Kenan Evren iyi ki umreye gitmiş!..
- GİRİŞ14.05.2012 09:12
- GÜNCELLEME14.05.2012 09:12
12 Eylül ihtilalini yaptığı için yargılanmakta olan Eski Cumhurbaşkanlarımızdan, emekli Orgeneral Kenan Evren, 1984 senesinde, Cumhurbaşkanı olarak umreye gitmiş… Ve iyi ki Kenan Evren umreye gitmiş!.. Eğer Evren umreye gitmeseymiş; 1932’de yaşandığı gibi, 1980’lerin ortasında da, ‘Ezanın Türkçeleştirilmesi’ gibi bir garabetin yaşanması, ihtimal dahilinde imiş.
Evren’in umreye gitmiş olmasının en iyi tarafı bu.
Evren’den sonra, dönemin Milli Güvenlik Konseyi üyeleri emekli Orgeneral Nurettin Ersin, emekli Orgeneral Tahsin Şahinkaya, emekli Oramiral Nejat Tümer ve emekli Orgeneral Sedat Celasun da, hanımları ile beraber umre ziyareti yapmışlar.
1980’li yıllarda Türkiye’nin Cidde Din Hizmetleri Müşavirliği görevinde bulunan Diyanet İşleri Eski Başkan Yardımcılarından Sami Uslu’nun anlattıklarından öğreniyoruz bunu.
Evren’in Suudi Arabistan ziyareti sırasında mihmandarlığını yapmış olan Uslu’nun, Bursa Kent Konseyi’ndeki söyleşisinden gazetelere aksettiği kadarıyla, Evren’in umre yapışı sırasında bazen gülümseten ve bazen de düşündüren olaylar yaşanmış.
İhramlı haliyle Harem’e ayakkabıları ile girme konusunda epey ısrar eden Evren, sonunda ikna olmuş. Tavaf sırasında okunan duaların Türkçe’ye çevrilmesini isteyip, onları tekrarlamış. Akşam namazı için beklenirken, farzdan sonra, sünnet kılmayacağını söyleyip; beraberindekilerin de sünnet kılmaması emri vermiş.
Kâbe-i Muazzama’nın içine giren Evren Paşa Kâbe’nin dört bir tarafına namaz kıldıktan sonra, elleriyle Kâbe’nin duvarına yaslanıp, dakikalarca dua etmiş…
Ancak bunlardan da önemlisi, Evren’in umre ziyareti sonrasında söyledikleri. Uslu şöyle anlatıyor:
“Cidde'ye döndüğümüzde ise Kenan Evren bana, 'İyi ki buraya gelmişiz. Umre dönüşünde bir karar çıkartarak ezanı tekrar Türkçeye çevirmeyi düşünüyordum. Ama baktım ki önümden Malezyalı, İranlı, Amerikalı geçiyor. Ezan her ülkenin kendi dilinde olursa din dinlikten çıkar. Bu yüzden vazgeçtim' dedi.”
Evet, dediğimiz gibi Evren iyi ki umreye gitmiş ve böylelikle, Millet olarak hepimize ciddi sıkıntılar yaşatabilecek bir badireden kurtulmuşuz. Ancak, Evren’in sözleri arasında esas dikkat çeken şey, ‘bir karar çıkartarak ezanı tekrar Türkçeye çevirmeyi düşünüyordum’ sözündeki rahatlık. Böyle bir sözü, ancak kralların ya da padişahların söyleyebileceği düşünülür oysa.
Osmanlı dönemini karalamak için söylenen birtakım beylik sözler vardır. Mesela halkın adeta kul gibi olup, kaderlerinin padişahın iki dudağı arasından çıkan sözlere bağlı olduğu; Cumhuriyetle herkesin eşit birer vatandaş olarak, temel haklarına kavuştuğu gibisinden…
Padişahların yetkilerinin sanıldığı gibi sınırsız olmadığı ve hemen her aşamada bütün kararlarını müşavere ile aldıklarını, artık biliyoruz. Cumhuriyetle yönetilen bir ülkede, askeri bir darbe sonrası kendisini cumhurbaşkanı seçtiren Kenan Evren’in, kendisini krallar ve padişahlardan bile yetkili görmesi, oldukça ilgi çekici bir durum.
Bu sadece 12 Eylül’ü yapanların tavrı değil. Benzer yaklaşımlara 27 Mayıs, 12 Mart, 28 Şubat ve başka bazı girişimlerde de şahit olundu.
Evet, netice olarak; Evren’in umreye gitmiş olması iyi olmuş.
Ancak, kutsal topraklara ‘döndüğünde bir karar çıkartarak Ezanı Türkçeleştirme düşüncesi’ ile gitmemiş olsaydı keşke.
Milletimize rağmen, aklına esen her şeyi hem de rahatlıkla yapabileceğini düşünebilen birisi, bu ülkenin en tepe noktasına kadar gelebilmiş demek ki…
Hepimize geçmiş olsun!
Ekrem Kızıltaş / Haber 7
ekremkiziltas@gmail.com
Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol