Kaos yok, inanç var: Birlikte çok güçlüyüz
- GİRİŞ05.09.2025 09:02
- GÜNCELLEME06.09.2025 10:07
Hasan Şaş 2002 Dünya Kupası'nda Brezilya filelerini havalandırdığında, bugün milli takımımızdaki birçok oyuncu henüz doğmamıştı. Birçoğu da çocuk yaşlarındaydı. Ülke futbolu olarak, 23 yıldır Dünya Kupası hasreti çekiyoruz. Zaman zaman kıyısına kadar geldik, zaman zaman elemelerde havlu attık, ama bir türlü o en görkemli sahneye çıkamadık.
Bugün, Avrupa'nın en genç ve yetenekli takımlarından biri olarak adlandırılıyoruz. Oyuncularımızın kalitesi, kariyeri ve potansiyeli bunu fazlasıyla ispatlıyor.
ART NİYETLİ DÜŞÜNCELER VARDI
2026 Dünya Kupası elemeleri ilk maçında, yükseliş döneminde olan Gürcistan karşısında, gerçekten zor bir deplasmana çıktık. Üstelik, maç öncesi oyuncular arasında soğukluk olduğuna dair art niyetli düşünceler ve iddialar vardı. Oysa Bizim Çocuklar, ay yıldızlı bayrağımız altında bu dedikodulara kulağını tıkayıp, çocukluk hayalleri için, milyonlarca futbolseveri mutlu etmek için çok önemli bir galibiyet aldı.
MONTELLA RAKİBİ ÇOK İYİ ANALİZ ETMİŞ
Maçın başında gelen gol, ön alan baskısının meyvesiydi. Montella rakibi çok iyi analiz etmiş ve ilk yarı planımız harika işledi. Enerjimizle rakibi hataya zorlayıp yeteneğimizle skor avantajı elde ettik.
Mert Müldür, Euro 2024'te yaptığı gibi yine Gürcistan ağlarını havalandırdı. Merih Demiral, Arda Güler ve Hakan Çalhanoğlu öne çıkan isimlerdi. Savunmada Eren Elmalı'nın direnci çok iyiydi. Maçın oyuncularından Kerem Aktürkoğlu, attığı gol ve gol sevinciyle hepimizi mutlu etti.
İkinci yarı, kaybedecek bir şeyi kalmayan Gürcistan'ın baskı kuracağı tahmin ediliyordu. İkinci yarıya iyi başladılar. Ancak farkı daha da açınca ciddi bir kalite farkı ortaya çıktı. Barış Alper'in zamanlama hatasıyla gördüğü kırmızı kart hepimizi üzdü. İspanya maçında Barış'ın olmaması hem onun kariyeri için hem de milli takımımız açısından mutlaka kayıp olacak. Ancak zor bir süreçten geçen Barış'a bu dönemde sahip çıkılmalı ve milli takım yetkilileri de bunu fazlasıyla yapacak deneyime sahip.
3-1'in ardından yediğimiz baskı ve 11'e 10 oynanan dakikalarda savunma yoğunluğumuz üzerine de mutlaka analizler yapılmalı. Derinde beklerken yediğimiz pozisyonlar, ilerleyen zamanlar adına geliştirmemiz gereken unsurlardan biri.
KONYA'DA AMACIMIZ GALİBİYET OLMALI
Konya'da son Avrupa Şampiyonu İspanya karşısında da amacımız galibiyet olmalı. Rakip mutlaka çok güçlü ve üst düzey. Ancak kırmızı beyaz tribünler önünde, inanmış oyuncu grubumuzla skor ne olursa olsun mücadeleci oyunumuzu sahaya koyacağımıza eminim.
Son yıllarda İspanyol oyuncularla takım arkadaşlığı yapan, kulüp takımlarında karşı karşıya oynayan çok sayıda oyuncumuz var. Özgüven, inanç, kalite, hırs ve sabırla 90 dakikanın her anını konsantre oynamalıyız.
2026 Dünya Kupası'nda olacağımıza, orada da 2002'de olduğu gibi iz bırakacağımıza kalpten inanıyoruz.
Evren Göz - Haber7
Yorumlar7