Alaska'da donan barış umutları Türkiye'de yeşerebilir

  • GİRİŞ16.08.2025 16:39
  • GÜNCELLEME17.08.2025 16:01

Alaska Zirvesi: Gösteri çok, sonuç yok

Alaska’nın soğuk havasında dünya nefesini tutarak ABD Başkanı Donald Trump ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in zirvesinden çıkacak sıcak sonuçları bekledi.

Sahne büyük, görüntüler görkemliydi. Ama sahnenin ardındaki gerçek, soğuk kuzey rüzgârları kadar sertti. Trump ve Putin’in tarihi buluşmasından muğlak ifadeler dışında somut sonuçlar çıkmadı.

Zirvenin atmosferi, diplomasi tarihinde ender görülen teatral bir gösteriyi andırıyordu.

Serilen kırmızı halı üzerinde Trump’ın alkışlı karşılaması, iki lider birbirine gülümseyerek ellerini sıkması ve kameraların önünde samimi pozlar verildi.

Savaş uçakları gölgesinde zirve

İki liderin Trump’ın “Canavar”  (The Beast) isimli makam aracında toplantı binasına birlikte yapılan kısa yolculuk dikkat çekici bulundu. Ancak karşılama esnasındaki B2 hayalet uçakları ve F 35‘lerin geçişi savaş uçaklarıyla kurulan sahne, bu dostane karşılamayla çelişkiler oluşturdu.

ABD’nin Alaska’daki askeri üssünde yaşanan bu ilginç sahneler, savaş uçakları gölgesinde barış görüşmeleri olarak yorumlandı.

“Barışın Peşinde” sloganı altında yaklaşık üç saat süren görüşmenin sonunda, barışa dair ne bir ateşkes kararı, ne de Ukrayna savaşını sona erdirecek somut bir yol haritası ortaya kondu.

Putin’in bir sonraki görüşmesi için Trump’a yaptığı Moskova davetinin dışında Zelenski’nin de dahil olacağı yeni bir buluşma ve sürecin nasıl devam edeceğine dairde belirsizlikler öne çıktı.

Trump pozlarla yetindi, Putin istediğini aldı

Kendisini “barışın mimarı” olarak göstermeye çalışan Trump, her zamanki gibi sahneyi kendi üslubuyla domine etmeye çalışarak “Anlaşma olmadan anlaşma olmaz” gibi belirsiz ifadelerle yetindi.

Zirveyi çok verimli olarak tanımlayan Trump, “büyük ilerleme”  söylemleriyle kameraların önünde zafer pozu verdi, ama somut sözler söylemekten de kaçındı. Bu tavır, onun diplomasiyi çoğu kez bir iş anlaşması pazarlığı gibi görmesinin yansıması gibiydi.

Bugüne kadar 25 yıllık siyasi hayatında beş ABD başkanıyla farklı formatlarda 49 kez görüşme tecrübesine sahip olan Putin ise sahneyi daha ustalıkla kullandı.

Diplomatik izolasyonunu kırmanın ve dünya sahnesinde yeniden meşruiyet kazanmanın zevkini yaşayan Putin, Trump’ın şaşalı gösterisine karşılık sakin, kontrollü ve stratejik görüntü verdi.

Nükleer tehditler ve ekonomik yaptırımlar kıskacında zirveye katılan Putin, Ukrayna’daki savaşı kendi bakış açısına göre çerçevelemeyi en azından şimdilik başarmış ve  dünya sahnesine geri dönmeyi başarmış gibi duruyor.

Trump görüntülerin ihtişamını “başarı” olarak satmaya çalışırken, Putin sonuçsuz geçen zirveden bile kazançlı çıkmış durumda.

Trump ise kameralar önünde, artık sorumluluğu “Zelenskiy ve Avrupa liderlerine” havale ettiğini açıkça dile getirdi.

Topraklarında savaş tüm ağırlığıyla devam eden Ukrayna yönetimi ise hayal kırıklığını gizlemedi. Zirveden beklentileri, en azından ateşkes için bir yol açılmasıydı.

Masada olmayan Avrupalı liderlerde zirveyle ilgili  “Ukraynasız barış olmaz”  vurgusu yapıyor.  Brüksel ve Berlin’den Paris’e kadar liderler,  zirveyi sonuçsuz bir gösteri olarak gördü.

Trump zirvenin ardından Volodimir Zelenskiy ile hem de Avrupalı liderler telefon görüşmeleri yaptı. Şimdi Zelenskiy’nin  pazartesi günü Beyaz Saray’da  Trump’la yüz yüze görüşeceği açıkladı.

Özetle; Alaska zirvesi, barış diplomasisinde tarihi bir dönüm noktası değil, görsel şovu yüksek bir aşama olarak kayıtlara geçti.

Alaska'dan İstanbul'a: Barışın gerçek adresi Türkiye olabilir

Alaska’nın buzdan sahnesinde yapılan Trump Putin zirvesinin Ukrayna olmadan kalıcı bir sonuç üretmesi zaten beklenmiyor. 

Zirve, daha çok sembolik mesajların öne çıktığı, Batı içindeki ayrışmaların test edildiği, tarafların kendi iç kamuoylarına yönelik imaj mücadelesiyle hatırlanacak gösterisi bol bir diplomatik sahneye dönüştü.

Ukrayna’nın dışlandığı Alaska zirvesi, Avrupa içinden de farklı seslerin yükseldiği Washington’ın kalıcı çözüm için tek başına yeterli olmadığını ortaya koydu.

Bu noktada, savaşın başından bu yana barış çabalarını somutlaştırmış tek ülke olan Türkiye’nin rolü yeniden öne çıkabilir. Uluslararası toplumun, barış masasını yeniden İstanbul’da kurma fikrine ağırlık vermesi, hem savaşın sonlandırılması hem de küresel istikrar için en gerçekçi yol olarak görülüyor.

Türkiye’nin hem Batı ile NATO şemsiyesi altındaki ilişkileri hem de Rusya ile kesintisiz iletişim kanalları, onu eşsiz bir “denge merkezi” haline getiriyor.

Eğer taraflarda samimi bir barış niyeti varsa; Alaska’da somutlaşmayan barış umutlarının, Türkiye’de hayat bulması sürpriz olmayacaktır. Çünkü savaşın başından bu yana barış için en somut adımları atan, tarafları aynı masaya oturtmayı başaran tek ülke Türkiye oldu.

Türkiye, bugüne kadar hem Ukrayna’nın toprak bütünlüğünü savundu hem de Rusya ile köprüleri yıkmadan diyalog kanallarını açık tuttu. Bu denge politikası, Türkiye’yi taraflar nezdinde eşsiz bir arabulucu haline getirdi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın girişimleriyle 2022 baharında İstanbul’da gerçekleştirilen görüşmeler, savaşın bugüne kadar gördüğü en umut verici barış masasıydı.

Tarafların aynı masada buluştuğu ve ateşkes ihtimalinin ciddiyetle konuşulduğu tek platform İstanbul oldu. Türkiye’nin ev sahipliğinde gerçekleşen görüşmeler, bugün hâlâ diplomasi çevrelerinde “kaçırılan fırsat” olarak anılıyor. O günlerde atılan adımlar, diplomatik çözümün ne kadar yakın olabileceğini de gösterdi.

Türkiye, savaşın başladığı günden bu yana çatışmayı körükleyen değil, barışı destekleyen bir aktör oldu.

Karadeniz Tahıl Koridoru Anlaşması bunun en çarpıcı örneği: milyonlarca ton tahıl, Türkiye’nin arabuluculuğu sayesinde dünyaya ulaştı. Bu adım sadece gıda krizini hafifletmedi, aynı zamanda Türkiye’nin taraflar için güvenilir bir köprü olduğunu kanıtladı.

Yine Türkiye’nin garantörlüğünde gerçekleşen birçok esir takası, insani diplomasinin en somut örneklerinden biri olarak kayıtlara geçti. Taraflar cenazelerini bile İstanbul’da varılan anlaşmalar çerçevesinde teslim etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın hem Putin hem de Zelenskiy ile yaptığı görüşmeler de Türkiye’nin barış çabalarında hala merkezde olduğunun en somut göstergesi.

Savaşın başından beri taraflarla doğrudan ve güven verici temaslar kurmayı başaran ve barış için en somut adımları atan Türkiye’nin kilit rolünün kıymeti bundan sonra daha içi anlaşılabilir.

Türkiye’nin jeopolitik konumu, diplomatik dengeleri gözetme becerisi ve krizi fırsata değil barışa dönüştürme iradesi, barış masası için en uygun zemini hazırlıyor.

Türkiye, Ukrayna savaşında sadece barışı dillendiren değil, onu adım adım hayata geçirmeye çalışan tek ülke oldu.

Eğer Ukrayna savaşına dair barış süreci devam edecekse, Alaska’nın soğuk atmosferinden çıkmayan barışın, Türkiye’nin samimi ve gerçekçi yaklaşımıyla yeniden filizlenmesi en güçlü seçenek olarak masa da duruyor.

EK NOT:

Anadolu Ajansı’nın (AA) eski Amerika Temsilcisi Ertuğrul Cingil, Haber7 için kaleme aldığı analiz yazısında ABD Başkanı Donald Trump ile Vladimir Putin’in Alaska’daki tarihi zirvenden çıkan sonuçları yazdı.

Ertuğrul Cingil

2015-2018 yılları arasında Anadolu Ajansı Amerika Temsilcisi olarak ABD gündemi ve Türkiye ilişkileriyle haberlerin yanı sıra FETÖ terör örgütünün kirli ilişki ağı, elebaşlarının lüks yaşamları ve Türkiye aleyhine yürüttükleri faaliyetlere yönelik çok sayıda referans niteliğinde araştırma dosyası hazırlamıştır. 

Yorumlar3

  • Poyraz 3 gün önce Şikayet Et
    Hepiniz Turkiye cumhuriyeti devleti nin devlet yonetme sanatina muhtacsiniz putin trumpa koz verecek bir lider degil adam lider Turkiye cumhuriyeti devletide Turk devletlerinin geleneginin hamisi olarak dunya barisini saglayacak tek ulke Cumhurbaskani Recep tayyip Erdogandir Turk milletinin devletinin yeniden kullerinden dogmus aslina donusunu saglayan lider Erdogan Ataturkun deyimi ile
    Cevapla Toplam 1 beğeni
  • Hakikat 3 gün önce Şikayet Et
    Ne meraklıymışınız rus ile ukraynalıyı barıştırmaya birbirlerini kırmayı bıraksınlar rusun ilk işi türk cumhuriyetlerine ve müslüman coğrafyaya saldırmak olacak bunu göremiyonuzmu adam cccp tişörtünü boşuna mı giydi o toprakların hepsini geri alacağız mesajını alamadınız mı
    Cevapla Toplam 1 beğeni
  • Ersever 3 gün önce Şikayet Et
    Aman yeşermesin, tusyanın başı boş kalırsa azarbaycana saldırır.
    Cevapla
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat