Darbede tanıdığım dört subay

  • GİRİŞ09.04.2012 08:46
  • GÜNCELLEME09.04.2012 08:46

Darbe yapılalı daha bir gün olmuş. Apar topar kışlaya getirilen insanların zihnini kemiren onlarca soru var: Darbeyi kim yaptı, hiyerarşik bir müdahale mi yoksa 27 Mayıs'ta olduğu gibi emir komuta zincirinden kopuk mu? Akla başka şeyler de gelmiyor değil: Darbeyi yapan subaylar "solcu" mu "sağcı" mı? Daha kötüsü de var: Birazdan kurşuna dizilmeyeceğimizi kim garanti edebilir?

Bugün için anlamsız gözüken bütün bu endişeler, o gün hayatın en acı gerçeğiydi. 20 yaşında mecburen askerlik yapan gencecik insanlar, babası hatta dedesi yaşındaki adamları tekme tokat dövüyordu. Emir öyleydi. Öldürürcesine vuruyordu "Mehmetçik" diyerek sinemize basıp koklamaya doyamadığımız asker. Üsteğmen Hüseyin, üstlerinden aldığı emirle öyle söylüyordu anlaşılan. Emir eri Sabri, İzmirli olduğunu her defasında hatırlatıp "Ulan faşistler!" diye başlıyordu küfre. İşkence gören insanların feryadı yeri göğü inletiyordu. Evimiz kışlaya yakın olduğundan sabahları "Yaylalar! Yaylalar!" türküleriyle uyanırdım. Şimdi birkaç yüz metre mesafedeki kışlada işkenceye maruz kalıyorduk arkadaşlarımızla. Acep anacığım duyuyor muydu?

Köşe yazısının tamamını okumak için bu linki kullanabilirsiniz

Ekrem Dumanlı - Zaman

Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol

Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat