Erbakan kimleri temsil ediyordu?
- GİRİŞ01.03.2011 10:19
- GÜNCELLEME01.03.2011 10:19
Bence onun ardındaki itici güç Anadolu sermayesiydi. Ama hangi sermaye?
Türkiye ekonomisi 1923-1950 arasında birbirinden kopuk parçalar halindeydi. Ulusal ekonomi, demiryollarının kapasitesiyle sınırlıydı. Bir bölgede demiryolu varsa, oranın ürünü ulusal pazara sunulabiliyordu.
***
Ekonomi ancak Demokrat Parti döneminde "ulusal" hale geldi. ABD destekli karayolu atılımı, ülkeyi birleştirdi.
Bu gelişmelerden en çok yararlanan, Ankara ile ittifak halindeki İstanbul sermayesi oldu.
Anadolu sermayesi ancak 1960'larda devlete "biraz da bana ver" demeye başlayabildi.
Erbakan'ın "Milli Görüş" hareketinin özü, "yerli", "devletçi", "ulusal pazarcı" olmasıdır.
Süleyman Demirel'in Adalet Partisi'nde umduğunu bulamayan Anadolu sermayesi, Erbakan'ın kurduğu "Milli Nizam" (MNP) ve "Milli Selamet" (MSP) partilerine kaymıştı.
"İslami simge ve söylemler" bu hareketin "birliğini" sağlayan faktörlerdi. Yani olayın ideolojisiydi.
Kuran'dan hareketle bir düzen kurmayı hayal edenler vardı elbette. Ancak esas amaç, devleti kullanarak, Anadolu sermayesini (de) kalkındırmaktı.
***
Adnan Menderes'ten sonra, Anadolu sermayesini kalkındıran ikinci hamle, Turgut Özal ile geldi.
Özal'ın ekonomiyi dünyaya açmasıyla birlikte, Anadolu daha hızlı büyümeye başladı. Devlet desteği almadan, kendi çabasıyla ayakta duran bir orta sınıf doğdu.
Bu orta sınıf, önce Erbakan'ı destekledi. Çünkü çıkarlarını "şimdilik en çok o" temsil ediyordu.
Ancak Erbakan'ın vizyonu ulusal pazarla ve devlet müdahaleleriyle sınırlıydı.
Örneğin Avrupa Birliği'ne karşıydı. Dünya ekonomisi söz konusu olduğunda, İslam kardeşliğinden ötesini düşünmüyordu.
28 Şubat (1997) darbesi bardağı taşıran damla oldu. Anadolu sermayesi, askeriyenin kendisine geçit vermeyeceğini apaçık gördü:
Belli ki askerler, laiklik kisvesi altında, İstanbul merkezli büyük sermayeye kaynak aktarmaya devam edecekti.
Yorumlar3