Nefesler tutuldu; Süper Lig'de sezonun en önemli maçına artık çok kısa bir süre kaldı.

Şampiyonluk yarışında Galatasaray, 6 puan fark ile en yakın rakibi Fenerbahçe ile ezeli rekabetin yeni randevusunda karşı karşıya gelecek.

Hem maçın ligdeki puan durumuna etkisi hem de 55 yıl sonra yabancı hakemin yönetecek olması, derbiyi daha da özel kılıyor.

Sloven hakem Vincic'in yöneteceği maçın analizini yapıp derbiye doğru biraz daha ısınalım.

Derbilerde psikoloji çok önemlidir. Maça doğru takımın form durumu, morali ve özellikle maç günü diyaloglar çok kritiktir. Bazen yönetim, derbi primleriyle takımlara dokunur. Bazen teknik direktörler, takıma son uyarıları ve motive edici konuşmaları yapar. Bazen de kaptanlar, küçük toplantılar ile takıma temas eder. Taraftarı, camiası, medyasıyla derbiler gerçekten futbolun bayramıdır.

Ancak son yıllarda, özellikle Galatasaray ile Fenerbahçe arasında geçen şampiyonluk yarışı, yönetimlerin söylemleri ve her dönem TFF yönetimleriyle olan diyaloglarla, derbilerimiz maalesef çok gergin geçmekte.

Bu stres yüklü ortamı doğru yönetebilen, gerektiği zaman topa agresif, gerektiğinde sakin kalabilen taraf derbide bir adım öne geçecektir. İki ekipte de bu tip maçları defalarca oynamış, dünya çapında isimler var. Deneyimini, kalitesiyle buluşturabilen taraf, galibiyete yakın olacaktır.

Fiziksel duruma gelince, Fenerbahçe'nin son haftalardaki dengeli oyunu, Mourinho etkisini daha yoğun şekilde hissettirmeye başladı. Oyuncuların alanı doğru paylaşması ve birbirine yakın oynaması, bilhassa ikinci yarıda geniş kadro kalitesi avantajıyla da birleşince Fenerbahçe'yi derbide fiziksel anlamda öne çıkarıyor.

Form durumunu düşündüğümüzde de sarı lacivetli ekibin 2025 itibariyle aldığı üst üste galibiyetler, derbide form grafiğinin de Fenerbahçe'den yana olduğunu gösteriyor bize.

Büyük maçlarda Okan Buruk yönetiminde Galatasaray'ın son 3 sezon oynadığı maçlar, sarı kırmızılılar için en önemli referans noktası. Gerek ligin ilk yarısında Kadıköy'deki derbide kazanılan 3 puan, gerekse şampiyonluk yarışında Buruk'un üstün oyunları Galatasaray taraftarının derbiye umutla bakmasını sağlıyor. 3'lü savunma denemeleri ile son zamnanlarda oyununda düşüş olsa da Galatasaray'ın derbide 4'lü savunmaya dönmesi daha mantıklı olacaktır.

AZ Alkmaar maçlatındaki moral bozukluğu, ancak Fenerbahçe galibiyeti ile unutturulabilir.

Galatasaray'da Osimhen, Fenerbahçe'de ise En Nesyri takımlarının en formda oyuncuları. Derbide gözler, bu iki özel golcüde olacak.

Fenerbahçe'de Tadic'in, Galatasaray'da ise Mertens'in yedek kalıp kalmayacağı merak konusu. İki değerli hoca da maç başlangıcı kadar maç sonunu da düşünecektir. Bu yüzden bizi taktik anlamda tam bir satranç karşılaşması bekliyor.

Galatasaray'ın geriye koştuğu mücadelelerde zorlandığını gözlemliyoruz. Özellikle stoper ile bek arkasına atılan toplar, sarı kırmızılılar için tehlikeli oluyor. Ön alan baskısı geçildiği anda, Galatasaray'ın savunma zaafları ortaya çıkıyor.

Fenerbahçe ise, rakibine topu fazla verdiğinde 5'li savunma arasına dengeyi bozan koşulara çare bulmakta zorlanabilir. Özellikle Lemina ve Sara'nın defans arasına atacağı sürpriz koşular, kenar ortalarında yay civarında dönen topların alınması çok kritik.

Derbinin en önemli hususlarından biri de duran top, yan top etkinliği. Fenerbahçe'nin başta Kostic olmak üzere Oğuz ve Tadic gibi kaliteli orta yapabilen oyuncuları var. Hava toplatında da En Nesyri, Dzeko ve Skriniar bu alanda ligin en etkili oyuncuları arasında. Galatasaray'da Eren ve Frankowski'nin performansı, maçın gidişatı için bu sebepten dolayı kilit rolde. İki oyuncunun arkasına sarkan her atak tehlikeli olacaktır.

Galatasaray'da Mertens yedek kalırsa, Torriera, Lemina, Sara üçgeni maçın temposu için çok belirleyici olacak. Sallai ve Barış'ın atletizmini de düşünecek olursak, ritmi sarı kırmızılıların belirleyeceğini öngörebiliriz.

Kazananın, çok şey kazanacağı bir derbi. Umarız, Vincic'in de kalitesiyle, herhangi bir taşkınlığın olmadığı, futbolun görkeminin konuşulduğu, ezeli derbinin tarihine yakışan bir maç olur.

Hak edenin kazanmasını diliyorum.

Evren Göz - Haber7