Buz üzerinde jeopolitik satranç: Trump ve Putin’in Alaska zirvesi

  • GİRİŞ14.08.2025 14:20
  • GÜNCELLEME15.08.2025 09:12

Dünyanın iki süper gücü ABD ve Rusya’nın devlet başkanları, cuma günü Ukrayna’da devam eden savaşın kaderini görüşmek için Alaska’da bir araya gelecek.

ABD Başkanı Donald Trump’ın nükleer denizaltı adımı ve ikincil yaptırım tehditlerinin ardından gelişen bu önemli zirve için seçilen yer de oldukça çarpıcı.

Alaska, yüzölçümü bakımından Amerika’nın en büyük eyaleti olmasının yanı sıra Rusya–ABD ilişkilerinde jeopolitik ve stratejik bir köprü konumunda.

Rusya, uzak bir toprağı yönetmenin maliyeti, lojistik zorluğu ve felaketle sonuçlanan Kırım Savaşı (1853-1856) sırasında biriken borçlar nedeniyle 1867 yılında Alaska’yı ABD’ye 7,2 milyon dolara sattı.

Çar II. Aleksandr, dönümü yalnızca iki sente gelen 1 milyon 518 bin 800 kilometrekarelik bu stratejik bölgenin satışını, Pasifik’teki en büyük rakibi Büyük Britanya’nın planlarını dengeleyeceğini düşünerek onayladı. Satış rakamının bugünkü değeri 150 milyon dolardan fazla olduğu belirtiliyor.

Amerika’nın 24. Dışişleri Bakanı William H. Seward’ın o günlerde “delilik” ve “çılgınlık” olarak alaya alınan bu hamlesi; daha sonra keşfedilen altın, doğal gaz ve petrol rezervleriyle tarihin en kârlı pazarlıklarından birine dönüştü.

Richard Nixon’ın Japon İmparatoru Hirohito’yla görüşmesinden, ABD Başkanı Ronald Reagan’ın Papa II. Ioannes Paulus ile buluşmasına; Çin Devlet Başkanı Şi Cinping’in Anchorage’a gerçekleştirdiği kısa ziyaretten, ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken’ın Çinli üst düzey yetkililerle yaptığı gerilimli görüşmelere kadar çeşitli uluslararası temaslara ev sahipliği yapan Alaska’nın diplomatik mirası da güçlü.

Soğuk Savaş’ın önemli cephelerinden biri olan Alaska, casus uçaklarının gölgesinde stratejik bir dinleme üssü ve savunma sistemleriyle askeri operasyonlar için kritik bir merkezdi.

Kuzey Kutbu’na açılan kapısıyla tam bir jeopolitik mücevher olan bu topraklar, dostane tokalaşmaların yanı sıra sessiz hesaplaşmalara da tanıklık etti.

Rusya’nın eski topraklarında buluşacak rakip iki lider, tarihin bu ironik yansımalarının gölgesinde Ukrayna’nın kaderini tartışacak.

Zirve, Anchorage’daki Joint Base Elmendorf–Richardson askeri üssünde gerçekleştirilecek. ABD Savunma Bakanlığı, Alaska teklifini lojistik uygunluk bakımından desteklerken; önemli bir Amerikan üssünde Putin gibi bir Rus liderin varlığının vereceği görüntü ve mesaj ise diplomasi çevrelerinde eleştiri alıyor.

Ayrıca savaş nedeniyle güvenlik ve dolaşım riskleriyle karşı karşıya olan Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin için, sınırlarının hemen dibindeki eski toprağı Alaska’nın seçilmesi diplomatik bir jest gibi duruyor.

Ukraynasız Zirve’ye “Toprak Takası” Gölgesi

ABD Başkanı Trump, zirveyi kesin bir anlaşma arayışı yerine “dinleme, değerlendirme ve Putin’in niyetlerine dair sezgi elde etme” buluşması olarak tarif etti. Hatta, görüşmenin ilk dakikalarında Putin’in barışa niyetli olup olmadığını anlayacağını iddia etti.

Zirve yaklaşırken Trump’ın bu temkinli değerlendirmelerinin yerini daha “şahin” açıklamalar aldı. ABD Başkanı Donald Trump, Putin’in savaşı durdurma konusunda mutabık olmaması hâlinde bunun Rusya için “ağır sonuçları” olacağı tehdidinde bulundu.

Trump’ın, Rusya ile barış için “bazı toprakların el değiştirebileceği” yönündeki açıklamaları ise Kiev ve Avrupa’da sert yankı buldu.

Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenski, “Ukraynalılar işgalciye kendi topraklarını hediye etmez. Bu anayasamıza aykırı.” diyerek rest çekti.

Trump ise buna, “Savaşa girmek için yetkisi var ama barış için toprak takası yapmaya yok mu?” sözleriyle karşılık verdi.

Oval Ofis’te şubat ayındaki diplomatik teamülleri aşan gergin görüşmelerin ardından iki lider, şimdi Alaska’daki Trump–Putin zirvesi öncesinde yeni bir diplomatik düellonun tam ortasında.

Avrupa başkentleri, Alaska zirvesine “umutla karışık şüphe” ile bakıyor.

İngiltere, Fransa, Almanya, İtalya, Polonya, Finlandiya ve Avrupa Komisyonu liderleri yayımladıkları ortak açıklamada, “Uluslararası sınırların zorla değiştirilmemesi gerektiği” belirtildi.

“Ukrayna kendi kaderini belirleme özgürlüğüne sahiptir.” diyen liderler, Ukraynasız barışın olmayacağını vurguladı.

Son olarak Ukrayna ve Avrupalı liderlerle video konferansla görüşen Trump, “İlk görüşme iyi geçerse, hemen ardından Başkan Putin, Başkan Zelenski ve benim katılacağım kısa bir ikinci toplantı gerçekleştiririz.” diyerek yükselen tepkileri hafifletmeye çalıştı.

Özetle; Ukrayna’nın dışlandığı zirvenin savaşın gerçekliğinden kopuk bir atmosferde gerçekleştirileceğine yönelik eleştiriler yükselirken, kalıcı bir barış anlaşmasının yalnızca toprakla değil; güvenlik, izleme mekanizmaları ve ekonomik yeniden yapılandırma gibi çok yönlü taahhütlerle mümkün olacağına dikkat çekiliyor.

Trump’ın Buzdan Sahnesi, Putin’in Sessiz Planı

Ukrayna ve Avrupalı liderlerden yükselen farklı seslerle bölünmüş görünen Trump cephesinde bunlar yaşanırken, Putin ise daha sessiz ama bir o kadar da planlı ve kararlı bir görüntü veriyor.

Rusya cephesinde beklenti, bu buluşmanın somut sonuçlardan ziyade sembolik adımlarla ilerleyeceği ve savaşın bu aşamasında en çok ihtiyaç duyulan zamanı kendilerine kazandırabileceği yönünde.

Ayrıca Moskova, Alaska’daki görüşmeyi Batı’nın bölünmüşlüğünü test etme fırsatı olarak da görebilir. Putin’in hedefi; yaptırım baskısının gevşetilmesi, enerji satış kanallarının yeniden açılması, Ukrayna cephesinde avantajlı bir müzakere zemininin oluşturulması ve yeni bir güç denkleminin kurulması şeklinde okunabilir.

Putin’in, eski toprakları olan Alaska’ya ilk kez bir Rus lider olarak ziyarette bulunmasının bile sembolik ağırlığı yüksek bir gelişme olduğuna işaret ediliyor.

Bu zirve, Trump’ın imajı ve diplomatik gösteri dünyası için renkli bir sahne olması; eyaletin tanıtımına ve uluslararası ağırlığına katkı yapması bakımından önemli olabilir. Ancak 2018 Helsinki buluşmasındaki “Putin’in yanında duran lider” algısı, Avrupalı liderlerden ve Amerika içerisinden artan baskılar, tarihi zirve öncesi Trump’ın söylem tansiyonunu yükseltiyor.

Buzlar Çözülecek mi, Kalınlaşacak mı?

Tüm bu gelişmeler ışığında, Ukrayna savaşıyla ilgili barış umutları Alaska buzulları üzerinde ne kadar yükselebilir? Bunu kestirmek oldukça güç.

Rusya’dan 158 yıl önce Amerika’ya satılan bu topraklar, bugün iki ülkenin yeniden hesaplaştığı yer olacak. Alaska, soğuğun ortasında sıcak bir diplomasi sahnesine dönüşecek.

Trump ve Putin’in Alaska zirvesi, tarihe ya “büyük bir diplomatik açılım” ya da “yeni bir sertleşme dönemi” olarak geçecek.

Alaska, tarih boyunca hem köprü hem de duvar oldu. Şimdi Trump ve Putin, bu soğuk topraklarda sıcak bir diplomasi mi kuracak, yoksa Rusya–Ukrayna savaşı nedeniyle aralarındaki buzlar daha da mı kalınlaşacak?

Alaska zirvesi, yalnızca bir diplomatik buluşma değil; Ukrayna’nın kaderinden Avrupa’nın güvenliğine, küresel enerji piyasalarından ABD ara seçimlerinden kadar uzanan geniş bir satranç tahtasının en kritik hamlesi olabilir.

Alaska’nın sert rüzgârı belki Washington ve Moskova arasındaki en yumuşak esintiye dönüşebilir ya da yeni bir fırtınanın habercisi olabilir.

Yazan: Ertuğrul Cingil
2015- 2018 yılları arasında Anadolu Ajansı Amerika Temsilcisi olarak ABD gündemi ve Türkiye ilişkileriyle haberlerin yanı sıra FETÖ terör örgütünün kirli ilişki ağı, elebaşlarının lüks yaşamları ve Türkiye aleyhine yürüttükleri faaliyetlere yönelik çok sayıda referans niteliğinde araştırma dosyası hazırlamıştır. 

Yorumlar3

  • TİYATRO 3 gün önce Şikayet Et
    Natocu Avrupa, Darbeci Soros, Sömürgeci Global Şirketler Ukrayna'yı bir Kukla eliyle harcadı.
    Cevapla
  • HUCCETÜLİSLAM 3 gün önce Şikayet Et
    Sayın ağabeyim!Evliyanın birisi bir MEMLEKETE gitmiş ne görsün HIRSIZLARI ZENCİRLERİNDEN çözmüşler polisleri ZENCİRLERE vurmuşlar ALLAH ın EVLİYASI ŞAŞI KALMIŞ.Durumumuz bu gün aynısı GARILARI ZENCİRLERİNDEN KURTARMIŞ ERKEKLERİ de ZENCİRLERE vurmuşlar.Onun için başımız DERTTEN,boynumuz da belalardan kurtulmu yor.Biri gidip YÜZ TANESİ üzerimize ÇULLANMAKTADIR.
    Cevapla Toplam 1 beğeni
  • MALAZGİRT KAHRAMANI 3 gün önce Şikayet Et
    Sayın ağabeyim!Evliyanın birisi bir MEMLEKETE gitmiş ne görsün HIRSIZLARI ZENCİRLERİNDEN çözmüşler polisleri ZENCİRLERE vurmuşlar ALLAH ın EVLİYASI ŞAŞI KALMIŞ.Durumumuz bu gün aynısı GARILARI ZENCİRLERİNDEN KURTARMIŞ ERKEKLERİ de ZENCİRLERE vurmuşlar.Onun için başımız DERTTEN,boynumuz da belalardan kurtulmu yor.Biri gidip YÜZ TANESİ üzerimize ÇULLANMAKTADIR.
    Cevapla Toplam 1 beğeni
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat