27 Mayıs-15 Temmuz İngiltere ve Özgür Özel

  • GİRİŞ28.05.2025 09:02
  • GÜNCELLEME29.05.2025 10:09

Başlığa 12 Mart 1971, 12 Eylül 1980, 28 Şubat 1997 ve 27 Nisan 2007 gibi muhtıra ve darbeleri eklemek mümkün.

Ancak

27 Mayıs 1960 darbesi

Ve 2016’daki 15 Temmuz kalkışması darbelerin bir özeti olduğu için 

Bu ikisini merkeze aldım.

İMAMOĞLU

İNGİLİZ B. ELÇİSİ İLE GÖRÜŞÜYOR

CHP’nin İngiliz aşkı malumdur.

Nitekim İmamoğlu

2028’de yapılacak olan Cumhurbaşkanlığı adaylığı için

Daha yurtiçi gezilerine başlamadan önce,

İstanbul’un karlı ve tenha olduğu bir günde gözlerden uzak bir balıkçı lokantasında İngiliz B. Elçisi ile görüşmüştü.

Dikkat edilirse İmamoğlu İstanbul Başkonsolosu ile görüşmüyor Büyükelçi ile görüşüyor.

Adam da o karlı günde üşenmeden Ankara’dan kalkıp geliyor. Artık ne konuşacaklarsa…

Ama

Daha önce gizli kapaklı yapılan görüşme ve iş birliğini

Genel Başkan Ö. Özel çok açık bir hale getirdi. Televizyon röportajında herkesin gözü önünde İngiliz başbakanından yardım dilendi. Daha sonra yapılan Sosyalist Enternasyonal toplantısında da bu isteğini yeniledi.

Neden?

İNGİLİZ ETKİSİ

CHP’liler

İngilizlerin ülkemizdeki etkisinin çok büyük olduğuna ve onlarla iş birliğinin kaçınılmaz olduğuna inanırlar.

Ancak

Bu iş birliğinin iyi mi kötü mü olduğunu hiç düşünmezler.

Mesela

Mustafa Reşid Paşa’nın İngiliz yanlısı bir siyaset izleyerek onlarla yaptığı anlaşmalar Osmanlıyı felakete sürüklemişti.

Bunlardan

1838 Baltalimanı Anlaşması bir ticaret anlaşması olup Osmanlının kısa sürede hazinesini boşaltmış iflasa sürüklemişti.

Ve Osmanlı Devleti

1854 yılında ilk defa borç almak zorunda kalmıştır.

O borç

İsim ve kılık değiştirerek ta 2013 yılına kadar geldi.

2013 yılında geri kalan 5 milyar $ Cumhurbaşkanımız tarafından ödenerek kapatılmıştır.

Borcu kapattığımızın ikinci haftası Gezi Parkı olayları başladı. Arkasında Hendek, Kobani,15 Temmuz vs. gibi daha birçok yıkıcı olay oldu ama bunlar başka bir yazının konusu.

DARBELER

İngilizlerle olan ilişkilerimiz ya iflasla ya darbe ile sonuçlanmıştır.

Tarihi mevzulara girip mevzu dağılsın istemiyorum

Ama şu kadarını söyleyeyim:

İngiliz yanlısı paşalar Osmanlının sonunu getirmişlerdir.

Sultan A. Aziz’in şehit edilmesinden

Sultan A. Hamid’in tahttan indirilmesine kadar hep olaylarda İngiliz parmağı olmuştur.

CUMHURİYET DÖNEMİ

Cumhuriyet döneminde de bu etkiyi fazlası ile görmek mümkün.

Osmanlı ortadan kaldırıldıktan sonra

Ortadoğu’da geride kalan tüm mülklerine İngiliz-Fransız ittifakı kendi aralarında paylaşmıştır (Sykes-Picot Anlaşması)

İçeride de

1945 yılına kadar tamamen İngiliz yanlısı 45’ten sonra ise kısmen Amerikan yanlısı bir politika tercih edilmiştir.

MENDERES VE 27 MAYIS DARBESİ

1950’de

Demokrat Partinin iktidara gelmesi ile

Menderes

Ülkeyi İngiliz tahakkümünden kurtarıp farklı arayışlara girerek Milli bir politika tercih etmekle birlikte o yılların süper güçleri olan ABD ve SSCB (Rusya) ile de ilişkiler kurmak zorunda kalmıştır.

Ancak

İngilizler gibi Anglosakson olan ve haliyle aynı dürtülere sahip olan Amerikalılar da İngilizlerin yaptığı soygunu devam ettirmek isterler.

Bu durum İngilizleri fena halde kızdırır. Pastayı bölüşmek istemezler.

Çünkü

Ülkenin önemli politikacıları

Sermayesi

Üniversiteleri

Basın-yayın kuruluşları

Ve generallerin etkin olan bir kısmı İngiliz yanlısıydı.

CHP FİTNE KAZANINI KAYNATIYOR

İngilizlerin

Tam istediği gibi bir muhalefet de olunca

CHP-Medya-Üniversite ve sermayenin etkisiyle fitne kazanının fokur fokur kaynamaya başlaması zor olmadı.

YALAN VE İFTİRALAR

Öğrencilerin kıyma makinesinden geçirildikleri,

Menderes’in 12 ton altını uçakla kaçırmak üzere olduğu vb. gibi akla ziyan o kadar çok yalan haber uçurdular ki… Askeri cenahta da bu işe teşne bir grup olunca darbe yapmaları gayet rahat oldu.

Bu darbe

Belki de İngilizlerin içimizde kotarabildikleri en kolay darbe olmuştur.

Çünkü

Menderes naif birisi olup

Aynen 15 Temmuz’da Cumhurbaşkanımızın yaptığı gibi halkı meydanlara çağıracak bir celadete sahip değildi.

ÜLKENİN SERVETİ NEREYE GİTTİ

Darbecilerin bahsettiği o 12 ton altın hiçbir zaman ortaya çıkmadı.

Çünkü Menderes

Kendileri gibi hırsız değildi

Ama o sırada ne oldu ve ülkenin serveti nereye gitti ona bakalım.

MİLLİ GELİRİMİZ

1960 yılında

Milli gelirimiz 89 milyar $ idi.

Kişi başına düşen milli gelir olarak Japonya’nın ilerisinde.. Kore’nin ise çok çok ilerisinde idik.

Darbeden hemen sonra bu rakam 68 milyar dolara indi (O günkü dolar şimdiki doların 10 katından fazla alım gücü vardı)

Aradaki fark

İngiliz yanlısı sermaye gruplarının cebine gitti.

 

27.05.2025

Emin Batur

 

NOT: Yazıya başlarken 15 Temmuz darbe kalkışmasına kadar geleceğimi sanıyordum ama olmadı. Arada Amerikalıların desteklediği darbe ve muhtıralar da var. Hepsini seri halinde yazmak istiyorum. Böylece Ö. Özel’in talebinin ete kemiğe bürünmüş hali ortaya çıkacak. Arada flaş mevzular çıkıp yazı inkıtaa uğramasa tabi… 

 

Yorumlar8

  • Eda 2 gün önce Şikayet Et
    Utanmiyorsunuz daaaaaa
    Cevapla
  • Mustafa 2 gün önce Şikayet Et
    Bu kalaysız kazan chp ingiliz ürünüdür.
    Cevapla Toplam 2 beğeni
  • konuk 2 gün önce Şikayet Et
    güzel bir özet olmuş gayet açıklayıcı, kaleminize sağlık
    Cevapla Toplam 4 beğeni
  • BURHANEDDİNRABBANİ 2 gün önce Şikayet Et
    Eyyy kötü tutkularını atmış RUHUNU faziletlerle donatmış en GÜZEL İNSAN ALLAH CC.senden sende ALLAH CC.DAN hoşnut ve RAZI olarak ALLAH CC.dön,HOŞNUT ve RAZI olduğu HAS kulları arasına katılıp FİRDEVİS CENNETİNE(CENNETİN EN ÜST VE ORTA YERİNE)giriniz,KUTSAL DEĞERLERİNİ,AZİZ MİLLETİNİ HER ŞEYİN ÜZERİNDE SEVEN AZİZ VATAN ve MİLLETİNİN HAS evladı AĞABEYİM.SELAM VE DUALARIMLA ALLAH A EMANET OLUNUZ
    Cevapla Toplam 3 beğeni
  • Kaan 2 gün önce Şikayet Et
    Ellerinize sağlık yazılarınızı beğenerek takip ediyorum.
    Cevapla Toplam 4 beğeni
Daha fazla yorum görüntüle
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat