Bizden olmak ya da olmamak!..
- GİRİŞ19.11.2014 08:24
- GÜNCELLEME20.11.2014 08:04
Adamların anlatageldikleri efsanelerden birisinin temellerini sarsma iddiası taşıyor çünkü. Ama bizimkilere ne oluyor, anlamak mümkün değil.
Konu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 1. Latin Amerika Ülkeleri Müslüman Dini Liderler Zirvesi’nde yaptığı konuşmada söylediği şu sözler: “Amerika kıtasının 1492'de Kolomb tarafından keşfedildiği iddia edilir. Oysa Kolomb'tan 314 sene önce 1178'de Müslüman denizciler Amerika kıtasına ulaşmışlardır. Kristof Kolomb'un hatıralarında Küba kıyılarında dağın tepesinde bir caminin varlığından bahsedilmektedir. Kübalı kardeşimle bunu konuşuruz. O dağın tepesine bir cami bugün de yakışır. Yeter ki böyle bir şeye müsaade etsinler. Kolomb daha Amerika kıtasını keşfetmeden İslam dini kıtada inkişaf etmiş, yayılmıştı."
Özellikle Güney Amerika ülkelerindeki medya organlarının ilgisini çeken ve sosyal medyada da en çok tartışılan konulardan birisi haline geldiği rivayet edilen Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu sözleri ile ilgili en dikkat çekici çıkışlardan birisi İspanyol El Pais’ten: ‘Amerika kıtasında yapılan kazılarda Kolomb öncesi herhangi bir cami kalıntısına rastlanmadığını’ ileri süren gazete, Erdoğan’ın iddiasını ispat etmesini istiyor.
Amerika kıtasının ilk olarak Kolomb tarafından keşfedilip edilmediği, ilim adamları arasında ciddi şekilde tartışılan bir konu. Tartışmaların odak noktası ise tarafların keşiften ne anladığı üzerinde düğümleniyor. Malum, keşif kimine göre gerçekten keşfetmek, kimine göre ise keşfedilen yeri sömürü alanı haline getirebilmek…
Müslümanların Amerika kıtası ile tanışmaları hususu da, uzun zamandan beri tartışılan bir konu. Endülüs’ün tarih sahnesine çıkmasından sonra Müslümanların Amerika kıtasına da ulaştıkları ve burada İslam’ı yaymak için gayret ettikleri gibi, kıtayı çizdikleri haritalarda da gösterdiklerine dair inkar edilemez deliller var.
İnkar edilemez delillerden birisi, ‘Müruc-uz Zeheb’ isimli eserinde ‘Kurtubalı bir kişinin Okyanusu aşıp karşı kıtaya çıktığını ve değerli ganimetlerle döndüğünü’ yazan tarihçi ve kaşif Ebu’l Hasan el-Mesudi’nin (896-956) çizdiği haritada Amerika’nın bulunması.
Semerkandlı olup, 973-1048 yılları arasında yaşayan El-Biruni’nin çizdiği haritada Amerika’nın ve hem de Güneyi ve Kuzeyi ile yer alıyor olması, bir başka husus.
Kuzey ve Güney Amerika’da, üzerlerinde 8. ve 9. yüzyıla ait Arapça yazılarla kelime-i tevhid yazılı sikkelerin bulunması yanında, arkeolojik kazılarda ortaya çıkan başka bazı kalıntılar, birçok bilim adamı tarafından Müslümanların Kolomb’dan çok daha önce Amerika’ya gelmiş olduklarının delilleri olarak kabul edilmektedir.
Müslümanların, gittikleri yeri sömürmek ve kaynaklarını yağmalamak niyetiyle değil; oralardaki insanlara gerçekleri anlatmak yani tebliğ niyetiyle gitmiş olmaları, belki de meselenin en önemli noktası…
Batılı yayın organlarının konuyu değişik şekillerde ele almaları, normal. Ama ilmi delillerden hareketle konuyu gündeme getiren Cumhurbaşkanı’na ‘bizden olanlar’ tarafından gösterilen tepkiler, kafa karıştırıcı ve can sıkıcı.
İçeriden, yani ‘bizden’ olup; ‘Daha 1178'de, yani Kolomb'tan 314 sene önce, Müslüman denizcilerin Amerika kıtasına ulaşmış oldukları’ gerçeğinden rahatsız olanlar, amansız kompleksleri sebebiyle mi böyle davranıyorlar; yoksa aslında bizden mi değiller?.. Soru bu…
Ekrem Kızıltaş – Haber 7
ekremkiziltas@gmail.com
Yorumlar1