Hiçbir zaman garanti olmayan bir netice futbolda ama oluyor böyle şeyler... Maalesef Türkiye'de akşam yatılıyor, sabah karar alınıyor ligdeki takım adeti değişiyor. Sahası, seyircisi olmayan takımların bazı yerlerde olmaması gerekir.

Galatasaray'da ilk yarı Gomis sahneye çıktı, işi bitirdi. Bence bu sene Süper Lig'de Gomis kadar, oynadığı sürelerde takımına faydalı olan bir oyuncu tahmin ediyorum ki yoktur. Golleri atmasının yanında pres yaptı, kendi kale sahasına geldi top çıkardı, her şeyi yapmaya çalıştı, tek kelimeyle bravo...
Sarı-kırmızılılar, Beşiktaş ve Başakşehir galibiyetleriyle hava yakalamıştı. Fenerbahçe'nin Giresun yenilgisi, ardından da Trabzonspor mağlubiyetini avantaja çevirdi ama dün İstanbulspor maçı gösterdi ki öyle isimle kazanılmıyor.
Kazanabilirsin ama senden kademe olarak aşağıda bir takımın karşısında ecel terleri döken, panikleyen bir Galatasaray ve seyircisi vardı. Futbol böyle bir şey. Rakip zayıf olabilir, o zaman işini bitireceksin. Yoksa dün akşamki gibi ecel terleri dökersin.

BEŞİKTAŞ ERİYOR

Federasyon Başkanı, "Hakemler iyi, üzerlerine fazla gidiliyor" diyor ama her basın toplantısı hakemlerden en fazla o konuşuyor. Peki hakemler vazifelerini iyi yapıyorlarsa niye konuşuyorsunuz! Spor programlarında hakemler konuşuluyormuş. Adam göstere göstere kafa atacak ama burnu kırılmadı diye hakem kafa atana sarı gösterecek sonra o oyuncuyu devrede hocası 'Sen atamadın, bari ben alayım' diye çıkaracak. Kırmızı kart olacak pozisyon 25. dakikada yaşandı. Sonrasında oynanacak üçte ikilik bir bölüm var. Ama bizim hakemlerimiz iyi... Bu Atilla Karaoğlan, FIFA listesine konuldu.
Peki hakem maça yüzde kaç tesir etti? Bence yüzde 90.
Beşiktaş tek tek eriyor. Bir futbolcu oyun durduğu anda rakibe kafa atıyorsa, o takım fizik olarak hazır değildir. Çünkü fizik olarak hazır olmayan bir futbolcu böyle aptalca bir şey yapar. Beşiktaş 10-15 dakika saman alevi sonra söndü. Gaziantep istediği gibi oynadı, Beşiktaş'ı da kendi istediği gibi oynamaya zorladı.
Weghorst çok iyi başladı ama düştü.
Neden? Cenk geldikten sonra Şenol Güneş ona da yer açmak istedi.
Cenk en çok gol atılacak yer olduğu için ceza alanının ortasını tercih etti.
Cenk oraya gelince Weghorst kenara gitmeye başladı. Ama oyun stili kenarda değil ortada etkili. Yani Beşiktaş çift santrfor oynarken iki forvet birbirini markajladı.
Rakip defansın da işi kolaylaştı.
Çünkü kalabalık olması defansın avantajınadır.