Hani Türkiye, Üçüncü Dünya ülkesi olacaktı?
- GİRİŞ08.03.2009 09:38
- GÜNCELLEME08.03.2009 09:38
ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, Ankara ziyaretinde, Başkan Obama'nın bir ay içinde Türkiye'ye geleceğini açıkladı.
Bu haber beni şaşırtmadı.
Çünkü yeni ABD yönetimi, Başkan Bush döneminde kanlı bıçaklı olduğu odaklarla (örneğin İran ) masaya oturmaya hazırlanıyor. Ayrıca Irak'tan da asker çekecekler.
Böyle bir dönemde, Türkiye'yi ziyaretten daha olağan ne olabilir?
ABD yönetimi doğacak boşlukları Türkiye'nin doldurmasını isteyecektir.
Zaten Dışişleri Bakanı Ali Babacan da, Clinton ile yaptıkları görüşmede, ikili ilişkileri değerlendirdiklerini belirttikten sonra, 'Stratejik ortaklığımızı karşılıklı olarak teyit ettik' dedi.
Belli ki Ankara, yeni dönemde, bölgenin etkin aktörü olarak kendisine avantaj sağlayacak bir rolü oynamak istiyor.
Böylece devletlerarası rekabette ileriye doğru bir hamle yapmış olacak.
Bu haber beni şaşırtmadı.
Çünkü yeni ABD yönetimi, Başkan Bush döneminde kanlı bıçaklı olduğu odaklarla (örneğin İran ) masaya oturmaya hazırlanıyor. Ayrıca Irak'tan da asker çekecekler.
Böyle bir dönemde, Türkiye'yi ziyaretten daha olağan ne olabilir?
ABD yönetimi doğacak boşlukları Türkiye'nin doldurmasını isteyecektir.
Zaten Dışişleri Bakanı Ali Babacan da, Clinton ile yaptıkları görüşmede, ikili ilişkileri değerlendirdiklerini belirttikten sonra, 'Stratejik ortaklığımızı karşılıklı olarak teyit ettik' dedi.
Belli ki Ankara, yeni dönemde, bölgenin etkin aktörü olarak kendisine avantaj sağlayacak bir rolü oynamak istiyor.
Böylece devletlerarası rekabette ileriye doğru bir hamle yapmış olacak.
Gelin şimdi geçmişe uzanarak, dün olup söylenenleri, bugünkü gelişmelerle karşılaştıralım:
Başbakan Erdoğan'ın Davos tavrının olumsuz bir puan olmadığını, tam tersine Türkiye'ye yarayacağını, çünkü yeni dönemle uyumlu olduğunu defalarca söyledik.
Buna karşılık kimileri, Kasımpaşalılıktan dem vurarak ya da mesela 'Türkiye Yahudi cemaati çok tedirgin' filan diyerek karamsar bir hava yaratmaya çalıştı.
Bazı gazetelerin hafta sonu ilaveleri, Başbakan Erdoğan'ın 'monşer' eleştirisine laf yetiştiren emekli büyükelçilerle yapılmış röportajlarla dolduruldu.
Böylece Dışişleri Bakanlığı kadrolarında ciddi bir rahatsızlık varmış havası yaratılmak istendi.
Daha da geriye gidelim mi?
Irak'ın ABD tarafından işgaliyle ilgili, 2003'teki ünlü 1 Mart tezkeresi döneminde neler dendiğini hatırlayın.
Tezkere, Meclis'ten geçmezse, "Türkiye, uluslararası siyasetten ve dolayısıyla küresel ekonomiden soyutlanmış, zavallı bir ' üçüncü dünya ülkesi' olacak" diye yazmadılar mı?
Tezkere, Meclis'te kabul edilmeyince de "ABD'nin gazabından korkun, mutlaka bunun öcünü alacak" demediler mi?
İşte uzman geçinen bu uydurmacıların hepsi yanıldı.
Başbakan Erdoğan'ın Davos tavrının olumsuz bir puan olmadığını, tam tersine Türkiye'ye yarayacağını, çünkü yeni dönemle uyumlu olduğunu defalarca söyledik.
Buna karşılık kimileri, Kasımpaşalılıktan dem vurarak ya da mesela 'Türkiye Yahudi cemaati çok tedirgin' filan diyerek karamsar bir hava yaratmaya çalıştı.
Bazı gazetelerin hafta sonu ilaveleri, Başbakan Erdoğan'ın 'monşer' eleştirisine laf yetiştiren emekli büyükelçilerle yapılmış röportajlarla dolduruldu.
Böylece Dışişleri Bakanlığı kadrolarında ciddi bir rahatsızlık varmış havası yaratılmak istendi.
Daha da geriye gidelim mi?
Irak'ın ABD tarafından işgaliyle ilgili, 2003'teki ünlü 1 Mart tezkeresi döneminde neler dendiğini hatırlayın.
Tezkere, Meclis'ten geçmezse, "Türkiye, uluslararası siyasetten ve dolayısıyla küresel ekonomiden soyutlanmış, zavallı bir ' üçüncü dünya ülkesi' olacak" diye yazmadılar mı?
Tezkere, Meclis'te kabul edilmeyince de "ABD'nin gazabından korkun, mutlaka bunun öcünü alacak" demediler mi?
İşte uzman geçinen bu uydurmacıların hepsi yanıldı.
Yorumlar4