Mısır; turnusol kağıtları kan kırmızı…
- GİRİŞ29.07.2013 09:24
- GÜNCELLEME29.07.2013 09:24
Yargı sisteminin o kendisine has haliyle, diktatörlük döneminde bile burnundan kıl aldırmaz tavrı, ordunun ekonomik alanda sürekli olarak gelişmesi ve ülke çapında nerdeyse rakip tanımayan imtiyazlı bir holding haline gelmesi, Mısır petrol ve doğalgazını çıkarıp işleyen ve ticaretini yapan uluslar arası kuruluşların çıkarlarını garanti altına alan anlaşmalar… Ve tabii ki Mısır'ın başta ABD ve İsrail açısından olmak üzere sahip olduğu stratejik önem…
Mısır'da yaşanan ve diktatörün işbaşından uzaklaştırılmasıyla neticelenen 25 Ocak Devrimi, fakir bırakılmış 90 milyon nüfuslu bir ülkede, her birisi ciddi birer problem olan bütün bu hususların geride bırakılacağı ve Mısır'ın kendi dinamikleriyle sağlıklı bir şekilde ayağa kalkabileceği bir fırsat olabilirdi pekala… Ama olamadı, en azından şimdilik.
Yargıçlar yönetimin jüristokratik yapısının bozulmasına, ordu ekonomik sahadaki imkanlarının elden gitmesine, uluslar arası firmalar çıkarlarını koruyan anlaşmaların esnetilmesine ve tabii ki ABD, İsrail ve başka bazı ülkeler stratejik önemi yüksek bu ülkenin kendi kararlarını kendisi alabileceği bir hale gelmesine hazır ve dahası razı değillerdi.
Devrim sonrası özellikle yargı eliyle yürütülen faaliyetler, halkın desteğine sahip olsa da, elleri kolları bağlı bir yönetim amaçladı. Ancak, Parlamento başta olmak üzere yönetime etki edebilecek güçlerin budanması ve Cumhurbaşkanı'nın tek adam olarak bırakılması, Mısır'ın istedikleri gibi yönetilmesi gerektiğini düşünenlerin arzularını tatmin etmedi. Cumhurbaşkanı Mursi, olabildiği kadarıyla ülke insanının menfaatini hedefleyen adımlar atıyor ve şimdilik yapmıyor olsa da, uzun vadede bu adımları sürdürme konusunda kararlı gözüküyordu.
Her birisi mısır'ın başına dert olan bir sürü mihrak açısından durum tehlikeli noktaya ulaşmak üzere idi.
Yüksek yargıçlar, Mursi'nin kıyısından köşesinden budamaya başladığı jüristokrasi'nin geleceğinden endişe ediyorlardı.
Şimdilik kendilerine dokunulmasa da,umuzları kalabalık ve her birisi iyi birer tüccar olup askerliği unutmuş generaller, bir gün mutlaka sıranın kendilerine de gelececeğini biliyorlardı.
Uluslar arası şirketler petrol, doğalgaz ve limanlar konusundaki imtiyazlarının haddinden fazla olduğunun ve işlerin düzelebilmesi için bunların budanmasının gerekli olduğunun farkında idiler ve zaten Mursi bu konuda adımlar atmaya da başlamıştı…
Parlamentosuz bırakılmış, danışma meclisi iptal edilmiş, anayasası askıya alınmış bir ülkede, tek başına kalmış bir cumhurbaşkanından beklenmeyen bir performansla karşı karşıya idiler…
Cumhurbaşkanı Mursi gitmeli idi…
Mursi'nin başarısız gözükebilmesi için gereken her şey yapılmaya başlandı; elektrik ve doğalgaz kesintileri, akaryakıt sıkıntısı, güvenlik güçlerinin ataleti sebebiyle asayiş olaylarındaki artış…
Ardından güya durumdan şikayetçi olanlardan oluştuğu söylenen bindirme kalabalıklar meydanlara sürüldü.
Genelkurmay Başkanı ve aynı zamanda Savunma Bakanı, dolayısıyla karşı karşıya kalınan meselelerin hallinden sorumlu olanlardan birisi olan Sisi isimli general, zevahiri kurtarmak için yapıldığı belli göstermelik bir iki açıklama ve tehdidin ardından darbe yapıp, halkın seçtiği cumhurbaşkanını görevden uzaklaştırdı ve gözaltına aldı...
Mısır'ın yakın döneminin kısa hikayesi, işte böyle bir şey.
Ve şimdi hikayenin ikinci bölümü yaşanıyor. Darbeciler, Cumhurbaşkanları Mursi'yi tekrar görevinin başında görmek isteyen samimi ve kararlı insanlardan oluşan kalabalıklarla karşı karşıyalar…
Mısırlılar, kararlı ve barışçı bir şekilde, cumhurbaşkanlarının görevine geri dönmesini istiyor ve bekliyorlar.
Darbeciler ise tertipledikleri sokak hareketleri ile bulundukları yere geldiklerini, en ufak bir meşruiyetleri olmadığını unutmuşlar; halklarına karşı silah kullanıyor; öldürüyor ve yaralıyorlar… Ağızlarından köpükler saçarak tehditler yağdırmayı da ihmal etmeden.
Mısır'da bütün dünyanın gözü önünde bir tarih yaşanıyor… Olup bitenler, izleyen herkesin aslında ne olduğunu ortaya koyan bir turnusol kağıdı niteliğinde… Ve turnusol kağıtları, testlerin çoğunda kan kırmızı rengini alıyor, her nedense…
ekremkiziltas@gmail.com
Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol