İngilizce Zülfü, kraliyet Payzın
- GİRİŞ27.05.2025 09:21
- GÜNCELLEME28.05.2025 09:23
Şarkıcı ve yazar Zülfü Livaneli, dünyada kimsenin takmadığı Sosyalist Enternasyonal’in CHP ev sahipliğinde düzenlenen toplantısında İngilizce konuştu..
Karşısında hiçbir İngiliz bulunmuyordu oysa.
Toplantıda Çad, Mozambik, Moritanya, Portekiz, Irak, İspanya, Ermenistan, Hindistan, Çekya, Şili, Brezilya, Kamerun, Güney Afrika, Yemen gibi ülkelerden temsilci bulunmasına rağmen İngiltere’den tek bir kişi yoktu.
İngiltere’den Sosyalist Enternasyonal’e üye hiçbir parti yok çünkü.
Fakat Irak’ı temsilen gelen Kürdistan Vatanseverler Birliği’nin merkezi İngiltere.
Livaneli bu “yoldaşlarına” hitap etmiş olmalı.
İngilizce konuşunca sözü daha üstün, daha ağır, daha tutarlı gibi olacağı için İngilizce konuşmamıştır elbet..
Yoksa bu emperyalizm karşıtı zat neden karşısında tek bir İngiliz bile bulunmuyorken, üstelik toplantı Türkiye’de yapılıyorken “anadili” değil de emperyalizm lehçesini tercih etsin?
*
Zülfü Livaneli sosyalist yoldaşları karşısında emperyalizme İngilizce meydan okuduğu konuşmasında şöyle bir şey söyledi:
- "Bugün sağın kullandığı temel araçlar din, milliyetçilik ve sermayedir.”
Sonra şöyle devam etti:
- “Solun ise tek bir silahı vardır; kültür.”
Livaneli bir de şunu ekledi:
- “Gramsci’nin de dediği gibi, sağ ne yaparsa yapsın kültürel hegemonya kuramayacaktır.”
Sermayenin para desteği olmadan piyanoda bir tuşa bile basamayan.. Kapitalist bankalar organize etmeden kültür etkinliklerinde esamesi okunmayan.. Avrupa finans aktarmadan etkinliklerde çıtı çıkmayan “bizim soldan” bahsetmemiştir herhalde Livaneli..
Değildir tabii.
İSPANYA'YA UZANAN SARAY KORKUSU
Aynı Sosyalist Enternasyonal’in toplantısında İspanya Başbakanı da vardı.
Pedro Sanchez, burada bir konuşma yaptı.
CHP’nin Ekrem İmamoğlu şovuna dönüştürmeye kalktığı toplantıdaki konuşmasında İspanyol Başbakan, İmamoğlu’nun ismini zikretmedi.
Haraçhane vurgununa değinmedi.
CHP’lilerin homurtuyla karşıladığı Sanchez’e tepki göstermek ise “parti gazetecilerine” düştü.
Toplantıyı takip eden Şirin Payzın, CHP’nin hissiyatını şöyle aktardı:
“İspanya Başbakanı Pedro Sanchez’in konuşmasını son derece zayıf buldum Ekrem İmamoğlu’nun adını anmaması dikkat çekici. Saray korkusu mu bastı diyeceğim ama pek öyle bir siyasetçi de değil. Ticari ilişkileri kaybetme korkusu mu ağır bastı nedir?”
Neymiş?
‘Saray korkusu basacak biri’ değilmiş Sanchez.. Ama korkak olabilirmiş.
‘Saray’dan kasıt tabii ki Türkiye devletinin idarî merkezi Cumhurbaşkanlığı Külliyesi değildir, değil mi?
Krallıkla yönetilen İspanya’yı kast etmiştir Şirin Payzın..
Çünkü Başbakan Sanchez, seçilir seçilmez İspanya Kralı 6. Felipe’ye bağlılık yemini ederek göreve başlayabilen bir lider.
İspanya Kralı Felipe de hükümran olduğu ülkeyi Madrid’deki Zarzuela Sarayı’ndan yöneten bir saltanatçı..
Şirin Payzın, monarşiyle yönetilen İspanya Krallığı’nı değil de.. Hiçbir seçime girmeksizin İspanya’da hükümranlık süren Kral Felipe’yi değil de..
Girdiği 15 seçimi de kazanarak Türkiye’yi yöneten Başkan Erdoğan’ı kast etmemiştir elbette.
Öyle ya, “Türkiye aleyhine konuşmayan İspanyol lidere” sitem ettiği için Türkiye’de başına hiçbir iş gelmedi. Hakkında hiçbir hukuki kovuşturma olmadı. Doğru düzgün bir eleştiri dahi almadı..
Fakat gidip İspanya’da.. İspanya Kralı’na.. “Saray maray” diyerek böyle okkalı çakıverse.. Akıbeti ne olurdu acaba?
Faruk Arslan / Haber 7
Yorumlar24