Yerli ve yabancı İslamofobikler…

  • GİRİŞ12.01.2015 08:18
  • GÜNCELLEME13.01.2015 07:57

Belki bu sebepten olacak, olaylar nasıl gerçekleşirse gerçekleşsin, her insan kendi meşrebine göre bir yorum tarzı tutturur ve bu yolda ısrarla devam eder. Çünkü aklı böyle çalışmakta ya da çeşitli sebeplerle böyle çalışması gerekmektedir.

Paris’te yaşanan ve 3’ü terörist 20 kişinin ölümü ile neticelenen olaylarla ilgili de herkes kendisine göre bir yorum tarzı tutturdu ve aynı minval üzere devam ediyorlar.

Olup bitenlerin en önemli muhataplarından birisi olan Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande, ‘yaşananların ne İslam’la ne de dinle bir ilgisi olmadığını’ söylemiş olsa da, mal bulmuş mağribiler gibi konuya balıklama dalan yerli ve yabancı İslamofobikler, meseleye İslam ve terör kelimelerini yanyana sıklıkla kullandıkları cümleler kurarak yaklaşmayı tercih ediyorlar.

Olaylarla ilgili hoşa gitmeyen soruları ‘komplo teorileri’ babından değerlendiren bu çevreler, nerdeyse üç yıl önce yayımlanmış bir karikatür sebebiyle mizah dergisine baskın yapılarak 12 kişinin öldürülmesinden bahsediliyor olduğunun farkında değil gibiler. Bununla da kalmıyor ve dergi toplantısının neden pazartesi değil de Çarşamba yapıldığı, normalde toplantılara katılmayan çizerlerin nasıl olup da o gün geldikleri, teröristlerin bu durumdan nasıl haberdar olabildikleri, içeriye nasıl girebildikleri, profesyonel bir görüntü verdikleri halde pasaportlarını nasıl olup da otomobilde unuttukları… gibi bir dizi soruyu görmezden geliyorlar.

Tam da bunlar olup biterken, bir başkasının polislere saldırması ve sonrasında Koşer ürünler satan bir markete girip rehineler alması, açıklananlar doğru ise bu arada başka saldırıların da engellenmiş olması gibi garabetlere de, hiç ama hiç kafayı takmıyorlar. Saldırganların bağlantıları ile ilgili olarak tek bir örgüt yerine değişik ve aralarında problemler olan örgüt isimlerinin verilmiş olmasına da…

Oysa meseleye biraz geniş bir açıdan bakılabilse; bir tür ‘terör fırtınası’ gibi gerçekleşen bu olayların, büyük ihtimalle Fransa’ya verilmek istenen önemli bir mesaj anlamı taşıdığı ve bu mesajın İslami kaygılarla alakasız, ama İslamofobik hedeflerle yakından alakalı olduğunu anlayabilmek mümkün. Avrupa genelinde cami kundaklamaları ve İslam karşıtı gösterilerin yaygın olduğu bir dönemde gerçekleştirilen bu saldırılar, belli ki İslam karşıtlığını iyice tırmandırmak niyetine hizmet ediyor.

Fransa’daki saldırılarla alakalı bütün teorileri bir kenara koyalım. Ama bütün bu hengamede, saldırıların esas amacının tam olarak ne olduğu konusunda bilgiler alınabilecek insanların operasyonlarda ancak ölü olarak ele geçirilebilmiş olması bile başlı başına ciddi bir problem. Çünkü bu, olup bitenlerle ilgili gerçekleri öğrenemeyeceğimiz manasına geliyor…

Dışarıdaki İslamofobiklerle ilgili olarak yapabilecek fazla bir şey yok. Ama içimizdeki İslamofobikler, ‘İ’sini bile bilmedikleri İslam’ın gerçekleri konusunda ahkam kesmek suretiyle dışarıdakilere destek atışları yapmak yerine, insanımızın Dinini daha sağlıklı öğrenebilmesine destek olmayı düşünebilirler…

Dışarıdaki İslamofobiklerin husumetini çekmek için Müslüman kimliğine sahip olmanın yeterli olduğunu unutmamalarında da fayda var…

 

 

Ekrem Kızıltaş – Haber 7

ekremkiziltas@gmail.com

Yorumlar1

  • Ali Keser 10 yıl önce Şikayet Et
    Dediğiniz çok doğru sizde kendi aklınızı seçerdiniz, demek ki bize akıl vermeyi bırakın.
    Cevapla
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat