizle askerlik için tespit edilen miktarın yarısının karşılığı Türk Lirası ödemek veya istekte bulunan kamu kurum ve kuruluşlarında görev yapmak suretiyle askerlik hizmetini yerine getirebilirler.”

Açık ve net. Sayı fazla ise bedel ödeyerek askerlik yapılabilir.

Fakat ne yazık ki, siyasi rant nedeni ile bedelli askerlik konusu halka çok farklı bir şekilde servis ediliyor.

Çok farklı gerekçeler ve sebepler ortaya atılıyor. Milli Savunma Bakanı’nın yaş sınırı konusundaki görüşlerini bizzat kendisinden dinledim. Sivas’ta yaptığı açıklamada mealen, bundan önce çıkan 3 dönem bedellide hak sahiplerinin yaklaşık %10-15’inin bu haktan yararlandığını söylüyor. Alınması gereken mesaj açık, makas ne kadar açılırsa, hak sahibi sayısı o kadar fazla olacak, dolayısıyla da yararlaranacakların sayısı artacak. Bu neyin hesabı Allah aşkına? Kiminle neyin pazarlığı yapılıyor anlamış değilim...

Hükümetin alınacak kritik kararlar öncesi basın yoluyla konuyu halkın kucağına atıp, gelen tepkilere göre hareket ettiğine artık alıştık. Meselenin bu kısmı biraz da sosyal-psikoljinin konusu, bir ekonomist olarak bizi pek ilgilendirmez. Bizimkisi yorumdan öteye geçmez yani.

Binlerce mesaj alıyoruz. Bir tarafta otuzlu yaşlarda iş güç, çoluk çocuk sahibi vatandaşlarımız askere gidememe sebeplerini sıralıyor. Diğer tarafta askerliğini zamanında yapmış, “vatan borcu”nu ödemenin grurunu taşıyan ve söylentilere olan tepkilerini dile getiren vatandaşlarımız var. Yani, siyasilerin bedelliyi servis etme şekilleri toplumda bir çatışma yaratmış. Hâlbuki meselenin tamamen ordu ve asker ihtiyacı eksenli olduğunu ve bu konuda bir kanununun zaten varolduğu ifade edilse kimse bu kadar beklenti içine girmez, kimse de buna karşı çıkmaz. Otuzlu ya da kırklı yaşlara kadar insanların askere gidememeleri kimsenin sorunu değildir. Gidenlerin günahını da kimsenin almaya hakkı yoktur. Zaten mesele de bu değildir.

Bedelli askerliğe karşı olmak da bir düşüncedir ve herkes düşüncesinde özgürdür. Geçerli sebepleri de vardır muhakkak. Ama bedelli askerliği zengin – fakir ayrımına dayandırırsanız, işte orada durun derim..

Bu ülkede yıllardan beri her konuda parayı veren düdüğü çalmıyor mu?

Okullarda, iş yerlerinde, hatta askerde dahi, birşeylerin bedeli ödenerek insanlar standartlarını daha iyi yerlere getirmiyor mu?

Parası olan çocuğunu özel okulda, dershanelerde, özel hocalar eşliğinde daha iyi eğitim verdirerek, daha iyi yerlerde okutmuyor mu?

Parası olan üniversiteden sonra çocuğunu yurt dışına göndererek ülkedeki fakir mezunların önüne geçirmiyor mu?

Parası olan Ankara’daki dayısına telefon edip çoluğuna çocuğuna imtiyaz istemiyor mu?

Bu ülkede zengin fakir ayrımı bir tek bedelli askerlik gündeme gelince mi hatırlanıyor?

Hapishanelerde, hastahanelerde, devlet ihalelerinde parası olan düdüğü çalmıyor mu?

Tabiki şehit cenazesi villadan çıkmaz.

Herhangi bir devlet dairesinde sıra bekleyen zengin gördünüz mü ? Ben hiç görmedim.

Ama bu sadece bize özgü birşey değil. Sadece Türkiye’nin sorunu değil. Doğu toplumlarında kapitalizm ancak bu kadar olur. Kimse kusura bakmasın. Kimse de takiye yapmasın. O zaman gelin sistemi değiştirelim. Madem şikâyetçisiniz, sadece askerlik konusundaki bedellere değil, sosyal hayatın içindeki tüm bedellere, imtiyazlara karşı çıkın.

Askerlik, vatan borcundan ziyade görevdir. “Vatana hizmet illa askerlikle olmaz” ifadesi safsatadan başka birşey değildir. Çünkü vatana hizmet etmemek suç değildir ama görevini yapmamak suçtur. Türk Milleti’nin ruhunda, kökeninde ve en önemlisi değerlerinde yer alan bir olgudur askerlik. Orası Hazreti Peygamberin ocağıdır. Şuan o misyonu devam ettirip ettirmediği o gerçeği değiştirmez. Türk Ülküsü ve İslam’ın bayraktarlığı kamuda hizmet yapmakla olmaz. Hele vicdani red ile hiç olmaz...

Tarlalarda biter kamış, uzar gider vermez yemiş, şol Yemen'de can verenler, biri Memet biri Memiş.

Murat Cemberci - Haber 7
Muratcemberci@unkar.com

Yorumlar1

  • Hüseyin KİRAZ 12 yıl önce Şikayet Et
    bedelli. Bedelli askerlik kalıcı yapılmalı, tutarı en az 50.000.-T.L.olmalı.toplanan para ile askerlik yapanlara maaş, belli bir süre sgk primleri ödemesi, sağlık primleri ödemesi gibi imkanlar verilmeli.Zaten parası olan memleketinde veya yakın yerlerde askerliğini yapıyor, evci izni ile hafta sonları evinde geçiriyor.orduevlerinde, karargahlarda rahat bir askerlik yapıyorlar.profesyonel futbolcular, sanatçıların askerliğinden ne fayda gelir.Çevremdeki küçücük köylerin birçoğunda şehit varken, koskoca Ankara Çankaya ilçesinden niye şehit yok.
    Cevapla Toplam 3 beğeni
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat