Zevk için orman yakan 'doğa tutkunları!'

  • GİRİŞ27.01.2010 16:53
  • GÜNCELLEME27.01.2010 16:53

Leoparı dişi diye vurmadığı için kendiyle övünen avcı bir önceki gün söylediği ‘görüşü düşürdüğü için ormanı yaktık’ lafını ne yapar acaba. İlk yazımız Yaban TV’de yayınlanan bir yabanın safari günlüğünden bir kesit.

Tüm kanallar küfürleri sansürlerken TRT’de küfür serbest. Nedir bu serbestliğin altında yatan anlayamadık!

ÇGH bu hafta iki Tim üyesine takılmış!ÇGH'nin bel altı sprileri Tim'i bezdirdi...

Kısa kısa; Ezel, Recep İvedik çekişmesi; Canım Ailem’cilere müjde; Aşk ve Ceza’daki ‘kötü kaynana’ imajına bir eleştiri; ÇGH’de seviye yerlerde; Petek Dinçöz’ün yeniden meşhur olma çabaları… Hepsi ‘Bir de…’ bölümünde…

 Ve son olarak da Ekran Timi’ne bir soru: Mürekkebiniz mi bitti?

İşte Ekran Timi’ne takılanlar:

Görüşü düşürdüğü için orman yakan avcılar

Uydudan yayın yapan bir kanal var: Yaban TV… Bilenler bilir av tutkunlarının amatör kameralarla çektikleri av görüntülerlini yayınlıyor sabahtan akşama. Araya bazen bir iki belgesel giriyor, bol bol da avcılara satılacak ürünlerin reklamı yayınlanıyor. Geçen muhabbeti açılınca izleyici sayısının hiç de azımsanacak kadar olmadığını fark ettim. Oturduğum masada bulunan 6 erkek de ‘denk gelirse’ izliyormuş. Açıkçası ben de denk gelirse izleyenlerdenim. Hemen şunu baştan belirteyim avcılığa da karşı değilim. Kurallara uygun, doğayı tahrip etmeden yapıldığı takdirde bırakın isteyen yapsın.

Avcılar yaşadıkları maceraları kendi çabalarıyla kayda alıp bu kanala gönderiyor Yaban TV de bunları yayınlıyor. Çeken kişilerin isimleriyle vs. geliyor bu çekimler ekrana. Şimdi size anlatacağım bölümü izlerken adeta kanım dondu, kulaklarıma inanamadım.

Dünyadan ve Türkiye’den av maceralarının yayınlandığı programda Cumartesi öğle saatlerinde bir bölüm vardı; ‘Toni Hoca ile Tanzanya’da Safari’ adıyla yayınlanan. Bir Türk iki yabancı avcı, kameraman Türk… Onlara Tanzanya’daki yerliler eşlik ediyor. Gün gün av maceraları ve acıların düşünceleri ekrana gelmeye başladı.

Türk avcı konuyu anlatırken ‘Burada otlar çok yüksek görüşümüzü engelliyor, ağaçlık alan da çok sıkı görüşü düşürüyor. Leoparın peşindeyiz ormanın yarısını yaktık ama bulamadık. Bir de katil fil var. Bu kadar yer yaktık hala göremedik. Katil fili mutlaka bulacağız. Neredeyse Tanzanya’nın yüzde onunu yaktık’ gibi ifadelerle av macerasını anlatıyor.

Ekip ava çıktığında araçlarıyla giderken önce bir fil sürüsü görüyoruz, fil sürüsü yanmış ağaçların arasında gidiyor. Avcıları görünce fillerden biri üzerlerine doğru koşuyor. Avcılar dişi ve küçük olduğu için ateş etmiyor. Yasakmış! Sonra gün boyu ne görürlerse vuruyorlar. Domuz, bufalo, geyik…

Vurdukları hayvanların etleriyle de aradıkları leopara tuzak kuruyorlar. Leopar tuzağa düştüğünde ise önce dişi diye sonra da küçük diye gelen iki leoparı vurmuyorlar. Bu durumu da övünerek anlatıyorlar ‘Gerçek avcı küçük hayvanı vurmaz!’… Yakarak tahrip ettikleri ormandan ise bahseden yok.

Bu nasıl bir anlayıştır ki, görüşü düşürüyor diye orman yakılıyor. Anlamakta zorlanıyorum, hatta nasıl anlatılırsa anlatılsın asla anlayamayacağım. Çıkmış bir de ‘Gerçek avcı’ diye reklam yapıyorlar. Yazık bile diyemiyorum!

Yaban TV’nin web sitesinde yayınlanan haberden öğreniyoruz ki; Toni Hoca’nın adı Antonio Trupia’ymış. Fil avına çıktıkları sırasında Afrikalı  avcı rehberi av sırasında bir fil tarafından öldürüldüğü için de ‘katil fil’ oluyormuş. Toni Hoca, şunları demiş; “Bu olay trofe avcılığının hiç kolay olmadığının ispatıdır. Ben başka bir profesyonel avcıyla o filin peşine düşeceğim”

Küfür TRT’ye serbest mi?

Son dönemde dizilerde bir uygulama başladı. Dizi karakterleri istedikleri gibi konuşuyorlar. Özellikle agresif karakterlerin ağzından küfür düşmüyor. Küfürler uçuşuyor ama en azından bir ‘Biip’ sesiyle kimisi tamamını, kimisi yarısını kesiyor sözün.

Ancak pazartesi günü tekrarı yayınlanan Sakarya Fırat dizisinde bir küfür (b.k) hiç sansürlenmeden ekrana geldi. Gözden mi kaçtı yoksa (tekrarında kaçması daha da tuhaf olur) TRT devlet kanalı olduğu için ona her şey serbest mi? Merak ettik!

Herkes eleştiriyor, peki kim izliyor?
 
Biz yazmaktan bıktık ama onlar yapmaktan bıkmadı. E tabi bu ülkede izleyiciye ne verirsen izler mantığı devam ettiği sürece ve gerçekten de reyting listesinin başından inmedikçe bir program neden kendine özeleştiri yapma ve düzeltme çabası içine girsin ki.  Çok Güzel Hareketler Bunlar (ÇGH) yine sözünü ettiğim program. İlk zamanlar benim de hem formatı hem de içerikteki kalitesiyle beğendiğim, izlediğim bir programdı. Kimi zaman yapılan esprilerin dozu biraz fazla kaçsa da pazar akşamlarının o kasvetli çekilmez havasını değiştirir olmuştu. Fakat herşeyin bir sonu olduğu gibi programlarında bir sonu var, programlarda doğuyor, büyüyor ve ölüyor neticede. Bence ÇGH'nin de şu anda başına gelen aynen budur. ÇGH bana göre  artık miadını doldurdu ve uzatmaları oynuyor, hem öyleki eski skeçler yeniden evriliyor çevriliyor, altüst edilip ısıtılıyor ve izleyicinin önüne temcit pilavı gibi yeniden konuyor, Türkiye'de komedi deyince ilk akla gelen argo ve cinsel içerikli espriler gırla gidiyor.
 
Bu nedenle başından beri eleştirilen programdaki belden aşağı espriler, Recep İvedik  hadisesinden sonra iyice emin olduğumuz gibi bu ülkede argo ile komiği birbirine karıştıran bir izleyici grubundan medet umar hale geldi. Yani her skeç arasına konulan argo söylemler izleyiciden karşılık bulunca evet formül budur eminliğinde ekrana dayatılıyor. Bununla da yetinmeyip gelen eleştirilere kulak kabartılacak yerde, iyice tıkanıp, alaycı bir üslupla milyonların önünde kimilerine göre örnek alınmaya namzet Yılmaz Erdoğan, ekranda "bizi eleştirenler var, skeçlerimizdeki cinsel çağrışımlarla çocuklarımızın ahlakını bozuyormuşuz, sen söyle çocuğum, bu skeçten ne anladın, ahlakın bozuldu mu" türünden sözler sarfedebiliyor.
 
Programı uzunca bir süredir izlemiyor ve protesto ediyorum yukarıda saydığım nedenlerden ötürü. Reyting ölçümlerinin hayli şaibeli olduğu bugünlerde, benim gibi düşünen yüzlerce insanın da aynı tepkiyi ortaya koysalar dahi bir hükmünün olduğunu düşünmüyorum o anlamda.  Yani program Yılmaz Erdoğan sıkılıp da yeni bir projeye yenilinceye kadar bir süre daha böyle gidecek bence. Yine de  bir kere daha yazmadan edemedim. ÇGH'de argo, bel altı  ve üstelikte ısıtılıp tekrar izleyici karşısına çıkarılan esprilerle izleyiciye haksızlık ediliyor. Böyle biline....
 
TV dünyasında iki kutlama ve bir doğum
 
Habertürk grubunun televizyonu Kanal 1  kurulduğu günden bu yana bir türlü istenilen başarıyı yakalayamamış ve  planlanan hedefleri tutturamamıştı.  Grup bence doğru bir kararla yepyeni bir imaj ve marka ismiyle ortaklığa giderek segmentini değiştirdi.  Program ağırlıklı formatından bütünüyle çıkılararak, Dünyanın lider ekonomi kanalı Bloomberg'le yapılan anlaşmayla Kanal 1 artık tarihe karıştı ve Bloogmberg HT olarak 27 Ocaktan itibaren yayınını sürdürecek. Haber, ekonomi ve iş dünyasından haberler ağırlıklı  yayın formatıyla bakalım  Bloomberg HT Habertürk grubunun beklentilerine cevap verecek mi? Yayınlarında başarılar diliyor ve her beraber gelişmeleri takip ediyoruz.
 
Bu arada iki TV kanalı da kutlama yaptı. Samanyolu Haber ve Kanal 24 kuruluşlarının 3. yıldönümlerini kutluyorlar.  Yirmidört saat haber yayınıyla haber kanalları arasına girdiğinden beri  fark yaratan Samanyolu Haber  ve televizyon yayıncılığına  farklı bir renk getiren 24 TV ekiplerini tebrik ediyor, başarılar diliyoruz.

Bir de bunlar var:

Bir de…

Ezel Lost tadında devam ediyor. Tam her şey çözümlendi derken yeni sorular ortaya atıyor. Ancak ATV’de yayınlanan son bölümünde sıkı bir rakibi vardı. Show TV intikamını Recep İvedik 2 filmiyle aldı. AB’de Ezel ilk sırada Recep İvedik ikinci. Ancak Total izleyici Recep İvedik’i tercih etmiş. Ezel ikinciliğe razı olmuş. Hadi total izleyiciyi anladık da bu ülkenin AB’si de Recep İvedik seyrediyor. İnanılması güç bir durum doğrusu.

Bir de…

Nihayet Canım Ailem yeniden başlıyor. Bugün saat 20:00’de ekranlara gelecek yeni bölümüyle. Karşısında Yaprak Dökümü var. Bakalım Canım Ailem Yaprak Dökümü’nün tahtını sarsabilecek mi?

Kapalıçarşı ise Cuma günü Adanalı’dan sonra.

Bir de…

Aşk ve Ceza’daki kötü kaynana imajı sinir bozucu. Uyuşturucu kaçakçılığını savunan kadına “kör göze parmak” namaz kıldırıp, gelinin okula gitmesini savunan kardeşine de “sen insanı dinden çıkarırsın” tepkisi saçma olmuş. Bu ülkede gerçek dindarlar kızlarını okula gönderiyor ama kızları okula alınmıyor.

Bir de…

BKM mutfak giderek edep sınırlarını aşan skeçler yapmaya başlamış. Ne zaman açsam belden aşağı espriler. Sonra da 10 yaşlarındaki çocuklara buradan çıkardıkları ana fikri soruyor Yılmaz Erdoğan. Bu bilinçli Ahlak Çökertme Projesi’ne RTÜK müdahale etmeli.

Bir de…

Petek Dinçöz yeniden Popülerlik peşinde. Bu sefer ne yapacağını şaşırmış. Çareyi katıldığı programlara köpeklerini de götürmekte bulmuş. Ve orada şovu kendisi değil köpekleri yapıyor. O da böylece gündemde kalıyor. Önce Alişan’ın programına katılmış ben daha sonra gördüm. Sonra Beyaz’ın programında izledim. Köpekleri adamların üstüne salıp sonra da seyrediyor. Alişan da Beyaz da çok korkmuş köpeklerden.Tabi konukları da. Onlar koltukların tepelerinde gezerken Petek Hanım da ne var bunda diyerek gülüyor.

Ayrıca Petek Hanım’ın Beyaz’a bir takım elbise borcu var. Üstüne saldığı köpeği Beyaz’ın pantolonunun paçasını parçaladı. Bir de köpeğin stüdyonun ortasına işemesi vardı tabi. Yorum sizlerin…

Ekran Timi’ne not:

Ekran Timi Haber 7’de fırtına gibi başlamıştı yazılarını. Haftada dolu dolu iki yazı çıkıyordu Tim’e ayrılan sayfalarda. Hatta ‘çok uzun biraz kısaltalım’ diye de ricalarda bulunuyorduk Tim’in çok değerli üyelerine. Neyse dedik yerimizi bol. Siz yazın yayınlarız.

Ancak günler geçtikçe yazılar azaldı. Belki çok televizyon izlemek yaramadı bizim Tim üyelerine. Belki de artık, sürekli eleştirdikleri televizyonu izlemeyi bıraktılar. Haftada iki yazıyı bire indirdik önce. Ardından haftada bir yazıyı yazarken bile zorlanmaya başladık. Evet sevgili Tim üyeleri durum kısaca böyledir.  

EKRAN TİMİ - Haber 7
ekrantimi@haber7.com
  

 

Yorumlar5

  • musa baysal 14 yıl önce Şikayet Et
    +16. çgh geç saatte yayınlanmalı.çekimin yapıldığı salonada +16 şartı getirilmeli.
    Cevapla
  • Metin Yazar 14 yıl önce Şikayet Et
    Şimdi ben Ezel, Canım annem, Aşk ve Ceza, Aşk-ı Memnu gibi dizilerin. hiç birini seyretmedim, oyuncularının kim olduklarını bilmem, zap yaparken bile takılıp kalmadım desem bana kim inanır? Bir tek Kurtlar vadisini biliyorum bir de yemek yerken bazen Adanalı çıkıyor ( hangi gün yayınlandığını bilmiyorum) ona göz ucuyla bakıyorum. Böyle yapmakla çok şey mi kaybediyorum? Bir de gözlemim var. Nereye gidersem gideyim bir yerde televizyon açıksa muhafazakarı da , dindarı da,ülkücüsü de, ulusalcısı da mızık mızık ötmelerine rağmen şapşal dizileri bal gibi de seyrediyorlar.
    Cevapla
  • yasin sarıhan 14 yıl önce Şikayet Et
    ÇGH. ÇGH hakkındaki son 2 düşünceye ben de katılıyorum. Hakikaten bilinçli bir ahlakî çökertme projesi var. O yüzden Ç.G.H. değil de B.A.Ç. desek daha iyi olur:) İyi takip ettim, TRTdeki Komedi Dükkanı popülerlik kazandığında, insanlar tiyatro tadına varmaya başladığında Kanal D bu programı ekrana koydu! İzleyici olarak dikkatli olmalıyız, hatta çevremizi bu konuda uyandırmalıyız.
    Cevapla
  • hakan 14 yıl önce Şikayet Et
    EKAN TİMİ VALLA ELLERİNİZDEN ÖPTÜM HER BİRİNİZİN.... Bu ülkede gerçek dindarlar kızlarını okula gönderiyor ama kızları okula alınmıyor Allah razı olsun vallahi tamda öyle birileri bizleri yozlaştırmak istiyor dinden soğutmak istiyor ama ELHAMDÜLİLLAH MÜSLÜMANLAR daha ayakta
    Cevapla
  • Yusuf Aydın 14 yıl önce Şikayet Et
    güzel yazı.. gerçekten güzel konulara değinmişsiniz teşekkürler. çok güzel hareketler bunlar bel altı esprileri kullanarak izleme yaşını yükseltmeye çalışıyor. yoksa 10 yaşından büyüklere hitap eden bir program değil.
    Cevapla
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat